2- kurturma

10 4 0
                                    

Bir insan nasıl olurda. Yasak aşkın meyvesi ola bilir. İşte ben bir yasak aşkın meyveseydim. Asla beni o malikahnede hiç kimse sevmedi. Yanlızça annem sevdi. Nedenmi o o evde özgür olmadı. Amma benim onun özgürluyu olucamı. Hiss etti her zaman bu yuzden beni en önemli olan Anne sevgisi verdi. Amma babam asla bana sevgi vermedi. Baba sevgisi alan kız gördüyümde kıskanırdım her  zaman amma şimdi boş bir sevgi olduğunu anladım. Büyüdükçe anladım . Boş bir şey bana göre yukarı odama çıkmam üstünden 2 saat geciyo benim binam sirketim benim destekliyicilerim genel olarak W olarak  bilinir biz W her kes bizden korkar genel olarak benim sesimdende korkarlar. Bir başka şirket ve destekliyicileri var oda IV olarak bilinir neden öyle bir şey yapmış hiç kimse bilmiyo biz düşman diyiliz onunda benimde sirketim aynı yerden emir alıyo. İkimizde ankaradan emir alıyoruz. Amma hiç gormedim. Sadece önemli toplantı olduğunda. Başka hiç bir şey odanın kapısı çaldı. Berk iceri girdi. " Alara çok önmeli bir konu var hemen toplantı odasına gel " dedi berk " ne oldu berk " dedi " gel anlarsın " dedi berk " tamam " dedim odadan çıktı.çıktığı anda baya düşündüm ne ola bilir bu kadar önemli. Dedim odadan çıktım toplantı odasına doğru geldim. Kapını açdım. Zaten benim topuklukların sesini duyunca benden küçükler ayağa kalkmış. Odaya girdim  her kese selam verdim. Ankaranın büyükleride burda ne olursa olsun şirket kiminse o başta olan o koltukta oturur. Çünki o bina onun ve o onu yaradırken hiç kes ona yardım etmedi. Bu bi gelenek ve benim bu sıkıcı örgute en sevdiyim gelenekde bu koltuğuma geçtim. " hoş geldiniz hepiniz " dedim " hoş bulduk " dedi "Alara " Ankarada büyük bir yere sahip olan o adam ve bende iki koltuk o taraf da eski Ankara üzvü ahmed erdem oturuyodu . Benim ailem oldukden sonra beni bulan yetişdiren bura için hazırlayanda o bir tek o bana destek olan dövüş sanatlarını öyretende o. Amma niyese her zamam dik duran gözünden alev çıkan ahmed erdem ilk  defa durgundu. nolucak ve esas soru noldu?. " evet Alara tam anlamıyla W binasının başçısı Alara Sen ve IV şirketin başçısı Ayaz ahmed beyin kızı
Ece akıncı bulucaksınız " dedi o anda benden bir koltuk diyer taraf da olan ayaza baktım sonra ankara uyesine" nasıl yanı " dedim " onu artık siz konusun " dedi " bizden bu kadar ikiniz birlikde olucaksınız" dedi ve izin alıb odadan çıktılar. Odada ben berk tolga,Ayaz ve onun adamları  vardı. Ve ben bu zaman kapı çaldı. Nazlı iceri girdi. Ve odada nazlı ve ahmed erdem başka hic kimse yoktu. " noldu abı bir sorun ne nolmus bizim kıza"  dedim " alara kızım bizim şu işimiz kalan Fevzi o benim kızı kaçırmış " dedi " ee abı onun adamları hala bizim depo da " dedim " nasıl olur alara " dedi " adam gibi abi" dedim "berk kamera " dedim berk bana yakınlaştı kamera bağlı olan tableti bana uzatı ahmed abiye gosterdim "işte abi" dedim"  o zaman şöyle yapalım " dedim siz benimle gelin diye döndüm ayaza " tabi " dedim dişarı çıktık "nazlı ve tolga burda kalın bir Haber gelirse bana hemen diyin sen benle gel berk sizde " dedim Ayaz ve adamlarını gösterdim aynı büyük arabada bizim eve daha doğrusu depo ya gidik yol boyunca Ayazın adamları kendini tanıtı " memnun oldum " dedim " biz de " dedi karsımda oturan benle aynı yasta olan çoçuklar bir saat sonra evdeydik direk depo ya gittik. Kapını açmadan oncede adamların sesleri geliyodu ve kulak tırmalıyodu. " siz adamlara napıyosunuz " diye sordu Uraz " bu hic bir şey amma Şu anda hic bir şey yapılmıyo çıkmak için kendilerini böyle yıpratıyorlar " dedi berk " amma şimdi susucaklar " dedi berk tekrardan " nasıl olucak o " dedi demir " şöyle " dedi berk ben onları doğru düzgün Duymuyudom. Çünki ben önde aşağı iniyodum benim genelde topuklu sesimden düşman ve yada depo ya kapatılan her kes susar ve tanır ben düşman onune çıkarken topuklu giyerim. Çünki sesizliyin içinde gelen topuklu sesi her kesi susturur depo da olanlar benden o kadar korkuyodu ki, benim topuklu sesinden hemen susardılar. " aaa sustular" dedi Uraz " aaa doğru " dedi Kara deninlen çocuk onlar arkada kalıyodu benim hemen arkamda Ayaz geliyodu. Eli cebinde öylede rahat geliyoduki rahatlığını anlatamam " hoş geldiniz alara hanim" dedi koruma ve hemen arkamdan gelen ayaza silah cekti. Onun ardından Uraz demir Kara "noldu lan " dedi Kara " indirin silahları benle birliktiler" dedim " tabi indirin silahları " dedi koruma diyerlerine " kapını açın " dedim " hemen " dedi kapını açtılar. İçeride sadece üç kişi vardı. İçeri girdik " bak sana dedim o geldi o topuklu sesinden beli zaten " dedi üç kişiden biri diyerine " haklısın gerçekden zor biri " dedim biri " susun! " diye bağırdım önlerine geçtim " Fevzi nerde" diye sordum net " gercekden bil-mi- yoruz " diye kekeledi biri " tamam o zamana soru başka tür olsun Fevzi birini kaçırırsa nereye götürür " diye sordum " şey de saklar" dedi " desene lan " dedim " kükredi lan " dedi Uraz " sakindi aslında Uraz " dedim " nerde " diye döndüm o adama " iki depo var biri buraya yakın biri de " dedi ve yerlerini soyledi " arka daşlar baya akılanmış Eyer dedikleri yer dogru olursa o zaman bıraka biliriz" dedim ve depodan çıkmak için çıkışa dogru gittim arkamça diyerleri geldi. Kapıda durdum. " aranan adam bulunana kadar bu depo da güveliyi artır " dedim korumaya " emredersiniz " dedim sonrada şöyle yapalım " Ayaz ve adamların yakında olan depo ya biz de orda olan depo ya bakalım kim bulursa diyerine haber versin boylelikde zaman kaybı olmaz " dedim bana baktı " aklı olduğu derlerdi inanmazdım haklısın zaman kaybı olmaz " dedi " teşekur ederim iltifat için " dedim depodan çıktık ayazların araba gelmişti. Onlar bindi ve depo ya gittiler. Biz de berk ben ve bir Kaç koruma diyer depo ya gittik . Baya uzaktı ve garip bir yerdeydi. Bir saate vardık. Bu zamanda ayazlar orda depo da hic bir şey bulmamıştı. Ve buraya geliyodu. Arabayı uzağa park ettik. İndik silahları aldık. Yavaşca oraya gittik. Ve dogru bilmişdim en uzak depo her zaman daha iyi olurdu. Uzak akla gelmez diye düşünurlerdi. Depo ya yaklaşırken Ayaz ve adamları geldi. Elimle sesiz olun dedim icerdeler diye gosterdim ilk önce adam sayısını bilmemiz gerekiyordu. Tahmini tolga dediyine göre içeride 10 kişi vardı. Alt etmek kolay olurdu. Ayaza yaklaştım yavaşça " siz kızı alın bizim adamlar onu oyalar" dedim tamam anlamında kafasını saladı. Onlar yavaşça iceri girdi. Bizde adamlara dogru gittik. Hepsini vurduk. Hall ettik. Ayazlar kızı aldı. Arka kapıdan çıktılar bizde onları koruduk. Hemen arabaya bindik. Ben onların arabaya bindim
Kitabda olan bazı isimler laflar hatta mezmun bazı kitablara benzesede be calmadım sadece fikir aldım. Benim kitab biraz farklı olucak  simdiden tesekuler

ölümun dansı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin