Nasip/Texting

16-HAİN

- NE MERT'İ NE ARDA'SI NE OLUYOR!!!

Yani tam da zamanın da gelmiştin beyefendi. Benim sırtım kapıya dönük olduğu için onu göremiyordum. Vildan ise tam karşımda benim arkama yani abisi olacak kişiye öylece bakıyordu.

- SİZE SORUYORUM!?

Tekrar bağırması ile alt dudağımı ısırdım. Vildan bana bakınca bende ona bakıp sevimli olduğunu düşündüğüm gülümsememi yolladım. O ise bana uyarıcı bakışlarından hediye etti. Allah razı olsun (!)

Şimdi biz adama ne diyecektik? Hayır desem ki benim hayali oğlum seninle yaşıt olur kendileri inanır mıydı?

Tabi ki inanmazdı... Ah Rüveyda ah

- Yu-yusuf şey...

- Ney Vildan ney?

- Biz bu konuyu sonra konuşalım mı? Başbaşa

Derken kaşı ile beni işaret etti. O an ağzımdan istemsizce;

- Aşk olsun ama ya beni dışlıyor musun?

Cümlesi döküldü. Döküldü dökülmesine de hemen arkasından pişmanlığı da yanında getirdi. Dediğim şeyin farkına vardığımda tekrar alt dudağımı ısırıp ekledim;

- Pardon...

Vildan bana sen iflah olmazsın dercesine bakarken omuz silktim.

- Ya sabır Ya Selamet. Konuşacağız bu konuyu sonra ! İşlemleri hallettim çıkıyoruz aşağı da bekliyorum sizi.

Dedi ve arkasını dönüp çıktı. O çıkar çıkmaz üçümüz birbirimiz ile bakıştık... Bakıştık...

Sonrası ise bir gülme tufanı 😂

- Allah'ım ne oldu az önce?

Gülmesinin arasından zar zor konuşan Kader'e;

- Bilmiyorum ama galiba pek iyi şeyler değildi

Diyerek cevap verdim.

- Yalnız gülüyoruz falan ama biz bu durumu Yusuf'a nasıl açıklayacağız? Eğer abime söylerse....

Diyen Vildan'ın sözünü;

- Biz bittik

Diyerek tamamladı Kader.

- Valla beni ilgilendirmez o ego yığını kendini beğenmiş abimiz ile siz uğraşın. Hem yanlış birşey yok ki ortada altı üstü oğullarımın ismini duydu.

- Sen şaka mısın Rüveyda? Sen az önce ARDA ve MERT'İ özlediniz mi diye sordun ve abim geldi (!)

- Olabilir Kader aaa söyleyin ona arkadaşımın oğulları diye.

- He o da dünden inandı buna. Af Rüveyda af. Vildan valla ben abime bişey diyemem sana bırakıyorum üzgünüm.

- Kader zaten bir defa da kendin açıklasan şaşırırdım. O değil de Rüveyda sen neden az önce Yusuf'a "Ego yığını ve kendini beğenmiş" dedin.

-Yalan mı?

- Değil de sen nereden biliyorsun bakem?

- Vildan şuan dedektifçilik oynama zamanı değil evladım sonra.

Tam Vildan bana cevap verecekken üçümüze de aynı anda mesaj gelince birbirimize baktık. Mesajın nereden geldiği belliydi ama yine de üçümüz de baktık.

"Düğün Telaşesi"

Erik: Kızlar neredesiniz? Kader iyi mi?

Vişne: Kader kim?

Armut: Ha ha çok komik

Kiraz: İyiyim ben iyiyim korkmayın. Ayyy nasıl da seviyorlar beni kıyamam

Vişne: Tamam maalesef yaşıyor hala. Dağılabiliriz.

Ben: Az önce öyle demiyordun Vildan?

Vişne: Ne zaman?

Ben: Kader baygın bir şekilde arabadayken?

Vişne: Sus Rüveyda!

Kiraz: Uv sen benim için endişelendin mi? Oyoyoy çen kaydeşini mi severmiymişsin oyoyoy

Vişne: Kader yanımda oturduğunun farkında mısın? Kaşınma !!!

Kiraz: 🤐

Armut: Siz yanyanayken neden burdan tartışıyorsunuz acaba?

Vişne: Bazı şeyler sebebsizdir gülüm 😂

Kiraz: Aynen öyle

Kiraz: Hii abim arıyor. Unuttuk onu.

Ben: Ay evet birde o vardı demi

Vişne: Evet "O" vardı. KIZLAR RÜVEYDA İLE YUSUF ÖNCEDEN TANIŞIYORMUŞ!!!

Armut: Ne?

Erik: Ha?

Kiraz: Nasıl bundan benim neden haberim yok

Ben: VİLDAAAANNNN

Kiraz: Şu an cidden bağırdı... Kulağım...

Vildan'ın attığı mesajı görünce istemsizce çığlık attım... Ah Rüveyda her yerde kendini rezil etmek zorunda mısın?

Başımı kaldırıp Vildan'a baktım;

- YAW SEN NAPTIN

- BAĞIRMA BANA!!! Anlat dedim sen anlatmadın şimdi git uğraş

- HAİN ya ben şimdi onların dilinden nasıl kurtulacam

- Banane ben nasıl Yusuf ile uğraşacaksam sen de onlarla uğraş hihi kolay gelsin sana ama Senin o önceden "tanıştığın" beyefendi aşağı da bizi bekliyor.

Demesi ve kapıdan koşması bir oldu

VİLDAAAAAAANNNNN

*

*

*

SELAMÜN ALEYKÜÜÜÜÜMMM

Nasılsınız?

Ay bu bölümü arabada yazdım jsjsjs

Neyse Bölüm nasıldı? Düşünceleriniz buraya lütfen 😍 ➡️

Allah'a emanet olun ♥️ ♥️ 🌷