27| Dışarıda Olmasaydık?

226 15 63
                                    

Emre "Baştan söyleyeyim, ben kimsenin kucağına oturmam."

Hürkan "Kanka arabayı kullanmaya ne dersin?"

Emre "Ben mi?"

Hürkan "Evet."

Mert "Sen niye kullanmıyorsun?"

Hürkan "Yakın zaten başkası kullansın."

"Ben kullanayım mı?" heyecanla sordum. Araba kullanmayı seviyordum ve tam da bu yaz ehliyetimi almıştım. Yani özgürce kullanabilirdim artık her otomatik vitesli aracı.

Hürkan "Olmaz."

"Ne, neden?"

Emre "Harbi Ecem kullansın, istiyor."

Hürkan "Olmaz işte."

Kolunu belime sarıp beni kendine çektiğinde alınmadan edemedim ikidir benim sürmemi istemediğini belirtmesine. Neden inatla reddedip durmuştu ki? Bozulduğum için daha fazla ses çıkarmayıp başımı eğdim. Ayarlasınlar kimin süreceğini, kimin nereye oturacağını kendileri. Sena uzanıp elimden tutarak beni kendine çektiği için bir iki adım ileri gittimde Hürkan'dan ayrıldım.

Sena "Biz Ecem'le arkada oturuyor olacağız. Gerisini siz halledin ve arabaya gelin."

Gülüp peşinden arabaya bindim. "Sinir oldum, ben niye kullanamıyorum anlamadım?"

"Biz, altı kişi sence bir arabayla nasıl gideceğiz aşkım?"

"Düşünmedim. Nasıl gideceğiz?"

"Biri, birinin kucağına oturacak arkada."

"Ne?"

"Eveet. Hürkan da seninle yakın olmak için ne kendisi sürmek istiyor ne de sana sürdürtüyor arabayı."

"Ya ne saçma. Sevgiliyiz zaten biz."

"Ben bilmem, sizin aranızdaki o."

Yanımdaki kapı birden açılınca korkuyla yerimde sıçradım. Emre beni korkuttuğu için gülerken Hürkan yanıma oturdu. Birkaç saniye önce Sena'nın söyledikleri doğruysa bir şey yapmam gerekiyor muydu ki? Sırıtarak elimi tuttuğunda ben de güldüm.

Hürkan "Arabayı Kaan kullanacak."

Sena "Benim sevgilim ne alaka ya?"

Kaan da Sena'nın tarafındaki kapıyı açıp dışarı çıkması için nazikçe elini uzattı.

Kaan "Seni önde oturtmak için şöför olmayı seçtim sevgilim. Köylülerle arkada oturma diye."

"Yaa..."

Tatlılıklarına erirken Sena gülüp öne geçti. Yanıma da Mert oturduğunda Emre dışarıda kalmıştı. Şimdi... Ne yapacaktık?

Emre "Ecem şöyle ki, biri birinin kucağına oturmalı."

Panikleyip şaşkınca açık kapıdan eğilerek bize bakan Emre'ye baktım. "Yani?"

Mert "Sevgili olduğunuzdan senin Hürkan'ın kucağına oturmanı bekliyoruz doğal olarak."

"N-ne alaka? Hürkan benim kucağıma otursun?"

Utançtan saçmalarken Emre'yle Kaan gülmemek için kendilerini tutuyordu. Hürkan'a döndüğümde dudaklarını birbirine bastırmış aynı şekildeydi diğerleriyle.

Mert "Ezilirsin balım."

Tekrar Hürkan'a döndüğümde gözleri kapalı burun kemerini sıkıyordu sabır dilercesine şimdi de. Herkes beni beklediği için derin bir nefes alıp Hürkan'ın beklemediği anda kucağına geçtim. Boyumdan dolayı boynumu fazlasıyla bükmem gerektiğinden kalçamı dizlerine doğru kaydırıp başımı koltuğun arkasına dayadığım koluma yasladım. Yüzlerimiz yan yanaydı yani Hürkan'la. İlk oturuşumda korkup gözlerini açarak bir eli sırtıma diğerini de bacağıma koyarak destekledi beni. Şu an çok ama çok utanıyordum. Düştüğüm duruma inanamıyorum...

Hürkan Gügen - Bir Romantik KomediHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin