O gun Doğa da gelmis saatlerce birlikte vakit gecirmistik. O kadar güzel bir gündü ki. Hastane dışında Koray hoca ile bir şeyler yapmak,onu daha yakından tanımak... Hastanede gördüğümden çok daha fazlasiydi.
Çok alcakgonullu, naif,beyefendi, Kibar. Bir erkekte aranabilecek bütün çekici özellikler vardı. Çok iyi anlasabilecegimizi görmüş oldum o gün.
Bir hafta kadar sonra işten bitik bir halde gelmiştim ki anneannem yine beni bir sürpriz ile karşıladı. Yanında da kocaman sırıtan İpek vardı.
"Şimal hazırlan gel kuzum misafirliğe gideceğiz."
"Anneanne nöbetten çıktım aşırı aşırı yorgunum."
Kesin beni biri ile tanıştırmak için götürüyor!
"Kuzum sen hazırlan gel bana güven "
Ipek'in sırıtarak konuşması bana asla güven vermiyor aksine korkumu cogaltiyordu. Ama çaresiz gidip hazırlandım. Özellikle ozenmemistim. Kot pantolon, üstüne bir kazak, at kuyruğu yapılmış saçlar ve sosyal ortamlarda asla takmadığım yuvarlak çerçeve gözlüğüm.. Eminim kimse böyle inek gibi görünen bir kıza talip olmaz.Aşağı indiğimde İpek katıla katıla gülmeye başladı. Bu kızın akıl sağlığı iyiden iyiye bozuldu sanırım.
"Niye gülüyorsun? Yine bir tanıştırma operasyonu varsa diye önlem alıyorum "
"Pişman olacaksin" bu iki kelimeyi bile o kadar zor soylemisti ki gülerken.Suratım asık bir şekilde yolculuk boyunca İpek ile muhatap olmadan camdan dışarıyı izledim. O ise bana her baktığında gülmeye başladığı için camdan dışarıyı izledi.
Ve sonunda misafirliğe geldik. Burası bir yalı sanırım. Kocaman bir yer. Ama çok güzel bir ev. Anneannem,teyzem,dayım,yengem, eniştem onde ben,İpek,Özgür abim ve sevgilisi Beyza arkada gidiyorduk ki onu gördüm...
Kucağında Birce ile Koray hoca bir sanat eseri misali bahçenin ortasında dikiliyordu. Ipek'in neden bu kadar çok güldüğünü o an anlamis oldum. Burası onların eviydi. Biz onları ziyarete gelmiştik.
Utançtan kıpkırmızı olmuş ve en köşedeki yerde kendimi kamufle etmeye çalışarak oturuyordum. Koray hoca Birce'yi odasına götürmüş Doğa ise hala gelmemişti ki başka misafirler de gelmeye başladı.
Gelenlerin arasında manken gibi bir kız da gördüm. Kız hem çok şık hem de çok güzeldi. Benim asla olamayacağım kadar bakımlı ve alımlı bir kızdı. Ben bile kıza ağzım açık bakakalmistim. Hoş geldiniz faslindan sonra beni herkese takdim ettiler ki bu en sevmediğim kısımdi.
Herkes kendi arasında sohbet ediyor ben saklandığım yerde kızın gelmesi ile artan utancımla beraber başımı daha fazla omuzlarımın arasına gömmeye çalışıyordum. O sırada evden bahçeye açılan kapıdan Doğa ve yanında Koray hoca göründü. Doğa beni görünce mutlulukla gelip sarıldı
"Seni sonunda buraya getirebildik. Hoşgeldin canim"
Aynı samimiyetle ben de ona sarıldım
"Hosbuldum canım. Benim için de sürpriz oldu" Derken İpek'e öldürücü bir bakış atmayı ihmal etmedim.
"Şimal hosgeldin. Az önce konuşamadık seninle."
"Hosbuldum hocam teşekkür ederim"
Ve yine yüzüme hucum eden o utanç dalgası...
O sırada manken formundaki Aysu kalkıp
"Koraycigim nasılsın? Hayırlı olsun bebeğin. "Diye Koray hocaya kur yapmaya başladı. Yüzüm düşmesin diye olağanüstü caba sarfediyordum.
"Biz ön bahçeye gecelim mi? Burası fazlasıyla elli artı "
Doğa imdadıma yetişmiş beni guldurmustu.
"Olur bence de. Hatta çok iyi olur."
"Ipek hadi biz ön bahçeye geçelim. Beyza sen de gelsene"
"Olur canim" Beyza o güzel gülümsemesi ile cevap vermişti ki
"Özgür gel biz de geçelim"
"Olur kardesim"
Evet bir bu eksikti. Bu paspal halimle bütün gece Koray hocanın gözünün önünde olmak zorunda mıyım?
"Ay durun ben de geleyim. Ortamda yaş ortalaması fazla yüksek "
Daha kötü ne olabilirdi derken Aysu oldu.Ön bahçeye geçerken Aysu sürekli Koray hocanın dibinde,onunla konuşmaya çalışıyor bense en arkada ona görünmemeye çalışıyorum. Zaten öyle bir kız dururken ben ne kadar ozensem de adam bana neden baksin ki? Burası tam olarak hayallerimin suya düştüğü yer oldu.
Ön bahçede hemen en uzak kısma oturmustum ki Koray hoca da gelip yanıma oturdu. Kalbim yine deli gibi atmaya başlamışken Aysu da Koray hocanın yanına oturunca yine moralim bozuldu. Suratımin düşmesine artık engel olamiyordum.
"Şimal iyi misin canım?"
"İyiyim canim. Biraz üşüdüm gibi geldi de."
Hadi Doğa içeri gidelim de!
"Ben sana bi şal getireyim"Bütün gece Aysu hiç susmadan Koray hoca ile konuşmuş o da onu dinlemişti.
"Özgür nişan ne zaman?"
"Bie aksilik olmazsa haftaya kardesim"
"Yaa ne güzel. Siz bunu hakettiniz ama" yine Aysu konuşmuştu.
"Sağ ol Aysu. Sende yok mu bir şeyler?"
Girme Beyza o sulara girme.
"Bu isler nasip biliyorsun. Ben de istiyorum tabi ki artık. Çoluk çocuğa karışmak falan."
Cocuk bahsini özellikle açtığına eminim.
Tam bu lafın üstüne evin çalışanı gelmiş
"Koray bey Birce uyandi ağlıyor "deyince
"Tamam abi ben bakarım " diyerek
Doğa içeri gitmişti. Birkaç dakika sonra çalışan gelip
"Koray bey Doğa hanım Şimal hanımı çağırıyor efendim. Birce'yi yalnızca o sakinleştirir dedi"
"Ben bi bakıp geleyim mi?" Aysu senin adın Şimal mi?
"Şimal sen ilgilenir misin rica etsem? Sana da bu ara çok yük olduk"
"Estağfurullah hocam ne demek. Benim için bir zevk Birce ile vakit geçirmek biliyorsunuz"
"Teşekkür ederim çok iyisin"Çalışan önde ben arkada üst katta bir odaya girdik hemen arkamızdan kapı tekrar açılıp içeri Aysu girdi
"Bir şey mi oldu Aysu?" Doğa da sasirmisti onun burada olmasına
"Yok bebegi bi göreyim demistim de"
"Su an pek uygun değil gibi ama madem geldin gör o zaman"
Doga'nin bu açık sözlü hallerini çok seviyorum.
Tam ben bebegi alacakken Aysu kalçası ile beni dürtüp Birce'yi kucagina almış odanın içinde sallayarak yürümeye baslamisti. Ve tabi ki Birce hala ağlıyordu.
"Ben ilgilenirim bebekle Dogacigim. Misafiriniz yorulmasın"
"Şimal Birce'nin doktoru Aysu"
"Cocuk her ağladığında doktor mu çağırıyorsunuz? Ayrıca bu evde zaten üç tane doktor yok mu? "
"Sen anlamazsın canim. Ver bak çocuk ağlamaktan bitap düştü "
"Bi izin ver iki dakika sakinlestirecegim ben onu"
Birkaç dakika geçmiş bebek bağırırken o hala sallaya sallaya odanın içinde dolaşıp duruyordu. Doğa daha fazla dayanamayıp ondan aldığı bebegi kucağıma verdi. Dikey pozisyona getirip omzuma yasladım ve hafif hafif sallanmaya başladım ve zaten bir dakika sonra sakinleşmeye baslamisti.
Aysu yüzü düşmüş bir halde bana bakıyordu. Öfkesi gayet belliydi.
"Geldiğimden beri seni bu ortama pek uygun bulamamıştım. Demek bebek için getirdiler seni buraya"
"Ortama uygun olmak için ne gerekiyor?"
"Ya sen biraz alt sınıf gibi görünüyorsun canim da ondan. Yanlış anlama görüntü icabı dedim."
"Yanlış anlayacak bir durum yok bence. Babamın ya da kocamın vicdanına ve cüzdanına teslim olmuş bir üst sınıf olmaktansa ayakları üstünde duran bir alt sınıf olmayı tercih ederim"
Aysu kıpkırmızı olmuş tam bir şey soyleyecekken kapı açılmış ve içeri Koray hoca girmişti
"Aysu hadi biz aşağı inelim"
O an dünya başıma yıkılmış gibi oldu. Koray hoca onunla birlikte giderken benim de tüm umutlarım yok olup girmişti. Doğa'ya belli etmemeye ve ağlamamaya çalışarak onu da gönderip kendim Birce bahanesi ile bütün geceyi orada geçirmiş sonra Koray hocaya hoscakal bile demeden oradan çıkmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞİMAL
RandomSessiz kalmak zorunda kalan kadınlara bir ses olması umudu ile... Bir kız çocuğu için en önemli şey babasının sevgisidir. Babası tarafından sevilmeyen kız çocukları eksiktir,yarımdır...