Profosyonel basketbol oyuncusu Min Yoongi, gireceği en önemli maçlardan birinde onunla röportaj yapmak isteyen gazateci Jeon Jungkook'un yüzüne maç sırasında topu yanlışlıkla fırlatır.
•MPREG•
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
*düzenlenmedi
Yoongi'nin odası hep aynı kokardı. Ferah ve sanki mandalinanın o ekşimsi kokusu hep ordaydı. Jungkook o kokuya bulanmış bir şekilde uyandı. Kendi tenini koklasa bile o koku gelecekti sanki.
Yüzünde hafif bir gülümsemeyle gerindi yatakta. Yanında kedi gibi uyuyan bir Yoongi beklerken yatağın boş kısmı onu rahatsız etti. Elini o boşlukta gezdirdi. Yataktan çıkalı epey olmuş olmalıydı çünkü soğuktu çarşaf.
Tekrar gerindi. "Umarım kahvaltı hazırlıyorsundur kurt gibi açım!"
Esneyerek yataktan kalkmaya çalıştı. "Ayrıca yanımda uyanmamak ne ya? Tabi giren bana girdi."
Çıplak ayaklarını soğuk zeminle buluşturdu. Hava bugün kötüydü. Ünceden gök gürlüyordu. Dün gece çıkardığı iç çamaşırını yerden alıp giydi. Üstüne Yoongi'nin köşede ki bol tişörtünü geçirp çıktı odadan.
"Yoongi!" Seslendi. "Odun herif nerdesin?"
O merdivenlerden inerken tekrar gök gürledi. Bir yandan gözlerini evde gezdiriyordu. Mırnav'ın açlık miyavlamaları dışında bir ses yoktu evde. Adımlarını direkt mutfağa yöneltti fakat hayır,
Yoongi burda da değildi.
Şaşkınlıkla etrafına baktı.
"Nereye gitti ki?" Dedi kafasını kaşıyarak. "Markete gitti herhalde." Kendi kendine söylenerek odaya geri çıktı. Telefonunu komodinin üzerinden alıp adının üstüne tıkladı.
Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.
Gözlerini kırpıştırdı. İçine düşen korkuyla tekrar bastı ismine.
Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor-
"Nerdesin..." dedi tekrar ismine basarken. Fakat yine aynı cevabı aldı.
