5. Bölüm

4.3K 297 52
                                    

Selamm, bir sonraki bölümü sabırsızlıkla atmayı bekliyorum.

Yorum yapmayı unutmayın ^^

İyi okumalarr.

🎀

"Siz neden el elesiniz?"

Elimi ışık hızıyla Komutanımın elinden çektim. "İçeride konuşalım," dedi Komutanım Buğra'ya bakıp. Buğra başını sallayıp ileri bir adım attı. Ben kendi evimin kapısını açıp üçünün de içeri girmesini bekledim.

Bir dakika Büge mi o?

"Büge?" Diye şaşkın şekilde konuşup içeri geçen Büge'ye baktım. Büge ise halime gülümeyip içeri girdi. Yeni gelmişti sanırım.

Herkes içeri girdiğinde oturma odasına geçip koltuğa oturduk.

"Barın, bir açıklama bekliyoruz." Dedi Buğra.

Barın mı? Sadece ben mi komutanım diyordum mesai dışında?

Komutanım ise tekli koltuğa oturmuş üzerinde üniforması, hafif dağılmış saçları, şişmiş gözleri ile çok rahat bir şekilde konuşmaya başladı.

"Aşağıda arabayı izliyorlardı. Şüpheli davranmamak için çift gibi rol yaptık. İçerideki kameraları da izliyorlardır diye el ele girdik. Bu kadar basit."

Buğra ve Büge bana baktı.

Başımı 'evet' anlamında salladım.

Daha sonra ortam sessizleştiğinde "Çay, kahve ya da başka bir şey içmek ister misiniz?" Diye sordum.

İnşallah evde içecek vardır.

"Yok, canım daha demin Buğradayken kahve içtik biz."

Büge konuştuğumda gülümsedim. "Peki," diyip komutanıma baktım.

"Komutanım siz?" Diye sordum.

Barın Komutanım bakışlarını üzerime dikip birkaç saniye beni izledi. "Hayır."

Hoyor, dağ ayısı insan bir teşekkür eder!

Gülümsedim. Büge boğazını temizler gibi yapıp konuştu "Ben kalkayım, Elfida." Dedi. Ayağa kalktığında Buğra ve bende ayağa kalktık. "Canım, dursaydın biraz daha otururduk." Dedim. Büge eliyle kolumu okşayıp "İşlerim var ama en kısa zamanda tekrar gelirim. Merak etme."

Gülümsedim, Buğra ve Büge'yi kapıdan uğurlayıp gitmelerini bekledim.

Gittiklerinde evin kapısını kapatıp içeri geçtim. Komutanım ise oturuyordu.

"Komutanım,"

"Sana kaç kere söyleyeceğim bilemiyorum ama bana dışarıda böyle seslenme, Türkeç."

Kısık sesle oflayıp komutanımın oturduğu koltuğun karşısındaki koltuğa oturdum.

"Ama komutanım,"

"Bir kere daha bana görev dışında komutanım dersen elli tur bu bahçeyi koşarsın."

Yapar mıydı acaba?

İSİMSİZ KÜNYEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin