Saat yedi gibi gözlerimi açıp Karan'a baktım. Hâlâ uyuyordu. Ona kısa bir bakış atıp yataktan kalktım. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ve geri odaya gectim.
"Uyan sevgilim." Bir yandan da yüzüne küçük öpücükler bırakıyordum. Ufak mırıldanmalarla gözlerini açtı ve bana dogru bakıp gülümsedi.
"Günaydın kadınım " dedi. Tek elini yüzüne atıp gözlerini ovaladı. "Günaydın aşkım kalk artık uçağı kaçıracağız. " Beni onayladığını belirten mırıltılar çıkardı ve yataktan kalktı.
Yaklaşık yirmi dakika sonra ikimiz de giyinmiş, hazır bir şekilde birbirimize bakıyorduk.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Alâ )
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Karan )
Sonunda hazır olduğumuzda hızlı adımlarla otelden çıktık. Her ne kadar balayı güzel geçse de artık evimizi özlemiştim.
Karan, tuttuğumuz arabanın sahibini arayıp havaalanına gideceğimizi ve istiyorsa arabayı oradan almasını söyledi. Kısa sürede havaalanına geldiğimizde saat çoktan 07:45 olmuştu ve bu da demekti ki son 15 dakikamız kalmıştı.
"Aşkım geç kalacağız, hızlan! " Karan'a sahte bir sinirle konuştuğumda sırıtıp belimden tutup kendine çekti.
"Gerekirse 3 saat bekleyecekler güzelim. Sen binmeden kalkmayacak o uçak."
Gülümseyip hızlıca yürümeye başladığımda peşimden geldi. Sonunda uçağa binip koltuklarımıza yerleştiğimizde derin bir iç çektim. Aktarmasız olacak şekilde 3 saat uçacaktık.
"Sevgilim uykun varsa uyu. " Karan'ın sesi ile ona döndüm ve başımı salladım ve kendimi Karan'ın omzuna yasladım.
