İyi okumalar askiletta☆
Bölüm Şarkısı-O Ben Olamam/Mavi Gri
◇
"Yok olma isteğiyle kalbim attığı zaman bana, 'yaşa' der gibi gülen senin yüzündü."
-Sabahattin Ali
...
"Nasıl gidiyor?"
"Alina, öpüştük biz."
"Çüş!"
"Ne ya, sevgiliyiz yani."
"Asya neyin içine düşürdün bizi?"
"Bir de...Evlenme teklifi etti."
"Oha! Bune lan? Biraz fazla hızlı ilerlediniz sanki."
"Karnım belirginleşiyor."
"Keşke aldırsaydık."
"Süresi dolmuştu."
"Nasıl bir saçmalık ya bu?"
"Her neyse, yarın ailemle tanışmaya gelecek. Ve sen de beni yanlız bırakma."
"Tanışmaya gelinmez ki Asya."
"Olsun, sen gel."
"Tamam, ayarlayabilirsem haber veririm."
Telefonu kapattığımda derin bir nefes aldım. Çantamı alıp, evden çıktığım da binadan çıkan Yağız'a seslendim.
"Bugün acilen bir kahve gecesi yapmamız gerekiyor motorcu."
"Akşam bendesin çöl kızı."
...
"Hoşgeldin."
"Hoş gelmedim. Çünkü anlatacak çok saçma şeylerim var."
"Dinliyorum." Derken tezgahtaki kahvemi elime uzattı.
"Asya, kuzenim yani. Hamile, ama sorun şu ki tek gecelik bir ilişkiden. İkisi de sarhoşmuş. Bebeği aldıramadık. Şimdi de o adamla bir ilişkisi var ve adam ona bugün evlenme teklifi etmiş. Saçmalığa bakar mısın?"
"Adamın ismi ne?"
"Adem diye biri. Böyle sarı saçlı, mavi gözlü, boylu poslu bir şey."
"Adem..."
"Tanıyor musun?"
"İnstagram hesabını buldunuz mu?"
"Bulduk." Derken telefonumdan hesabı gösterdim.
"Allah'ın Belası Adem."
"Yağız, tanıyor musun?"
"Tanıyorum, kardeşim." Gözlerim büyüdü.
"Nasıl kardeşin? Bildiğimiz öz kardeş mi?"
"Evet."
...
Derin bir nefes alıp, yataktan doğruldum. Yıllardır Uyuyor gibi hissetmemin sebebi gördüğüm kabus olmalıydı. Bir o kadar garip ve iğrenç bir rüyaydı.
Asya hamileydi ve hamile kaldığı adamla bebek için evleniyordu. Çok...Saçmaydı.
"Kabustu." Dedim kendime. Çünkü Asya'nın böyle bir şey yapmayacağını biliyordum. O genelde mantıklı kararlar alır, aklını kullanırdı. Ve ben de asla kabusum da ki gibi saçma bir şekilde konuşmazdım.
Terleyen saçlarımı geriye attım ve yataktan kalktım. 1 Haftalık yaz tatili iznim vardı ve bunun için Asya'yla bir tatil planı yapmıştık. Arabayla gidecektik ve gece yola çıkıp, sabah Antalya' da olacaktık. Normalde fazlasıyla erken kalksam da Bugün benim için geç sayılabilecek bir saatte kalkmıştım.
Hem terlediğim için, hem kendime gelmek için adımlarımı banyoya yönlendirdim.
Islak saçlarımla yatağa oturduğum da gelen bir kaç bildirime cevap verdim, ve yerimden kalkıp, Saçımı kurutmaya geçtim.
İşimi bitirdiğim de aklımda tek bir soru vardı.
Valizimi nereye koymuştum?
Dolabın üstüne.
Valizin fermuarını açıp, içine önceden hazırladığım, katlanmış kıyafetleri yerleştirmeye başladım. Böylesine odaklanmışken çalan telefonum tüm dikkatimi bozmuştu.
"Alina, hadi ya saat kaç oldu?"
"Zaten dokuz gibi çıkmayacak mıydık?"
"Ne kadar erken çıkarsak, o kadar erken varır, o kadar çok vakit geçiririz."
"Tamam, valizim bitince almaya gelirim seni."
"Haber ver."
"Veririm."
Kısa sürede bitirdiğim ve hazır olan valizimle aşağı indim ve radyodan şansıma sevdiğim bir şarkı çalmaya başlarken yola çıktım.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUS (+18)
Mystery / ThrillerSıradan bir hayat ve gizem dolu bir adam. Yalanlar ve suçlarla dolu bir dünya. Pus adlı bir ekip. Onlara sonradan dahil olan ve hayatının dönüm noktasında olduğunun henüz farkında olmayan bir kız. "Aşk ve nefret, bu ikisi bir araya gelebilecek en kö...