18.Bölüm

264 13 16
                                    

Oylarınızı ve yorumlarını esirgemeyin.İyi okumalar...

Medya:Hediye(7.KoğuştakiMucize)

======================================

Yerimden sıçrıyarak gözümü açtığımda karşılaştığım manzara:Kucağımdaki Cenk'in başı ve üstümde ki Cenk'in kıyafetleri olmuştu.Gözümü sıkıca kapatıp açtım.Duvardaki saate baktığımda saat öğlen olmak üzereydi.

Aklıma rüyamın daha doğrusu kabusumun gelmesiyle irkilmiştim.Kabus görmüştüm evet.Hemde kanımı donduran bir kabus...

Rüyamda Akgün ile Cenk bir iddiaya giriyorlardı.Akgün,Cenk'e Cansuyu tavlayamazsın,diyerek benim hakkımda iddiaya ortaya koyuyordu.Cenk ise tavlarım diyip ben ona tokat attıktan sonra lokantaya,Akgün'ün yanına gelmemi bekliyordu ve her gün geldiğim zaman beni tavlamak için elinden geleni yapıyordu.O da en sonunda dünkü itiraflarımızdan ve hadiseden sonra Akgün'ü çağırıyordu.İkiside benimle dalga geçiyorlardı beni kandırdıkları için...

İhtimalini düşündüğüm de nefesim kesiliyorken bir de rüyamda görmüştüm.Kendime gelmeye çalışarak yavaşça eğilip Cenk'in saçına hafif bir öpücük kondurup ona seslendim.

"Cenk..."

Ardından ayılsın diye alnından öptüm.Kaşını çattı.

"Hım?"

Gülümseyip elini sakalına attım.Kafasını daha da bacağıma yerleştirirken hafifçe vurdum yanağına.

"Uyan.İşin yok mu senin?"

"I-ım."

Kendi kendime kıkırdadım.

"Uykucum..."

Gülümsediğini gördüğümde sesli güldüm.

"Ben sana boşuna oyuncusun demedim.Haydi kalk."

Gerinirken elini yüzüme uzatıp makas aldı.Gülümseyerek elini tuttum.

"O elini kırarım çocuk.Kalk hayde!"

Sesi gülerek tek gözünü açtı.

"Kırar mısın?Sen benim elimi kıracaksın."

Oğlum bak git...

"Ben küçükken savunma sanatlarını ezberebiliyordum koçum sen ne anlatıyorsun.Kıramam mı sanıyorsun?"

Gülerek güldü ve doğrularak koltukta oturmaya başladı.

"Şaka yapıyorum güzelim."

Gel beni ye diyorsun yani çocukum...
Adam demiyordum çünkü o benim.İstediğimi derim.

Hayır SİNİRLENMEDİm ne alakası var?

"Noldu bir sustun."

Sırıtarak yüzüme bakmaya başlamıştı Elinden tutup ayağa kaldırmaya çalıştım.

"Hadi git birazda kendini utandır aynada."

Yanımdan kalkmamak için direniyordu.

"Manzaramı bozamam."

Utançla daha da çekerken oda beni aynı hızla çekmesiyle üstüne çullanmıştım.Cenk'le göz göze gelmiştik.Sinsice kıkırdamaya başladı.Bu kadar çekici olmasının bedelini ödetecektim ona.Dudağına yaklaştım.Otomatik gözleri kısılmıştı.Demek hemen yemişti enayi.

"Kalk Cenk."

Gülümseyerek geri çekildim.Gülerek dudağını yaladı ve bıyığını düzeltti.Kafasını geriye yasladığında küsmüşe benziyordu.Bu erkekler neden böyleydi?Yada Cenk mi böyleydi acaba?Hemen moda giriyordu sıpa.

Masal Gibi ● SemicenkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin