Bölüm atmayalı uzun bir süre oldu ama umarım severek okursunuz.Sizlerden bir sürü yorum bekliyorum, iyi okumalar ❤️
•
•
•
17.BÖLÜM
Yorgun bakışlarıma inat gülümsediğimde öksürdüğüm için elindeki su şişesini açarak dudaklarıma yaslamıştı. Birkaç yudum da olsa içtiğimden emin olduktan sonra şişeyi dudaklarımdan uzaklaştırmıştı.
Küçük bir çocuk gibi heyecanla oturduğum yerde kıpırdandığımda bu halime Emir gülmüştü. ''Biraz sakin mi olsan? Abimden daha heyecanlısın oysaki o müstakbel kayınvalidesi ve babası ile yemek yiyecek.'' dediğinde kahkahama engel olamamıştım. Aslan ise kolunu bedenime çarpmamaya dikkat ederek Emir'in ensesine sert bir şekilde vurmuştu.
''Aslan acımıştır.'' dediğimde kolunu belime sararak beni kendine doğru çekti. Neredeyse kucağına çıkaracaktı beni. ''Onun canı acımaz.'' dediğinde dudaklarımı büzerek Emir'e bakmıştım. ''İyi misin?'' diye sorduğumda başını olumlu anlamda aşağı yukarı sallamıştı.
Az önce abisinin vurmuş olduğu yere elini yaslarken gülümsemişti. ''Abim haklı canım acımadı.'' dediğinde omuz silkmiştim. Aslan ise yavaş hareketlerle sırtımı sıvazlıyordu. Bu hareketi de mayışmama neden olmuştu ama uyuyamazdım çünkü eve gelmemize çok az bir süre kalmıştı.
Uyandığımda kendimi biraz daha iyi hissediyordum ve kahvaltı ettikten sonra ilaç da içtiğim için biraz daha toparlanmıştım. Sadece boğazlarım ağrıyordu ve arada öksürüyordum ancak dün geceki gibi kendimi halsiz hissetmiyordum. Uyanır uyanmaz da ablama akşam geleceğimize dair mesaj atmıştım.
''Atlet giydin mi?'' diye soran Aslan ile Emir gülecek gibi olsa da bakışlarım yüzünden kendine engel olmak zorunda kalmıştı. Kahvaltı ettikten sonra salonda otururken Aslan birkaç tane poşeti kucağıma bırakıp yanıma oturmuştu bende merakla poşetlerin içine bakmıştın ancak üç poşetin içinden de bir sürü atlet çıkmıştı.
Emir o an kahkahalar ile gülmüştü ve onun yüzünden bende gülmüştüm. Atlet alacağını söylediğinde unutacağını düşünmüştüm ya da birkaç tane almasını beklemiştim. Üç poşet dolusu atlet almasını değil.
''Giydim giydim.'' dediğimde araba da evin geniş bahçesine girmişti. Yamaç abinin arabasının arkasına park edilen araba ile derin bir şekilde nefes alıp vermiştim. Akşam yemeğinin gergin geçeceğini biliyordum ama kavga çıkmamasını umuyordum. Ayrıca ablamların ön yargılarını bir kenara bırakırlarsa Aslan'ı seveceklerini de biliyordum.
''Kumaların ile akşam yemeği yemeye hazır mısın abi?'' diye sorduğunda gülümsemeden edememiştim. Aslan tüm yeğenlerim ile tanışmıştı ancak hepsini aynı anda yan yana hiç görmemişti.
''Emir bugün çok konuşuyorsun abiciğim. Çenene biraz sahip çık.'' diyerek arabadan indiğinde Emir ile birbirimize bakarak gülmüştük. Aslan'ı bekletmek istemediğimiz için ikimizde onun peşinden arabadan indiğimiz zaman evin kapısı açılmıştı.
''Aşkım teyzem geldi!''
Dağhan'ın heyecanlı sesi gülümsememe neden olurken koşarak yanıma gelmiş ve onu kucağıma almam için de kollarını kaldırmıştı. Onu kırmak istemediğim için zorlansam da kucağıma aldığımda bedenim geriye doğru sarsılsa da Aslan'ın belimi saran eli dengemi tekrar sağlamamı sağlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alevlerin Dansı
Teen FictionArya hayata kırgın bir kızdı. Birkan Aslan ise hayatın tüm acımasızlığını omuzlarına yük edinmiş bir adamdı. Aralarında aşk her şeyin üstesinden gelebilecek miydi?