Duvar +18

On Dördüncü Bölüm

Selaaaam!! Nasılsınız bakalım? Özlemişim💝

Döndüğüm duvar ile kendimi bir koridorda buldum, sağ tarafında teras sol tarafında ise tuvaletler vardı. Çıkışta terasa gitmeyi aklıma yazarak tuvalete giderek makyajımı tazeledim ve çıktım. Sonrasında ise terasa çıkıp boş olmasını görüp sevinerek kendimi korkuluklara yasladım. Birkaç dakika sonra üşüdüğüm için içeri geçip bizimkilerin locasına yöneldim. Ancak gördüğüm şey ile adımlarım resmen durdu.

Pamir ve neredeyse kucağında oturup ona gülümseyen kız. Pamir ondan uzak dursa da kızın yakın olma isteği belliydi. Kırk kere benden uzak dur dediğim adamı bu halde görmek neden benim içime kor bir ateş düşürüyordu bilmiyorum ancak bu görüntüyü beklemediğim kesindi. Daha birkaç gün önceye kadar beni öpüp, seni çok severim diyen adam sonsuza dek beni sevecek gibi geliyordu ancak görüyorum ki pek de öyle değilmiş. Locaya yürüyüp kızın yanından telefonumu alarak tam karşılarına geçtim ve oturdum. Nerede olduğumu soran Okan'a locayı söyledikten sonra yanıma gelip oturması da ayrı bir ironiydi. Birkaç gün önce onca şey yaşamamış iki ayrı insan gibi ikimizinde yanında farklı bir insan vardı.

"Açıklamamı gördün mü?" diyen Okan ile bedenimi yana çevirdim bu sayede bana yakın olan Okan'a daha da yaklaştım.

"Evet, izledim. Ancak biraz fazla açık ve romantik olmamış mı sence de?" diyerek fazlaca olan aşk itiraflarına değindiğimde Okan gülümseyerek koltukta duran elimi okşadı.

"Hepsi gerçekti ve herkes bilsin istedim Meva. Bunda saklanacak ya da utanılacak bir şey görmedim. Sana aşığım ancak senin isteğin üzerine de arkadaşız." açıklaması ile yerimde kıpırdanıp Okan'ın kendine sipariş edip içtiği viskiye yönelip içtim. Anlık bir şey içmek zorunda istemiştim ancak bunu Pamir'in önünde yaptığımı hatırlayınca bir saat önce onun bardağını reddedişim aklıma geldi ve kafamı ona çevirdiğimde tahmin ettiğim gibi elimdeki bardağa attığı bakışları yakaladım. Bu kısa sürdü çünkü yanındaki kız yanağına dokunup onu kendine çevirmişti. Buna göz devirerek Okan'a döndüm.

"Açık olup beni anladığın için teşekkürler Okan ama bazen bu kadar da açık olmaya gerek yok." diyerek konuyu sonlandırdım ve gelen kızları Okan ile tanıştırdım. Kenan'ın Romeo şakaları üstüne Okan bunları severek kabul edip beni Juliet yaptığı için ona boş bakışlar atsam da gecenin sonuna geldik. Son fiyaskosu da Okan'ın diğer locadaki arkadaşlarına selam verdiğimde yenge demeleri olmuştu. Neyse ki sonradan özür dileyip kendine gelmişti.

Dışarı çıkıp arabalara geçtiğimizde Okan bana sarılıp arkadaşlarının yanına dönmüştü. Pınar da Derya ve Gizem ile birlikte vedalaşıp ayrılmıştı. Geriye kalan Kenan ile Pamir'e göz attım.

"Bu akşam için teşekkürler Kenan. İyi geceler yeniden görüşmek üzere." diyerek Kenan'a sarılıp vedalaştım o da keyiflice sırıtıp bana sarılarak arabasına binip gitti. Geriye yalnızca Pamir kaldığında tüm gece üstümde olan okyanus gözlere döndüm.

"İyi geceler." diye mırıldanıp arkamı döndüm kaçar gibi. Ve bu bir dejavu yaşattı. Arabama yaklaştıkça arkamdan koşar adım sesi duymak istiyordu kulaklarım. Ancak inat gibi ne iyi geceler demişti ne de peşimden geliyordu. Bir şeye çok kolay alışan bir insandım ve kahretsin ki o şeye bir kere alıştıktan sonra hep onu arar mızmızlanır dururdum. Şu an aradığım şey bir iyi geceler öpücüğüydü. Bunu almak adına yerimde durup arkama döndüğümde bıraktığım yerde durup bana bakan okyanuslar tüm duvarlarıma düşmandı. Onu içime katıp kendime saklamak istiyordum. Yavaş adımlarla yürüdüğüm yolu dönerek bu defa tam önünde durup yüzüne baktım.

"Bana iyi geceler yok mu?" demem ile hafif gülümsedi ancak birkaç saniye sürüp yerini çatık kaşlara bıraktı.

"Ama ben sana vermiştim." demem ile kaşlarını kaldırdı. Bu teknik olarak ben sana iyi geceler olarak öpücük verdim demekti evet ama şu an uzun uzun düşünmek istemiyor yalnızca sonuca gelmek istiyordum. Konuşmuyor oluşu sinirimi bozmuştu.