Bölüm 23 - Cenaze ve Düğün

1.2K 158 38
                                    

"Bir çift göze aşık olursun, sonra bütün gözlere kör

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bir çift göze aşık olursun, sonra bütün gözlere kör."

Cemal Süreyya.

*

"Babaaa!!!!"

Suna'nın yürek burkan feryadını duyduğumda merdivenleri çıkıyordum. Olduğum yere çakılı kaldım. Bu ölüm feryadıydı. Ardından acı çığlıklar ve gözyaşlarının takip ettiği ölüm feryadı!

Kadir'le karşılaşmamdan sonra Kenan'ları da alarak eve dönmüştük. Huriye teyze kızların bu kadar emek verdikten sonra gitmelerine izin vermemişti ve hep birlikte akşam yemeği yemiştik. Aslında bulaşıklardan sonra biraz oturup Kenan'la vakit geçirmek istiyordum ama Suna, Basri amcanın evde yalnız olduğunu söyleyince elimizdeki çökelekliyle eve dönmüştük.

Suna tabağı mutfağa bırakırken ben de üzerimdeki hırkayı portmantoya astım.

"Uyanmadı mı Basri amca?"

"Bu saate kadar uyanması gerekiyodu. Belki de uyanıp kahveye gitmiştir. Ben bir bakayım."

Ne olduysa ondan sonra olmuştu zaten. Suna yukarıya çıktıktan iki dakika sonra çığlığı evi inletmişti. Merdivenleri hızla çıkıp Basri amcanın odasına girdiğimde Suna'yı yerde yatan babasının başı ucunda bulmuştum.

Arkadaşımın gözleri yaşlı, bedeni ürkekti. Hıçkırarak ağlıyor, babasının adını sayıklıyordu. Hemen yanına çöküp onu kendime çektim.

"Ölmüş Meryem. Babam ölmüş."

Saçlarını okşayıp onu kendime daha çok çektim. Acı acı iç çekişleri, ağlamalarına karıştı. Gözyaşları tişörtümü ıslatıyordu ama umursamadım. İlk defa böyle bir şey yaşıyordum. Ne yapacağım hakkında hiçbir şey bilmiyordum ama arkadaşımın yanında olmam gerektiğine emindim. Onu böyle bir durumunda yalnız bırakamazdım.

Suna uzun süre ağlamaya devam etti. Onu kendi haline bırakmıştım. Ağlamaları yavaş yavaş kesilince omuzlarında tutup onu geriye çektim.

"Ben hemen geleceğim tamam mı? Hemen geleceğim."

Suna beni anladığını belli ederek başını salladı. Onu arkamda bırakıp gitmek istemiyordum ama mecburdum. Ona son kez baktıktan sonra evden çıkıp Kenanların kapısını çaldım. Şansıma kapıyı açan da oydu.

"Ne oldu gülüm, ne bu halin?"

Cevap veremedim. Dilim tutulmuş gibiydi. Kenan'ın arkasından abisi ve annesi çıktı.

"Meryem?"

"Kara kızım, hayırdır inşallah?"

Konuşmak için dudaklarımı aralamıştım ama kelimelerim beni bırakmıyordu. Kenan birkaç adım atarak önüme çıktı.

FARKLI ZAMANLARA AİDİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin