Aile

693 41 3
                                    

"Yüzükleri ne zaman aldın?" Esmer gencin sorusundan sonra gururla sırıtmıştı sarışın adam.

"İstanbul'dayken demiştimya işim var diye, işim buydu işte." Dediğinde esmer adam sevgilisinin burnuna uzanıp küçük bir öpücük kondurmuştu.

"Oğlum delirtiyorsun beni, dayanamıyorum güzelliğine." Diyen esmerin cümlesinden sonra utanan Çınar'ın beyaz yanakları pembeleşmeye başlamıştı.

"Baran şimdi evlilik teklifi ettim, yüzükleri taktık ama ne yapacağız? Ben bu teklifi gerçekten evli bir çift gibi yaşayalım diye yaptım. Aynı evde yaşayalım, her sabah birlikte uyanalım diye..." dediğinde esmer adam gülümsemişti.

"İtiraz edeceğimi mi düşünüyorsun?" Dediğinde sarışının gülümsemesi büyümüştü.

"Aşkım benim be!" Dedikten sonra esmer adamın dudaklarına yapışan Çınar, yavaşça emmeye başlamıştı sevgilisinin dudaklarını. Sevgilisi dilini emmeye başladığında ağzından küçük inlemeler çıkmaya başlayan Baran, elini sarışın adamın saçlarına atmıştı. Sevgilisini kucağına çekmek isteyen Çınar, bu hareket için birazcık erken olduğunu düşünüp ona çarpıp bu hale düşüren adama içinden küfürler savurmaya başlamıştı bile.

Araba hafif çarptığı için Çınar'ın vücudunda pek bir hasar yoktu. Çınar'ın bu duruma düşmesinin asıl sebebi yere düştüğünde kafasını çarptığı kaldırımdı, yoksa sarışın adam bu kazada fiziksel olarak pek bir hasar almamıştı ama yine de dikkat etmesi gerekiyordu.

"Çınar indir şunu birisi girecek şimdi." Eşofmanını gösteren Baran'a bakıp büyük bir kahkaha atmıştı sarışın adam.

"Sen indirsen?" Diyen sarışına gözlerini deviren Baran, istemsizce gülmüştü.

"Annenlere nasıl söyleyeceğiz bu yüzük işini?" Baran bu konuda ister istemez tedirgindi.

"Sana söylediğim gibi direkt söyleyeceğiz hatta hemen şimdi bile söyleyebiliriz." Diyen Çınar'ın her konuda bu kadar rahat olması Baran'ı şoka sokuyordu.

"Çınar..."

"Lan babam demedi mi istersen baba de bana diye? Diyeceksin işte artık hadi gözün aydın." Diyen Çınar'ın cümlesi bittiğinde eşofmanından belli olan aletini kavrayıp sıkan Baran, bu hareketiyle sevgilisini inletmişti.

"Oğlum hele bir iyileşeyim..."

"Ne yapacakmışsın?" Keyifli bir şekilde konuşan Baran'ın yüzüne kafasını sallayarak bakmaya başlamıştı Çınar.

"Zevkten ağlayacaksın." Diye fısıldayan sarışın adamın dudaklarına yaklaşan Baran, dudaklarını değdirmeden nefesleri nefeslerine değecek mesafede durmuştu.

"Ağlatma dediğimi hatırlamıyorum..." dediğinde geri çekilecekken sevgilisinin bu hareketiyle gözü dönen Çınar, sertçe tuttuğu esmer adamın boynunu kendisine doğru çekip birleştirdiğinde sevgilisinin ıslak dudaklarını büyük bir hırsla emmeye başlamıştı. Esmer gence fırsat vermeden büyük bir iştahla emiyordu Baran'ın dudaklarını.

Uzun kolunu Baran'ın arkasına uzatıp elini eşofmanının içine soktuğunda Baran'ın gözleri açılmıştı. Büyük eliyle sevgilisinin kalçasını kavrayan Çınar, esmer adamı öpmeye devam ediyordu.

"Birisi gelecek Çınar'ım." Diyen esmer adamın ağzının içine gülen sarışın adam, ıslak dudaklarını yavaşça ayırmıştı sevgilisinden.

"Doyamıyorum sana." Diyen sarışın sevgilisinin boynuna gömülüp kokusunu içine çeken Baran, birkaç öpücük kondurup geri çekilmişti esmer adamın boynundan.

Tıklanan kapıyla birlikte anında kendilerini toparlayan ikili bu sefer yakalanmayacakları için mutlulardı. Çınar, "gelin" dediğinde kapı açılmıştı. Açılan kapının ardından giren dörtlü gözlerini yatakta oturan ikiliye dikmişlerdi. Baran yataktan kalkmayı unuttuğunu farkedip anında ayaklanmak için doğrulduğunda Alparslan Bey esmer adamı eliyle yaptığı işaretle oturtmuştu.

"İyi misin oğlum?" Dediğinde Çınar kafasını sallamıştı.

"İyiyim baba, size bir haberimiz var ama..." dediğinde Asena hariç hepsinin yüzü gerilmişti.

"Kötü bir şey mi?" Çınar'ın annesi tedirginlikle sorduğu soruya cevap bekliyordu.

"Size bağlı, bizim için sevinebilirsiniz de üzülebilirsiniz de..." dediğinde daha da meraklanmıştı odadakiler.

Çınar daha fazla uzatmamaya karar vererek Baran'ın yüzüğünün olduğu elini kendi yüzüklü eliyle tuttuktan sonra birleşik olan ellerini havaya kaldırmıştı.

"Evleniyoruz." Dediğinde Asena sevinçle çığlık atmıştı. Odadaki diğer kişilerin kaşları çatıldığında Çınar burukça gülümsemişti.

"Nasıl olacak o Çınar?" Diyen Alparslan Bey'in yüzüne bakmaya başlamıştı odadaki herkes.

"Aynı aşkı paylaştığımız gibi aynı evi de paylaşacağız baba, böyle olacak." Diyen Çınar'ın cümlesiyle esmer adam istemsizce sırıtmaya başlamıştı. Babasının kaşları hala çatıktı.

"Ayrı eve çıkacaksınız yani?" Diyen Sevda Hanım'a gülümseyerek kafasını sallamıştı Çınar.

"Çifte düğün yapacağız desenize!" Diyen Selin'in bu cümlesine kahkaha atmıştı Çınar.

"Türkiye buna maalesef ki hazır değil abla." Dediğinde babası kafasını onaylar biçimde aşağı yukarı sallamıştı.

"Baba eğer bunu da onaylamıyorsan söyleyebilirsin, sorun değil..." Kırgın bir sesle konuşan Çınar'ın yüzüne bakıp gülümsemeye başlamıştı babası.

"Oğlum." Dediğinde cümlenin devamı gelmemişti.

"Baran sana diyorum." Biraz bekledikten sonra cümlesini devam ettirdiğinde esmer adamın yerdeki gözleri şaşkınlıkla kumral adamın yüzüne yükselmişti.

"Öpmeyecek misin elimi?" Dediğinde odanın içindeki herkes istemsizce afallamıştı.

"Ben mi?" Diyen Baran'ın yüzüne gülümseyerek bakan Alparslan Bey kafasını sallamıştı. Baran, yanındaki sevgilisinin sırıtan yüzüne baktıktan sonra ayaklanıp kumral adamın yanına doğru yürümeye başlamıştı.

Kumral adamın önünde durduğunda elini havaya kaldıran adamın elini alıp dudaklarına bastırdıktan sonra alnına götürmüştü. Elini çektikten sonra esmer adamın sırtına birkaç kez yavaşça vuran adam artık her şeyi olduğu gibi kabullenmişti.

"Kaynanan bekliyor bak eğer kötü davranırsan nasıl damat almışım diye heryerde dedikodunu yapar uğraşmayın sonra ha!" Deyip çenesinin ucuyla karısını işaret ettiğinde odadaki herkes keyifli bir şekilde kahkaha atmıştı. Baran, Sevda Hanım'ın yanına yaklaşıp elini aynı şekilde öptükten sonra alnına götürdüğünde esmer adam da Sevda Hanım da ağlamaya başlamışlardı. Birkaç ay öncesine kadar anın gerçekleşebilecek olmasının hayalini bile kuramazdı Baran.

"Kocanı öpmeyecek misin Baran!" Diyen Asena'nın yüzüne susması için bir bakış atan Baran'ı her zamanki o öksürükten tutmuştu. Çınar'ın yüzündeki gülümseme her dakika daha da çok büyüyordu, ailesinin içine şu dünyada en çok sevdiği insan da girmişti artık. Artık gerçek bir ailelerdi, bu adamla önlerinde olan geleceği düşünüp gülümsemekle yetinmişti sarışın adam. Asla sevmekten bıkmayacağı sevgilisini artık kocası yapmış olmasının verdiği gurur vardı yüzünde. Esmer adam, Çınar'ın yüzüne baktığında sarışın adam bir öpücük yollamıştı aralarındaki mesafeden.

Bayram özel kısa bir bölüm diyelimmm

Hepinize iyi bayramlar💗💗

HARAM MISIN BANA?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin