¹⁴(M)

52 8 82
                                    

Parti ilermişti. Zaten gecenin bir yarısı başlamıştık ve devam da ediyorduk. Saat sabahın 4üne yaklaşmıştı ve herkes yorgun düşmüştü.

"Özledim seni wooyoung."

"Bende hepinizi özledim san, bu benim için çok zordu."

"Wooyoung peki neden?"

"Ne neden?"

"Yeonjun'u neden öldürdün."

"Öyle olması lazımdı."

San, oturduğumuz koltukta beni baştan aşağıya süzmeye başlamıştı. Saçlarım onun çok dikkatini çekmişti ve endişeleniyordu.

"Wooyoung peki saçların?"

"San bana dürüst olur musun"

"Efendim woo?"

"Vampir misin?"

Sorduğum soruyla beraber san'ın yüzü beyazlamıştı ve şekilden şekile girmişti. Gözlerini kaçırıp bana bakamamaya başlamıştı.

"Wooyoung nereden çıktı bu?"

San, masasında duran içeceği içmeye başlamıştı ve hepsini bir anda kafaya dikmişti.

"Bana dürüst ol san, herşeyi biliyorum."

Ayağa kalkmıştım ve san'ın yanına yaklaşarak ellerimi onun yüzüne koymuştum. Çenesinden tutarak kafasını kaldırmıştım ve bana bakmasını sağlamıştım.

"Senden korkmuyorum ve yaptığın herşey için seni affediyorum san, sadece bana dürüst olmanı istiyorum."

San, ondan dürüst olmasını istediğim zaman gözlerini bana doğru çevirmişti ve onu affettiğimi söylediğim zaman dudaklarını ayırarak ağzını açmış, normalde kısa olan köpek dişlerini gözümün önünde bir vampirinki kadar uzatmıştı.

Tam o sırada san'ın beklemediği bir hareketi yapmıştım ve san'ın dudaklarını çektiğim gibi onu öpmeye başlamıştım. Şoka girmiş olacak ki birkaç saniye tepki vermemişti.

Bu süreçte onu öpmeye devam ediyordum. Dişleri benim dudağımı parçalıyordu ve öpüşürken ağzıma gelen kan tadı beni daha çok zevklendiriyordu. San ayağa kalkmıştı ve öpüşmeye devam ederken beni belimden tutarak zorla geriye doğru yürütmüş ve arkamdaki duvara sertçe çarpmama sebep olmuştu.

Hala deli gibi öpüşüyorduk. Onun dili benim ağzımın içinde keşif yaparken aynı zamanda elleri kıyafetimin altına girmiş tenimin sıcaklığını keşfediyordu.

Beklemediğim hareket olmamasına rağmen bana dokunan kişinin san olması benim titrememe ve kasılmama sebep olmuştu. San bunu fark etmiş olacak ki soğuk ellerini kıyafetimin içinden belime sarmış ve kendine doğru daha sıkı bastırmaya başlamıştı.

Bu sırada ağzıma gelen kan tadı beni daha çok heyecanlandırmaya başlamıştı. Kendime inanamıyordum ama kasıklarımda sertlik hissetmeye başlamıştım. En ufak bir temasta bile beni bu hallere düşürebiliyordu işte.

San'a karşılık verirken ve öpüşme seslerimiz odayı doldururken en sonunda dudaklarımız birbirimizden ayrılmayı başarmıştı ve san direkt olarak benim boynuma doğru eğilmişti. San boynuma yaklaştığı zaman kafamı diğer tarafa çevirmiştim ve ona daha fazla alan sunmuştum.

San boynumu öpüyor, dişlerini hafif batırıryor ve izler bırakıyordu. Aynı zamanda vücudumda gezen elleri benim kıyafetimi yavaşca kaldırmaya başlamıştı.

"Wooyoung"

Bir anda duraksayıp bana doğru alttan bakan san'ı gördüğüm zaman aralık ağzımı kapatırım ve ona doğru dolu gözlerle bakarım. Şuan durmanın sırası değildi ve daha fazlasına ihtiyacım vardı.

IF I WERE YOU//woosanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin