Heeseung herkesten önce kalkmıştı ve şuan çalışsa mı yoksa kahvaltı mı hazırlasa karar vermeye çalışıyordu. Salonun ortasında bir mutfağa bir odasına bakıyordu. Ayağını sürekli yere vuruyordu karar vermeye çalışırken. Jake bu sese uyanmıştı. Sunghoon'un tutuşundan kendini kurtarıp aşağıya indi. Tabii Sunghoon da kuyruğu olduğu için onun peşinden gitmişti.
"Hyung biraz daha ayağını yere vurursan ısırıp kopartacağım o ayağını" dedi uykulu siniriyle
"Benim bu evde can güvenliğim yok ya hayır bir de benim evim" dedi Heeseung ağlar gibi ses çıkarırken
Jake hala sinirle ona bakarken beline dolanan kollarla arkasına döndü. Sunghoon'u gördüğünde dudakları kıvrılmasına engel olamamıştı.
Daha sonra onun kucağına resmen tırmanmıştı. Bacaklarını beline dolamış ve kafasını boyun girintisine koyup uyumaya devam etmişti"Merak etme hyung ben onu tutarım" dedi Sunghoon kucağında kıvrılan kurdu kastederek
"Sen de olmasan naparız" dedi Heeseung ironik bir sesle
"Kahvaltı hazırlayayım bari" dedi bu iki çiftin tekrar uyuyacağını düşünmüştü.
"Yok hyung ben hazırlarım" dedi Sunghoon vücudunu mutfağa çevirirken
"Emin misin pek uykunu almış gibi değilsin" dedi Heeseung hafif endişeyle
"Hyung ben 290 yıldır uyumuyorum bu benim normal halim" dedi Sunghoon gülerek
Heeseung ise sorgulamadan odasına geçmişti ama Sunghoon'un kucağında uyuyan bir kurtla nasıl bir kahvaltı ortaya çıkaracağını merak etmeden duramıyordu.
Sunghoon mutfağa girdiğinde bir süre beklemişti. Acaba Jake'i yatağa yatırmalı mıyım diye düşünmüştü.
"Bebeğim, seni odaya götürmemi ister misin?" Sunghoon kurdun belini okşarken konuştu
Jake ise sadece onaylamayan mırıltılar çıkarttı.
"Tamam o zaman güzelim" Sunghoon saçlarına bir öpücük bıraktı çocuğun.
Ne yapacağını kestirememişti ama bir şeyler yapmıştı işte elinden geldiğince. Birinin kalp atışını duymasıyla arkasına döndü.
"Sunghoon napıyorsun?" dedi Jay uykulu bir sesle
"Kahvaltı hazırlamaya çalışmaya çalışıyorum" dedi Sunghoon tek eliyle önündeki domatesi kesmeye çalışırken
Jay onun bu haline gülmüştü.
"Hadi gidin yatın Jake ile biraz daha ben hallederim gerisini" demişti Jay
Sunghoon itiraz dahi etmeden mutfaktan kaçarak çıkmıştı resmen.
Jay onun bu haline kahkaha atmış ve onun bıraktığı yerden kahvaltı hazırlamaya devam etmişti.
________________________________________________________________________
Sonunda masayı da hazırladığında Riki masanın başında çocuk gibi bekliyordu. Heyecanlıydı
"Hadi Sunoo ve Heeseung'u çağır Riki sonra da başlayalım" dedi Jay kendisine bakan çocuğa
Riki hızla Heeseung hyungun odasına gitmişti.
Kapıyı çalmadan baskın yapar gibi girdiği için Heeseungtan yarım saat azar yemişti.
Heeseung onu azarlamaya devam ederken kaçmış ve Sunoo'yu uyandırmıştı.Jay ise yukarı çıkmış Sunghoon'u çağırmıştı. Jake zaten Sunghoon'a yapışık gezdiği için ayrı olarak ona çağırma gereği duymadı
Daha sonra kendi odasına gitti ve hala uyuyan Jungwon'u gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cage
Fanfiction"Kötü bir ruhun ele geçirdiği bir kişiyi sadece onun daha önce tatmadığı bir şeyi tattırarak kurtarabilirsin Jungwon" dedi Jay. "Ne o Jay?" Jungwon merakla sordu büyüğüne "Aşk Jungwon aşk..." dedi Heeseung hüzünle camdan dışarıyı izlerken