1. Bölüm

9.2K 491 279
                                    

Selamlar, ben Eylül. Yıldızlara Bak okuyup gelenler tanır.

Kısa kesmek istiyorum, kitabı hayatını vatanın her bir karış toprağına sahip çıkmak için feda eden asklerlere, ülkesindekiler rahat uyusun diye evladını bombaların yağdığı sınıra, dağa, bayıra gönderen ailelere ve feda etmenin ne demek olduğunu iliklerine kadar yaşayan herkese ithaf ediyorum.

Bizim size hakkımız sonuna kadar helal olsun. Vatan sağolsun!

(MİT "Milli İstihbarat Teşkilatı" ve özel kuvvetler adına çalışan insanların hikayesidir. Olayların gerçeklik ile bir alakası yoktur. MİT veya benzeri kurumlara saygısızlık edilmemiştir. Tamamen hayal ürünü olup, şahsıma aittir.)

İyi okumalar.

28 Ekim 2023

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

28 Ekim 2023

"Atış serbest!" Ve ardından gelen kulak uğuldatan patlama sesi. "Kartal 2 konuşuyor, etraf temiz. Ellerinize sağlık arkadaşlar. Başardık."

Bugünün bilmem kaçıncı oparasyonuydu, yaklaşık üç gündür uyuyamamanın verdiği yorgunluk ama çokta başarılı bir şekilde operasyonları yönetmenin verdiği mutluluk birbirine karışmıştı.

"Elfida, kızım odama gel." Kulağımdaki cihazdan gelen Arif başkanın sesi ile bulunduğum odadan çıkarak onun odasına gittim. "Buyrun, başkanım."

Arif başkan başıyla önünde duran sandalyeyi işaret etti. O her zamanki gibi masasında oturmuştu. Dediği gibi oturdum. "Elfida, bunun için doğru zaman değil biliyorum fakat vatan zaman beklemiyor kızım."

Bu konuşmayı beklediğim için derin bir nefes aldım. Ne diyeceğini biliyordum.
"Artık zamanı geldi." Dedi. "İsimsizler timi senin yeni görevindir. Unutma, senin evin burası, görev yerin orası."

Başımı salladım. "Emredersiniz, başkanım." Dedim.

Tam kalkacakken "Elfida," dedi. "Buyurun, başkanım."

"Sen çok başarılı bir ajansın, aynı zamanda bir asker. Orada da en az burda olduğun kadar gayretli olmanı istiyorum. Görev yerini gidince öğreneceksin." Başımı salladım. "Teşekkür ederim, başkanım."

Benim için yıllar önce hazırlanmış, artık neredeyse evim olmuş o odaya doğru yürüdüm. Elimdeki kartı odanın kapısının yanındaki okuyucuya okutarak odama girdim.

Etrafa bakındım. Gözüme ilk çarpan şey masamın üzerine duran bir kamuflajdı.
Ne yani, bir anda masama bunu koyup beni gönderecekler miydi?

Evet, ajan olabilirdim ancak çok çok da iyi bir askerdim.

Derin bir nefes alıp masadan kamuflajı aldım. Yatağın altında duran küçük bavula eşyalarımı yerleştirdim. En son tek bir şey kaldı;

İSİMSİZ KÜNYEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin