B PLANI - Yüzbaşım

26. Bölüm- B Planı

Babam öksürerek bize bakıyordu. Sırıtıp Ayaz'dan ayrıldım.
Babamın ardından annemde gelmişti. İkisine de bakıp gülümsedim.

"Geldi gönlümün f16'sı"

Annem iki elini arkada birleştirip cilveyle ayak ucunu yere sürttü.

Etrafıma bakınınca gülümsemem solmuştu.

"Bartu nerede?"
Dememle birlikte ellerinde kırmızı güllerle Bartu görünmüştü.

"Albayım size göndermişler bunları."

Annem gülleri burnuna götürüp kokladı.
"Çok güzelmiş. Kim gönderdi bunları?"

Bartu bir an afallamıştı.

"Iı şey-  Ha gizli görevden göndermişler teşekkür için."

Annem kıkırdayıp gülleri babama uzattı. Yanıma gelip Çağan'ın ve benim elimi tuttu.

"Bebeğim, biliyorsunuz biz burada görev yapmıyoruz. O yüzden bugün Şırnak'a dönmemiz gerek."

Üzülmüş olsamda bunu belli edemezdim. Dolu gözlerimle gülümseyip anneme baktım.

"Olsun, en azından sizi görebilirme imkanı buldum."

Annem bizi kendine çekip sıkı sıkı sarıldı. Onlar gittikten birkaç saat boyunca bahçede oturmuştuk.
Hava soğuyunca Ayaz sandalyenin üstünden siyah deri bir ceket uzattı.

"Üşüyüp hasta olma yarın erkenden eğitim var."

Kaşlarımı çatıp yüzüne baktım.
"Ceketini alayım diye inat yapıyorsun değil mi? Ama yemezler."

Gülüp ceketi tekrar yerine koydu.
Birkaç dakika sonra cidden götüm donmaya başlamıştı. Uzanıp hızla ceketi elime aldım.
Ayaz büyük bir kahkaha attı.

Onu umursamayıp ceketi sırtıma aldım.
Ama çoktan hapşuruğum başlamıştı.
Geçmiş olsun arkadaşlar.

Ayaz'la herkesten bağımsız birşekilde oturuyorduk. Bartu gülerek yanımıza geldi. Başına bordo bir şal geçirmişti. Yaşlı teyzeler gibi yanımıza oturup ayak ayak üstüne attı. Güneş gözlüğünü hafif aşağı indirip beni süzdü.

"Ee yavrum, okul nasıl gidiyor."

Kahkaha attım.

"Gitmiyor teyze. Askeriyeye çaycı diye verdiler bizi."

Bu sefer Bartu kahkaha atmıştı.

"Kıızz! Bana bak hele buu çocuk kim yavuklun mu yoksa?"

Utancımdan Ayaz'ın yüzüne bile bakamamıştım.
"Relax nene relaax." Diyip güldü Emir.

"Teyze senin kocan yok mu? Gitsene evine."

Bartu köşede sıcak çayını içmek için cebelleşen Serdar'ın elinden tutup çekti.

"Kocam bey geldi. Hele bakın kimde var kız bu yakışıklılık? Tü tü maşallah. Benden ayrılıp başkasına kaçmasın inşallah."

Ayaz ile bu sefer büyük bir kahkaha patlatmıştık. Tim bize garip harip bakınca birbirimize baktık.

"Evet sayın seyirciler Show haberden bağlanıyorum. Şuan hint dizilerindeki büyük bakışma gözlerimin önünde full HD yaşanıyor. Bakalım kaç dakika sonra gözlerini ayırmak akıllarına gelecek."

Bartu elindeki mikrofonu gözümün içine sokunca ela gözlerden ayrılmak zorunda kalmıştım.

"Ee ayıp ama gidin başka yerde bakışın öp-"

Emir elini Bartu'nun ağzına bastırıp pis pis sırıttı.

"Kardeşim susmazsan buradan cesetin çıkacak."

Ben ise hiçbir tepki vermeden üçünü izliyordum.
Bartu Enes'in elini ağzından çekip bağırdı.

"Al işte buga soktunuz kızı."

Tam kahkaha atacakken mermi sesleri Karargahı doldurmuştu. Hızla siilahımı çıkarıp masanın altına geçtim.

"Karargaha baskın yapıyor ş*******ler"

"İki dakka eğlenemiyoruz bacım bu nasıl terörist!"

Bartu şalın altından silahı çıkarıl karşısında dikilen adama doğrulttu.

"Guzum kavga etmeyin."
Ben şahsen çok eğleniyorum.

Adam Bartu'yu gördüğü an ellerini havaya kaldırmıştı.

"Teyze sen ne arıyon karargahta ya?"

Bartu sırıtıp üstündeki şalı atınca adam çığlık atıp alnındaki kurşunla yere yapışmıştı. Kısacası Hakk'ın rahmetine kavuştuda  denebilir.

"Ee, heralde baskın diye birtek bunları göndermediler. Değil mi?"

Ayaz silahını yere bırakıp ayağa kalktı.

"Elbet devamıda gelecektir. B Planı uygulayacağız. Bartu, siz ön tarafta bekleyin. Ben Gece'yle arka taraftayım."

Bartu gözlüğünü çıkarıp garip garip baktı.

"Siz niye arkadasınız olum? Ayrıca B planı ney?"

Ayaz Bartu'ya kaş göz hareketi yapınca herkes yerlerine geçmişti. Bizde silahalrı alıp arka tarafa ilerledik.
Telsizi açıp albaya haber verdim.