-Merhaba ballar! Hoş geldiniz. 💝
İndirdiğim yumruklar arttıkça aldığım haz da artıyordu. Zihnimi tatmin etmenin tek yolu her zaman çok çalışmak olmuştu. Başka türlü bir başarı görmemiştim. Başarılı olmak istediğim her alanı iyice araştırır ve sonra sadece çalışırım. Saatlerce çalışırım, günlerce çalışırım hatta yıllarca çalışırım fakat sonunda istediğime de ulaşırım. Aksi lügatımda yok, ulaşmalıyım.
Babam her zaman hep bir başarın olsun derdi. Ama o dönemlerde benim tek düşüncem biraz daha oyun oynamak ve kitap okumaktı. Belki de bundan dolayı en sonunda insanlar hiçbir şeyi başaramayacağımı düşündü oysa ben yalnızca bir çocuktum. Üstüne birkaç çiçek çizilmiş boş bir sayfadan ibarettim. Güzelce yazılabilir ve bir anlama gelebilirdim. Fakat şu an bakıyorum da bu aileminde ilk dünyaya gelişiydi ve maalesef onun da eksik noktaları olabilirdi her ne kadar bunlar bir çocuğun travması olsa dahi. Onları da affetmiştim.
"Kendini sakatlayacaksın." diyen ses ile girdiğim düşünce bulutundan çıktım. Bazen çok yanlış yerlerde olur olmadık şekilde düşüncelere dalmak sinir bozucu olabiliyordu.
Beni uyaran kişiye yönelik bakmadan kafamı sallayarak teşekkür ettim ve salondan uzaklaşıp giyinme odasına ilerledim. Eşyalarımı alıp çıktığım sırada telefonuma gelen anımsatıcı bildirim sayesinde birkaç saat içinde canlı yayın açmam gerektiğini hatırlayarak eve doğru ilerledim.
Aracıma bindim ve favori playlistimi açarak eve doğru sürdüm. Diğer yandan da bu akşamın konusu düşünüyordum. Hayatımda bu tarz youtube videoları ve bu canlı yayınlar uzun zamandır var fakat ben bu işe üniversiteye başladığım dönem bedava terapi olarak gördüğüm an sardım ve geçen yıllarla da devam ettirerek şu anki kitleme ulaştım. Hem çok yalnızdım hem de çok rahattı çünkü gerçekten seni izleyen ve dinleyen biri yoktu ama günün sonunda birkaç etkileşim ile de birçok kişi vardı.
Eve gelip kendimi duşa attım ve kendime bir bowl sipariş ettim. Yemeğimi yerken de en son attığım videonun yorumlarını inceledim. Bazen vlog bazen de bir konu üzerine uzun uzun konuştuğum videolar yayınlardım. Ve artık belli bir kemik kitlem oluştuğu için bu bir seriye dönüşmüştü. Hali hazırda mesleğim olan mimarlık vardı. Ve onunla birlikte bu hobimi de ilerletmeye çalışıyordum.
Gelen saat ile üstümü değiştirip tazeledim ve yayın için gereken son ayarları yaptıktan sonra ekranın başına geçip yayını başlattım. Yayın günlerimiz planlı olduğu için direkt herkes geliyordu. Yavaş yavaş akmaya başlayan chat ile ilk günkü heyecan yine içimi kaplamaya başlamıştı.
"Hepiniz hoş geldiniz canlarım! Nasılsınız?" diyerek gelen yorumları okumaya ve günün analizini yapmaya başladım. Bunu bir iş olarak görmüyor gerçekten anonim dahi olsa bu chatte benim için olan herkesi çok seviyordum. Klasik yayın geleneğimiz olan sesli soru cevap kısmına gelmiştik. Chatten birilerini sese alır ve bir soru sormasını ardından onun üzerine konuşmamızı sağlardım. Genellikle kitlem kız olduğu için bunlar çok benzeri şeyler olurdu.
"Meva abla sence beni görmeyen biri için çabalamalı mıyım?" diyen ses ile yüzümde bir gülümseme oluştu. Meva abla modunda kızlarıma tavsiye vermeye başlamıştım.
"Güzelim eğer ki seni görmemesinin sebebi ona uzak olmansa ve onu gerçekten istiyorsan yakınlaşabilirsin belki bu sayede radarına girmiş olursun fakat yakın olmana rağmen seni görmüyorsa sana bakan gözü kördür, bu noktada onun için değil kendin için çabala ve kendini en iyi versiyonuna taşı. Çaban her daim biri için değil kendin için olsun ki seni ileriye taşıyacak kişiler ile yolun keşişsin." diyerek derdine derman olmaya çalıştım çünkü biliyordum ki bir dönem ben de fazlasıyla bu yollardan geçmiş ve en sonunda mutlak kurtuluşu kendimde bulmuş tüm yatırımı kendime yapmıştım.
Sevgi güzel şeydi elbet karşılıklı ve sağlıklı olduğu müddetçe iyiydi. Aksi yalnızca insanı yer bitirir ve elde var sıfıra getirip başıboş bırakırdı. İlerleyen saatlerde kızlarla yeni aldığım makyaj malzemelerini, yeni sezon çantaları ve mükemmel özel seri ayakkabılarımı konuştuk. Maalesef her ne kadar dört dil bilen, üniversite bitirmiş, kitap kurduna dönüşmüş ve her türlü spor dalına girişip bir başarı yakalayan biri de olsan içinde süslü bir kız yatıyordu.
Yayını sonlandırıp yeni peyzaj projeme bakmak için kahve hazırladım. Benim için henüz gece yeni başlıyordu. Elimde kahve ile çalışma odama ilerliyordum ki tıklayan kapı ile olduğum yerde durdum. Saat gecenin ikisinde beklenmedik bir şeydi. Doğru duyup duymadığımı kontrol etmek içim birkaç saniye durdum fakat ses devam ediyordu. Hemen telefonumu alarak güvenlik kamerasına ulaştım ve kapımın önünde bir adamın olduğunu gördüm. Bu saatte tanımadığım birini kapımda görmenin paniğini hemen üstümden atıp site güvenliğini çağırdım ve kameradan adamı izlemeye başladım. Fakat adam birkaç dakika sonra elindeki paketi bırakarak gitmişti. Ve onun ardından ise güvenlik kapıma ancak ulaşmıştı.
"Meva Hanım iyi misiniz? Şahıs nerede?" diyen güvenliğe olanları anlatıp adamın bıraktığı paketi gösterdim. Güvenlik tedbir olarak polis çağırmamızın doğru olacağını ve o zamana dek çevreyi kontrol edeceğini söyleyerek beni diğer güvenliğin yanına bırakmıştı. Bir kez de gelen polise olanları anlatıp kamera kayıtlarını gösterip verdikten sonra olay kutuyu açmaya gelmişti. Olası bir patlama ya da zararlı madde diye düşünürken içinden çıkan özel seri ayakkabı ile ortamda bir sessizlik oluştu. İçinde bulunan not ile de bu sessizlik yerini soru işaretlerine bıraktı.
"Bugün seni oldukça düşünceli gördüm güzelim. Bu hediye keyfini yerine getirsin ve de bugün dediğin gibi radarına girmemi sağlayan bir adım olsun. Seni seviyorum ve bekliyorum." notunu okuyan polisten sonra bana dönen bakışlar ile beynimde bir kargaşa ortaya çıktı. Fakat hiçbir türlü toplayamadım. Olası hiçbir kişi yoktu. Ve bu tek yaşayan yıllardır da sakin bir yaşam sürmek üzerine onca şeyden feragat eden biri için büyük bir tehlikeydi.
İlk bölümü nasıl buldunuz? 💗
Sizce olaylar nasıl ilerleyecek? 💝
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duvar +18
Short Story" Benden kaçma Meva. Bakma adının sığınılacak yer olduğuna en çok senin sığınmaya ihtiyacın var." Kendi hayatını kurmuş idealleri uğruna yaşayan yayıncı kız ile onun hayatına duvarlarını yıkarak giren erkek ilişkisi. Zıt kutuplar birbirini iter diye...