"Namjoon hyung nerde?""Yoongi de gelmedi hala."
"Mısırları verir misiniz?"
"Taehyung neden bu kadar yakışıklı oldun!"
"Konumuz bu mu şu an!"
"Sana ne Çaki? Kocam değil mi?"
"Değil?"
"Seokjin hyung cinayet işlersem kaç yıl idollük yapamam?"
"Kesin tartışmayı."
Hep beraber burdaydık, maçın yapılacağı stadyumda. Yoongi oynamıyor olsa bile izlemeye gelmiştik. Ona da moral olacağını düşünmüştük. Tabi daha çok birbirimizi yemekle meşguldük.
Gözlerim tekrar stadyumun girişinde ve soyunma odasının girişinde dolandı. Yoongi hemen geleceğini söyleyip gitmiş ve nerdeyse yarım saattir gelmemişti.
Doktor kontrolünün üstünden iki hafta geçmişti. Aksayarak da olsa yürüyordu ama hala tam anlamıyla iyileşmiş sayılmazdı. Kendi başına yürüyebiliyordu artık.
"Seokjin hyung, Namjoon hyung ve Yoongi beraber olabilir mi? İkisi de hala gelmediler."
"Takımın yanına gitmişlerdir Kookie. Gelirler birazdan."
Aldığım cevapla iç çekip arkama yaslandım. Mantıklı bir cevaptı. Ama yine de içimde huzursuz hisler vardı.
Maskotlar sahayı terk edip, müziğin sesi kısıldığında herkes dikkatini sahaya verdi. Takımların çıkacağına işaret olan anons yapıldı. Dudağımı dişleyerek girişe baktım. Yoongi'siz ilk defa görecektim bu takımı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Chase Love || YoonKook (Askıda)
FanfictionProfosyonel basketbol oyuncusu Min Yoongi, gireceği en önemli maçlardan birinde onunla röportaj yapmak isteyen gazateci Jeon Jungkook'un yüzüne maç sırasında topu yanlışlıkla fırlatır. •MPREG•