Bölüm 16 - Kaybetme Korkusu

2K 208 96
                                    


"Ah sana sarılsam şimdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ah sana sarılsam şimdi. Kırılsa yalnızlığımın kemikleri." 

Özdemir Asaf.

*

Kulaklarım uğulduyordu. Adamın attığı tokat yüzünden mi yoksa Kenan'ın önüne atıldığı kurşun yüzünden miydi bilmiyorum. Belki de korkuyla atan kalbimin sesiydi sebep...

Kenan vurulmuştu.

Kahretsin! Gerçekten vurulmuştu. Hem de benim yüzümden. Onun önüne atlamama bile izin vermeden kurşunu göğüslemişti.

Nefes almayı bıraktım. Kaskatı kesilmiştim. Bir şey yapmam gerekiyordu. Kahretsin! Bir şey söylemeliydim ama yapamadım. Sanki bir şey bana engel oluyordu.

"Kenan!"

Halil'in sesini duydum. Cengiz ve Alparslan da az önce silahı ateşleyen adamın yanındalardı.

"İyiyim bir şey yok." Dedi Kenan geri çekilirken. "Sıyırdı sadece."

Kolunu tuttuğunu o an fark ettim. Kanlar beyaz gömleğini ıslatmış, bileğine doğru akıyordu. Bir anda kendime geldim.

"Hastaneye gitmeliyiz." Dedim, sesimi bulur bulmaz.

"Meryem doğru söylüyor, hastaneye gidelim hemen!"

"Abi." Dedi Kenan. "Önemli bir şey değil diyorum. Hastaneye gerek yok. Ben bile hallederim."

"Olmaz öyle şey." Cengiz arkadaşının diğer yanına geçti. Halil'e dönerek, "Sen merak etme abi. Ben onu götürürüm hastaneye. Siz de diğeriyle ilgilenin." Dedi, başıyla arkasını işaret ederken.

Adamın eli yüzü morluk ve kan içindeydi. Ayakta bile duramazken ateş etmeye kalkışmıştı!

Halil'i zar zor ikna ettikten sonra Cengiz arabayı getirdi. Kenan'la ben de arka koltuktaydık. Aklım az önceki yaşananlardaydı. Önüne geçmek isterken beni kendiyle korumuştu. Benim için kurşunun önüne atlamıştı. Benim yüzümden yaralanmıştı. Benim yüzümden neredeyse ölebilirdi. Sikeyim! Hepsi benim yüzümden!

"Meryem!"

Cengiz'in sesiyle düşüncelerimin arasından sıyrıldım. Dikiz aynasından göz göze geldik.

"İyi misin?"

Başımla onayladım onu. İyiden çok uzaktım. Yine de bunu bilmesini istemedim.

"Gülüm." Dedi, Kenan hemen yanı başımdan. Ona döndüm. "İyiyim bak, korkma. Kurşun sıyırdı sadece."

Ne söylerse söylesin. Kanlar kolundan akmaya devam ederken, farklı bir şey düşünmemi sağlayamazdı. Korkmuştum. Kahretsin! Çok korkmuştum hem de. Bir anlığına da olsa onu kaybetme düşüncesi canımı fena yakmıştı. Böyle göğsümün tam ortasına tarifi olmayan bir his çökmüştü. Nefes almama engel oluyordu.

FARKLI ZAMANLARA AİDİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin