İyi okumalaaar♤
Bölüm Şarkısı-Veteran/Phasewave
◇
"İllaki sen de gidersin, herkes eninde sonunda gider çünkü."
...
Gözlerim batmak üzere olan güneşe kaydı. Hala yoldaydık ve erken çıkmamıza rağmen bir türlü gelemiyorduk. Ve büyük ihtimalle gece 2-3 sularında orada olacaktık.
"Otel çok güzel lan, şöyle bi' baktım da." Dedi Asya elinde telefonuyla.
"Sen seçtin zaten."
"Doğru da yani, ben çok acıktım ya."
"Az önce benzinlikte iki tane tost gömdük, nasıl hala açsın?"
"Ne bileyim, acıktım."
"Dur, alırız bir yerden."
"Yorulduysan ben geçeyim." Dedi direksiyonu işaret ederek.
"Olur." Derken kenara çektim ve yer değiştirdik.
Harbiden yorulmuştum.
"Alo?"
"Çöl kızı, vardınız mı?"
"Hayır, daha yoldayız."
"Trafik mi var?"
"Yok, Asya her gördüğü benzinlik ve marketten bir şeyler alıp durduğu için ağır çekimde gidiyoruz." Telefondan güldüğünü duydum.
"Hava da çok bezdirici bir şekilde sıcak, kendimi püre gibi hissediyorum." Dedim camı açarken. Esinti yüzüme vurduğun da kendimi ferahlamış hissettim.
"Sana küçük sayılabilecek bir sürprizim var."
"Ama şuan evde değilim."
"Evde olmana gerek olmayan bir sürpriz, ayaklarına gelecek de diyebilirim."
"Ayaklarıma? Çok merak ettim lütfen söyler misin motorcu?"
"Zamanını bekle çöl kızı, şimdi kapatıyorum. Kahve içeceğim." Derken güldüğü sesinden belliydi.
"Görüşürüz motorcu."
"Görüşürüz çöl kızı." Telefonu kapattığımda kendi kendime güldüm.
...
Hava kararmamıştı ve biz şuan otele giriş yapıyorduk. Gösterişli ve kaliteli bir oteldi.
"Buyurun efendim, oda kartınız." Asya'yla birlikte kalacağımız çift kişilik oda kartını aldım ve görevlilerden biri valizleri taşırken, arkasından Asansöre bindik.
Eşyalarımı çıkarıp, dolaba koyarken tek istediğim derin bir uykuydu. Kendimi yoldan dolayi fazlasıyla yorgun hissediyordum.
"Kafetaryaya ineceğim, istediğin bir şey var mı?" Dedim Asya'ya dönerek.
"Yok, valizimi yerleştireceğim."
"Tamam, birazdan gelirim."
(YAZARIN AĞZINDAN)
Kız odadan çıktıktan sonra adımlarını kafetaryaya yönlendirdi. Karnı acıkmış olmalıydı ki, elinde tostuyla boş bir masaya oturdu. Yorgun bakan gözleri Etrafı inceliyordu. Derin bir nefes verdi ve dinlendirmek için bir kaç saniyeliğine gözlerini kapattı. Fakat duyduğu 'tak' sesiyle hızlı bir şekilde gözlerini tekrar araladı. Tostu masaya bırakıp, kalktığında bütün kafeterya bir anda karanlığa büründü.
Ve kendisine doğrultulan silah kızın yerinden oynamasını sağlamadı. Aksine, kız öylece put gibi yerinde durmaya devam etti.
Maskeli ve Siyahlar içinde ki adam delici bakışlarla kıza bakıyordu. Uzun boylu, yapılı bir vücuttu karşısında ki.
İkisi de sesini çıkarmadı.
"Çıkın artık, ve hemen alın şu kızı." Diye etrafa seslenen adamın sesi üzerine kızın ayakları haraket etti. Ve hızla yangın merdivenine doğru koşturmaya başladı.
"Sıkarım!" Aynı adamın sesini duymasıyla kız merdivende ki adımlarını durdurdu ve yavaşça ellerini kaldırarak arkaya döndü.
Bi' tür suikasçıydı onlar. Ve burada ne yaptıkları hakkında en ufak bir fikri yoktu.
Adam kızın bileğini yakaladığı anda kız adamın bileğini burkup, karnına sert bir tekme geçirdi. Evet, dövüş eğitimi aldığını belli ediyordu. Ve bu adamların kesinlikle beklemediği bir şeydi.
"Hay sıçayım!" Derken adam yerden doğruldu ve kıza çevik bir haraketle yere yatırdı. Dizini karnına bastırırken konuştu.
"Düzgün dur ve iş çıkarmadan yürü. Bir an önce çıkmamız lazım buradan. Senin yüzünden yakalanacağız." Adam kızın Kolundan tutarak onu yerden kaldırdı ve hızlı adımlarla hole ilerlediler. Baya kalabalık bir gruplardı. Hepsinin ellerinde silahlar vardı ve hepsi Siyahlar içine bürünmüştü.
Başka bir adam kızın yanına elinde siyah bir bez poşetle yaklaşmaya başladığında kız kolunu adamdan kurtardı fakat adam ondan daha hızlı ve çevik haraket ediyordu.
Bir kaç dakika sonra ise başına o siyah bez poşetin girmesine engel olamamıştı.
Arkalarında bir kaos bırakarak büyük, siyah arabalara bindiler ve gecenin karanlığında gaza basarak gözden kayboldular.
Genç kadının daha karşılaşacağı çok şey vardı ve bu an, hayatının kökten değişeceği andı.
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PUS (+18)
Misterio / SuspensoSıradan bir hayat ve gizem dolu bir adam. Yalanlar ve suçlarla dolu bir dünya. Pus adlı bir ekip. Onlara sonradan dahil olan ve hayatının dönüm noktasında olduğunun henüz farkında olmayan bir kız. "Aşk ve nefret, bu ikisi bir araya gelebilecek en kö...