108. Bölüm

462 36 3
                                    

Ian, bebeğinin adıydı ve ona Dük Elgy tarafından verilen bir bilgiydi ama şimdi bu isim o adamın dudaklarından çıkıyordu.

Rashta'nın rengi soldu ve aceleyle Alan'ın ağzını kapattı.

"Rashta'yı tehdit mi ediyorsun?"

Alan onun gayri resmi konuşma tonuna şaşırmış görünüyordu ama sonra aksi bir tavırla başını salladı ve Rashta'nın ellerini itti.

"Öyle değil. Gerçekten."

"Ama Rashta'nın İmparator'un cariyesi olduğunu biliyorsun... yine debu konuyu gündeme getirdik. Bu bir tehdit değil mi?"

"Ian için başkentteki malikaneyi satın aldığını duydum."

Rashta'nın gözleri büyüdü. Evin parasını ödediğini bilen tek kişi Vikont Roteschu'ydu. Dük Elgy parayı ona ödünç vermiş olmasına rağmen parayı ne için kullandığını bilmiyordu.

Alan'ın bu sözleri söylemesi, Vikont Roteschu'nun bundan ona bahsetmiş olması gerektiği anlamına geliyordu... ama Vikont oğluna bunu yapmak için şantaj yaptığını da söylemiş miydi?

'Hayır. Vikont Roteschu çocuklarına kendisinin bir şantajcı olduğunu söylemek istemez.'

"Yani?"

Ona sadece soğuk bir şekilde cevap verdi.

''Ian sağlıklı. O çok güzel ve tıpkı sana benziyor."

"...Yani? Ne yapmamı istiyorsun?"

"Sana söylemem gerektiğini düşündüm."

"Neden Rashta'ya söylemen gerekiyor?"

"O kadar çok şey yaşadın ki. Özellikle de Ian'ın öldüğünü düşündüğünde."

"Acı çektiğimi gördün ama beni görmezden gelmeyi seçtin."

"Üzgünüm, çok korkmuştum."

"Rashta da korkmuştu."

"Biliyorum ama ben daha çok korktum. Senin kaybedecek hiçbir şeyin yoktu ama benim vardı. Her şeyi bırakıp seni seçmenin doğru zamanı olduğunu düşünmedim—"

"Geçmiş hakkında konuşmak istemiyorum."

Rashta, Alan'a saf bir küçümsemeyle baktı ve onun sözlerini tekrarladı.

"Rashta'nın artık kaybedecek çok şeyi var. Sen de aynı şeyleri yaşadın, yani beni anlıyorsun, değil mi?"

"!"

"Baban sana Rashta'yı tanımıyormuş gibi davranmanı söyledi. O zaman öyle yap ve kaba kardeşine düzgün davranmasını söyle."

Rashta, Vikont Roteschu'yu iğrenç bir yaratık olarak görse de Alan'dan çok daha nefret doluydu. Bu soğuk sözler ağzından hiç tereddüt etmeden çıkmıştı.

Rashta bir an Alan'a sanki bir böcekmiş gibi baktı, sonra yanından geçip gitti. Dıştaki soğuk tavrına rağmen kalbi göğsünde çılgınca çarpıyordu. Durumu eski sevgilisi ve efendisinin aleyhine çevirmeyi oldukça heyecan verici buldu. Ancak Alan, Ian'ı görmek istemediğini söylediğinde endişelendi.

Sonunda Rashta, Dük Elgy'yi bulmaya karar verdi. Bu konuda danışabileceği tek kişi yanındaydı.

Odasının önünde kimse yoktu ama o sadece kapısını açıp içeri girdi. Dışarıdan bakan biri için Rashta'nın yaptığı şey küstah görünebilir ama Dük Elgy ona bunun için izin vermişti. Tek başına bu izin bile ona güvenme konusunda daha fazla güven verdi.

Rashta içeri girer girmez Dük Elgy'nin kendi kendine mırıldandığını duydu.

"Şu piç..."

Rashta onun yönüne baktı ve onun bir elindeki mektubu okuduğunu gördü. Pencerenin yanında mavi bir kuş oturuyordu.

Remarried Empress (Yeniden Evlenen İmparatoriçe) TÜRKÇE ÇEVİRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin