Yirmi

497 51 35
                                    

Bölüm şarkıları;

Adamlar-Kapısı kapalı 

MaNga-Fazla Aşkı olan var mı?

İzel-Düşer o

"Aferin oğluşum, hadi bastır bakayım." diye bağırdım Asil'e. 

Okulun futbol takım kaptanıydı Asil ve okullar arası maça hazırlık yapıyorlardı şuan. 

Asil bana dönüp çatık kaşlarıyla baktı, " Oğluşum ne kızım? Bozdun tüm karizmayı." dediğinde sinirli sinirli baktım ona. "Sus lan başlarım karizmana!" dediğimde ellerini havaya kaldırdı. "Tamam, affet abla."" dediğinde yerime geri oturdum.

Bir süre daha antreman yaptıktan sonra sahadan çıkıp giyinme odalarına gittiler.

 Artık bu zenginliğin kaçıncı evresi bilmiyorum ama okulun halısahası var...

Dünkü krizi eve gelince kimse irdelememişti, ben de bugün Asil ile konuşup ona hissettiklerimi anlatacaktım.

Üzerime gelmemeleri beni çok mutlu ediyordu, çünkü zaten kendi içimde bir karmaşadayken onlar da benim üzerime gelirse iyice bir çıkmaza gireceğim.

Cebimde titreşen telefonla düşüncelerimden sıyrılıp telefonu çıkarttım ve kimin aradığına baktım.

Araz abimdi arayan.

"Efendim abilerimin en avukatı?" diye telefonu açtığımda karşı taraftan bir kahkaha sesi geldi. "Nasılsın kardeşlerin en güzeli?" diye sorduğunda ben de sırıtmaya başladım. "İyiyim sayın savcım, hayırdır ne için aradınız beni?" diye sorduğumda daha çok güldü. "Kardeşimi aramak için sebebim mi olmalı hanımefendi?" diye sorduğunda göremeyeceğini bile bile başımı iki yana salladım. "Yok abicim ara sen beni." dediğimde yine güldü. "Bitti mi Asil'in antrenmanı? Alayım sizi bir şeyler yapalım." dediğinde heyecanla konuştum. "Bitti bitti, gel sen." dediğimde "On, on beş dakikaya oradayım." diyerek telefonu kapattı. 

Telefonu cebime koyup Asil'i beklemeye başladım. Nerede kaldı bu çocuk?

"Bö!" 

İrkilerek yerimden sıçradığımda Asil'e dönüp elimi yumruk yapıp omzuna geçirdim. "Eşek herif, ne korkutuyorsun?" dediğimde gülüp saçlarımı karıştırdı. "Sen korkaksan ben ne yapayım güzelim?" dediğinde gözlerimi devirdim. 

"Hadi Araz abim gelecekmiş bizi almaya, çıkışa gidelim bari." dediğimde başını sallayıp elimi tuttu, beraber okulun çıkış kapısına geldiğimizde kapının yanındaki banka oturup beklemeye başladık. Okulda neredeyse hiç öğrenci kalmamıştı, kalanlar da antrenmanı olanlardı.

"Bu akşam seninle konuşabilir miyiz?" diye sorup sessizliği bozdum. "Konuşuruz tabii, ne zaman istersen konuşuruz." dediğinde sadece tebessüm ederek baktım ona.

Cebimde titreşen telefonla anladım ki abim geldi. Ayağa kalktığımda Asil de elimi bırakmadan ayağa kalktı ve okuldan çıktık. 

Gözümle abimin arabasını ararken duyduğum korna sesiyle irkilip sesin geldiği yöne döndüm. 

Siyah Mercedes'in sürücü camı yavaşça açıldı ve abim çapkınca başını eğip gözündeki güneş gözlüğünü burnuna doğru itip bize baktı. "Pişt! Güzellik gelmez misin gezelim biraz?" diye sorduğunda kıkırdayıp konuştum. "Ay gelmem ben tanımadığım etmediğim adamla, gidiniz lütfen. Bakın benim dört abim, bir ikizim var parçalarlar sizi." dediğimde o da Asil de kocaman birer kahkaha attı. "Atlayın hadi deli kız." dediğinde sırayla arka koltuğa bindik.

Değiştirilen GerçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin