Bölüm 8: Patronum Tam Bir Sürtük (m)

2.8K 271 264
                                    


Hop telefonlar sol ele.

⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚

Hyunjin kabinin musluğuna yöneldi, suyu açtı. Ama cidden Felix'in söylediği gibi su akmıyordu. Bir de başlık moduna geçirip denediğinde, yine başarısız oldu. Felix'in arkasında olduğunu hissediyordu. Ama gerilmedi. Başlığa bakarken, bir anda su geldi.

Başlıktan sonuna kadar akan su, Hyunjin daha başlığı aşağı çeviremeden onu sırılsıklam etmişti. Arkasına döndüğünde, Felix'in elini vanada yakaladı.

"Sanırım musluk bozuk değilmiş, bay Lee."

"Ah, haklısınız bay Hwang. Sanırım elim vanaya takılmış." Sırıttı. "Şu halinize bakın, sırılsıklamsınız."

Hyunjin duş başlığına bakarken, Felix yavaşça Hyunjin'e doğru adımladı. İnce parmakları, yumuşak eli yavaşça Hyunjin'in bileğini sıyırarak duş başlığına dokundu. Başlığı elinden aldı, yerine taktı. "Ben de duş alamamıştım, ama şimdi alabilirim."

Kolunun tersiyle Hyunjin'i hafifçe ittirip kabinden çıkmasını sağladıktan sonra, üstündeki geceliği çıkartmak için arkasındaki fermuara uzanmaya çalıştı.

Birkaç başarısız gibi gösterdiği denemeden sonra, arkasını Hyunjin'e çevirdi. "Fermuarımı indirmeme yardımcı olur musunuz, bay Hwang?"

Hyunjin gülmesini içinde tutmaya çalıştı. "Nasıl giydiyseniz öyle çıkartın, bay Lee." Dedi. Tam arkasını dönecekken, Felix onu bileğinden tuttu.

"Ama çıkartamıyorum, bay Hwang. Bana yardımcı olmayacak mısınız?"

Ah... O yalvarırken yüzüne takındığı seksi bakış... Hyunjin'i delirtmeye çalışıyor, aslında çok da başarılı oluyordu. Ama Hyunjin belli etmemek için tüm enerjisini harcıyordu.

"Size dokunmam doğru olmaz, bay Lee. Sonuçta siz benim patronumsunuz, değil mi?"

Felix oyun yapayım derken, iyice azmıştı aslında. Kendisi de arzuladığından, bir yolunu bulup Hyunjin'i ikna etmeliydi.

Ama ikisi de oyunu kaybetmeyi göze alamazlardı.

"Patronun olduğum doğru." Dedi Felix, parmak uçlarını yavaşça Hyunjin'in ıslak, çıplak kollarında gezdirirken. "Ama patronuna yardımcı olmanın neresi kötü ki?"

"Size dokunmama izin veriyor musunuz, patron?"

"Fermuarımı açmak içinse, evet."

Felix yeniden arkasını döndüğünde, Hyunjin sonunda fermuarı tuttu. Fermuar açıldıkça Felix'in çıplak sırtı daha da görünüyordu. Sonunda tamamı açıldığında, Felix askıları yavaşça omzundan kaydırdı ve elbisenin yere düşmesiyle çırılçıplak Hyunjin'in karşısında durdu.

Hyunjin ani bir hareketle arkasını döndü, kapıyı açmak için kapının kolunu tuttu. Ama kapı açılmadı, çoktan kilitlenmişti.

Felix elinde tuttuğu anahtarı sallayarak gülümsedi. "Bunu mu arıyorsunuz bay Hwang?"

Hyunjin derin bir nefes verdi. Felix'in oyunları bir türlü bitmek bilmiyordu. "Anahtarı alabilir miyim bay Lee?" Dedi kafasını yere eğerek. Elini uzattı, ama onun yerine Felix elini tuttu.

"Bir şartla." Dedi sırıtarak.

"Söyleyin efendim."

"Arkanı dön." Hyunjin uysalca denileni yaparken, Felix devam etti. "Ellerini arkanda birleştir." Hyunjin yine denileni yaptığında, ellerinin bir iple bağlanacağını çok iyi biliyordu.

The Babysitter 2 | Hyunlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin