51. Bölüm

104 9 1
                                    

Başımdan aşağı yeşil yapraklar dökülünce sırıtarak Bartu'ya döndüm.

"Hiç bakma öyle, dağın başında gül yaprağı bulamadım yenge."

"Darısı düğüne artık." Dedi ardından Serdar.

"İnşallah."
Dedim gülerek.
Ayaz hala büyülenmiş gibi bana bakıyordu. Elinden tutup helikoptere ilerledim. Diğerleride binince helikopter havalandı. Sırıtarak yerde oturan Aslan'a baktım.

"Hayırdır, moralin mi bozuk? Nerede senin şu çok güvendiğin adamların."

Tim kahkaha atarken adam yüzüme bile bakmamıştı. Kaşlarımı çatıp çenesinden tuttum.

"Ben soru sorduğumda başını kaldırıp cevap vereceksin."

Başını sallayıp diğerlerine baktı.

"Hepsi patlayıp gitti diyemiyorda." Bartu'ya bakıp kahkaha attım. Çantamdan suyumu çıkarıp içtim.
"Gece, diğer tim nerede?"
Suyumu içerken cevap verdim Ayaz'a.
"Başka bir helikopter geldi onları almaya."

"Komutanım, onlarda gelecek mi karargaha?" Diye sordu Asaf.
Helikopterimizi o kullanıyordu.

"Gelirler tabi. Yaralarına bakılacak daha."
Dediğim gibi Ayaz ellerimi tutup kontrol etmeye başlamıştı.

"Sen şimdi vurulsanda saklarsın."
Gülümsedim. Yüzümü incelerken eliyle alnıma dokundu.

"Şişmiş mi burası!" Bartu'nun bağırmasıyla kahkaha attım.

"Yere düşerken çarpmışımdır."
Başımı Bartu'nun omzuna yaslayıp Asaf'a seslendim.
"Asaf! Ne kadar kaldı karargaha?"

"Daha var komutanım."
Oflayarak gözlerimi kapattım ve kollarımı göğsümde birleştirdim.

"Uyuyacağım ben, rahatsız etmeyin."
Parmağımı Emir ve Enes'e salladım.

"Özellikle de siz."
Asker selamı verip güldüler.
Gözlerimi sıkı sıkı yumup rahat bir uykuya daldım.

🐺

"Emir! Şunu da alsanıza size zahmet."

"Emredersiniz komutanım. GEL LAN BURAYA!"

Gözlerimi açıp nerede olduğuma baktım. Ha! İyi. Hala aynı yerimdeyim. Bartu başını eğip yüzüme baktı.

"Şükür uyandın ya. Bende kalkcaktım. İyi oldu."
Beni kucağına alıp ayağa kalktı. Ben hala uyumak için çabalıyordu.

"Kalkmayı düşünmez misiniz?"
Homurdanarak tekrar gözlerimi açtım. Emir, Aslan'ı yerde süründürerek helikopterden indiriyordu.

"Komutanım arkadaşı nereye indireyim?"
Ayaz elleriyle saçlarını dağıtıp sırıtarak Aslan'a baktı.
"Koy işte bir yere, almaya gelecekler zaten."

Emir başını sallayıp Aslan'ı çekiştirmeye devam etti. Ayaz'ın gözleri anında beni bulmuştu. Helikopterın önüne gelip kolunu kapıya yasladı. Ayağa kalkıp elinden tutarak helikopterden atladım.

"İçeri geç sen güzelim. Hallettik biz burayı."
Gözlerimi karargahın bahçesinde gezdirdim.

"Pek de halledilmiş gibi durmuyor."
Ayaz'ın omzuna elimle vurup Emir'in yanına gittim.

"Yardım lazım mı?" Aslan'a göz ucuyla bakıp Emir'e gülümsedim.

"Yengem komutanım, aslında şu arkadaşı albaya teslim etsek iyi olur."

Yengem komutanım olmuştuk şimdide.
Kahkaha atıp Aslan'ın kolundan tuttum.
"Şimdi yaptığın bu şeylerin bedelini ödeme zamanııı!"
Kulağına eğilip konuşmaya devam ettim.
"Bana kalsa şuan yaşamıyor olurdun ama, albaya dua et."
Ürpermişti yine.

B PLANI - YüzbaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin