Nasıl gidiyoruz? 💝Gizem'e durumu Pamir'i dahil etmeden anlattım ve halledeceğini ancak bu evde daha fazla kalmamın da sağlıklı olmadığını söyledi. Ezgi ile kalamazdım hali hazırda bir ev arkadaşı vardı. Onun dışında da bir arkadaşım yoktu bu yüzden Gizem'e halledeceğimi söyleyerek kapatmıştım.
İşimi fazla aksatmıştım günün geri kalanında peyzaj işini bitirip akşam yayın açmak için hazırlanmaya başladım. Üstüme rahat bir elbise giydikten sonra aynanın karşısında kendime çeki düzen verdim ve bilgisayarın karşısına geçip yayını başlat butonuna bastım. Yayına herkes katıldıkça bende son ayarlamaları yaparak hazırdım.
"Uzun bir aradan sonra merhaba canlarım! Sizi çok özlemişim. Nasılız bakalım?" diyerek önümde akan chati okumaya başladım. Herkes kalp atıyor ve asıl benim nasıl olduğumu soruyordu. Burayı seviyordum ve üstümdeki saçma duygusallığı arttırmıştı.
"Beni de biliyorsunuz son zamanlarda bir sorunla uğraşıyorum. Bu nedenle biraz buraları boşladım. Ama şu an burada sizinle olmak çok güzel geldi." diyerek gülümsedim. Gerçekten çok iyi geliyorlardı. Artık alışmış ve bunu hayatımın bir kısmı haline getirmiştim.
Bir süre daha konuştuktan sonra kapım çaldı ve son zamanlarda olanlardan sonra gerildim. Birini beklemiyordum ancak yayında olduğum içinde bunu yansıtamazdım. Gülümseyerek bir dakikalarını istediğimi söyleyerek yerimden kalktım ve kapıya yöneldim. Kapıya baktığımda bir kurye vardı. Bu beni rahatlatmış ve derin bir nefes almamı sağlamıştı. Kuryenin elindeki çiçeği gördüğümde içimden artık kusmak geliyordu. Yine mi bu adamdı gerçekten derdi neydi?
Artık sabrımın sonuna gelmiştim ve çiçeği alıp direkt yayın koltuğuma oturdum. Herkes neler olduğunu soruyordu ve ortada saklanacak bir şey yoktu. İçinden notu çıkardım ve okudum.
"Beni aradığını duydum sanırım seni biraz rahatsız etmişim. Çok üzgünüm bir tanem amacım kesinlikle bu değildi. Bunu telafi etmem için lütfen seninle tanışmak adına bir akşam yemeğini kabul et."notunu içimden okudum ve ofladım. Chate döndüğümde herkes kimden geldiğini ve ne yazdığını soruyordu.
"Arkadaşlar biliyorsunuz ki bir süredir evime bilinmeyen biri tarafından bir şeyler gönderiliyor hatta öyle ki gecenin bir vakti kapıma bile dayanılıyor. Bu durumun başta bu kadar uzayacağını düşünmemiştim ancak gerçekten can sıkıcı bir hal almaya başladı. Lütfen etrafta bu durumu normalleştirip durmayın." demem ile yeniden kapının çalması bir oldu. Yeterdi ama gerçekten kriz geçirecektim. Olan yayınıma olmuştu, özür dileyerek yeniden kalktım ve kapıya yöneldim. Bu defa gördüğüm şey şaka olmalıydı. Pamir'in burada ne işi vardı. Hızlıca kapıyı açtım.
"Ne işin var burada?" diyerek kabalığımı sergiledim ancak alakayı kavrayamamıştım. O ise yanımdan geçerek içeri girdi ve duvara yaslandı.
"Yayınını izliyordum ve o puşttan yine bir şey gelince ne kadar rahatsız olduğunu gördüm. Yakın olduğum için de gelmek istedim. Neden hala bu evdesin Meva?" diyerek resmen beni azarlıyordu. Düşünceli halleri iyi hoştu ama aşırıydı. Ben de kendimi düşünüyordum ve her şeyin farkındaydım.
"Bu kadar düşünmene gerek yoktu boşuna zahmet etmişsin. Ben hallediyorum kendim sen gidebilirsin." demem ile kaşlarını çatıp yaklaştı.
"Sen tabii ki halledersin ama bende olmak istiyorum. Hadi yap yayınını ben şu köşedeyim." diyerek yayın yaptığım yerin tam karşısına oturup beni izlemeye başladı. İki dakikada büyülenip mal gibi kalmıştım yakınlaşınca. Kedi gibi konuşunca bir şey diyememiştim.
"Tamam o zaman bu defalık öyle olsun." diyerek yayına geçtim ve bir sorun olmadığını söyleyerek kaldığımız yerden devam ettim. Arada orada olduğunu unutup kendimi kaptırarak kahkaha atıp rahat davranıyordum ancak bazen göz göze geldiğimizde tüm odağının bende olduğunu görünce yutkunuyordum. Yayındakilerde bunu anlamış gibi orada kimin olduğunu soruyordu. Ancak bu etik değildi ve söylersem çok saçma yerlere gidebilirdi.
"Bir şey yok arkadaşlar. Kedim var bugünlük gözüm ona kayıyor biraz huysuz kendisi hiç laf dinlemez." demem ile kendinden bahsettiğimi anlayan Pamir kaşlarını kaldırıp gülümsedi. Ve kahkaha atmama sebep olacak o şeyi yapıp miyavladı. Şoka girmiş suratına bakıyordum.
"Ve evet biraz da oyuncu. Oyun demişken hadi bakalım klasik soru cevap anımıza gelelim. Soruları olan kişiler ses kanallarına gelsin." diyerek kontrollü bir şekilde konuyu sonlandırdım. Umarım bu soru cevap yayını da önceki gibi bol kaoslu geçmezdi.
"Evet, o zaman ilk kişi ile başlıyoruz." diyerek rastgele atanan kişi ile kısaca bir tanışıp sorusunu aldım.
"İlişkin olmasa dahi en çok ilişki tavsiyesine güvendiğim birisin. Bu yüzden sence çok eski birinden şu an olur mu? Yani hiçbir şey hatırlamıyorum ama bir şeyler yaşanmış. Bu beni düşündürüyor ya yine aynı olur ve biterse diye." diyen kişi ile düşündüm. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım ancak yaşasam da muhtemelen sorun olmazdı.
"Anladığım kadarıyla bu geçmişten çok küçük ve önemsiz bir şey bu nedenle benim karşıma çıksa muhtemelen önemsemez ve şu ana bakardım. Bazı kişilerle doğru anları bulmak gerekiyor. Bu da olmaz dediğin anın sekiz yıl sonrasında evlenmek gibi bir şey zaman çok değişken. Kişiye bağlı olarak eğer hoşuna gidiyorsa dene bence." diyerek düşüncemi sundum ve diğer kişilerle konuştuktan sonra son kişiye gelmiştik.
"Ve son kişi bakalım sorusu ne olacak." diyerek sese gelen kişiye merhaba dedim. Karşımdaki kişinin yaşının diğer kişilere nazaran büyük olduğu belliydi. Kendini tanıtmak istemedi ve direkt soruya geçti.
"Herkese verdiğin gibi bana da pozitif bir cevap verip benimle gerçek bir tanışma yapar mısın Meva? Seni ürkütüp gizemli yollar denediğim için üzgünüm ama başka türlü hayatına giremezdim." diyen kişi kanım dondu. Gerçekten o kişi şu an benim yayımında seste herkesin karşısında mı konuşmuştu.
Pamir'in oturduğu yerden kalkıp geldiğini görünce durması için işaret verdim ve kendimi toparladım."Üzgünüm beyefendi ben yalnızca düşüncelerimi söylerim ve size söyleyeceğim tek şey yaptığınız şeyin hoş olmadığı, bunun ile neyi amaçlıyorsunuz bilemiyorum ancak bunun saçma bir takıntı olduğunu ve son vermeniz gerektiğini düşünüyorum." diyerek ses kanalını kapattım. Ve yine ahmak bir şey gündem olacağı için yayın sonu konuşması yaparak yayını kapattım ve arkama yaslanıp birkaç saniye gözlerimi kapattım. O sırada kalkan Pamir'in ayak seslerini duydum. Yanıma geldi ve elini omzuma koydu. Bu temas ile elinden kurtulup koltuğa geçtim o da gelip karşıma oturdu.
"Hala burada kalmaya ısrarcı mısın? Baksana adama her yerden çıkıyor. Bu hiç güvenli değil Meva." diyen Pamir ile ofladım. Güzel bir hayatım vardı ancak şu an yine her şey kötüleşmişti.
"Yarın yine manşetlerde olacağım." diyerek ağrımaktan patlayacak olan kafamı dindirmek adına sigara aramaya başladım. Çok içmezdim ancak böyle kriz anlarında içerek kendimi baskılıyordum. Sehpanın gözünden bir sigara çıkartarak yaktım ve arkama yaslandım. Ve beni izleyen Pamir'e döndüm.
"Senin kötü olduğun bir yan yok Meva. Bu kendini bilmez fazla olmaya başladı bu kadarına müsaade etmemiz bile fazla. İnadı bırak ve gel bu gece artık çık bu evden sonra da şu haberleri halledelim tamam mı?" diyen kedi haline gülmeden edemedim.
"Gerçekten gerek yok Pamir. Biraz düşünüp uyumaya ihtiyacım var sonrasında hallederim ben. Sana da teşekkürler gerçekten ancak durmana gerek yok evine git lütfen." demem ile kaşlarını çattı.
"Tamam düşün ve uyu. Ben hiçbir yere gitmiyorum." demesi ile artık günah benden gitmişti.
"Tamam o zaman günah benden gitti. İyi geceler kapıyı biliyorsun." diyerek kalkıp odama yöneldim. Ve yatağıma bir ağrı kesici ile uyku hapı içip komidine koyup uykuya daldım.
Nasıl buldunuz?
Oylamayı unutmayın. 💝

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duvar +18
Short Story" Benden kaçma Meva. Bakma adının sığınılacak yer olduğuna en çok senin sığınmaya ihtiyacın var." Kendi hayatını kurmuş idealleri uğruna yaşayan yayıncı kız ile onun hayatına duvarlarını yıkarak giren erkek ilişkisi. Zıt kutuplar birbirini iter diye...