Jay Ve Jungwon odaya çekildikten sonra Jungwon yatağında oturmuş camdan dışarıyı izliyordu sanki tehlike her an yanı başındaymış gibi hissetmekten kendini alıkoyamıyordu. Jay onun oturduğunu görünce yanına oturmuş ve onu taklit etmişti.
"Biliyor musun hyung seni ilk gördüğümde seni tanıyor gibi hissetmiştim. İçimde garip bir his oluşmuştu. Sanki midemde antiloplar aslanlardan kaçıyor gibiydi." dedi Jungwon hala pencereyi izlerken
Jay ise duyduğu benzetme ile ortaya ufak bir kahkaha bırakmıştı."Kelebekler uçuşuyor olabilir mi o canım" demişti hala gülerken
"Yok ya fazla hafif kalır" dedi Jungwon düşünceli düşünceli
Jay gülmeye devam etti.
"Bir şey itiraf etmeliyim" Jungwon Jay'e döndü
"Söyle canım" Jay Jungwon'un elini tutarak dudaklarına götürdü ve bileğine bir öpücük bıraktı.
"Rüyamda-" Jungwon devam etmek istese de utanıyordu
Jay ise sabırla onu bekliyordu. Jay için problem değildi. Bütün hayatını Jungwon'a, karşısındaki minik kediye adayabilecek durumdaydı.
"Rüyamda seninde asılı olduğunu söylemiştim ya sen bana bir şeyler söyledin" Jungwon son kez cesaretinş toplayıp konuştu
"Ne söyledim ki" Jay merakla sordu küçüğüne o sırada eli Jungwon'un yanağına ulaşmıştı. Jungwon ise kedi gibi başını Jay'in eline yaslayıp devam etti
"Aşık olduğumuzu söyledin. Bana aşık olduğunu. Benim sana aşık olduğumu. Berabermişiz hatta. Hyung ben korkuyorum ya başına bir şey gelirse senin" Jungwon dolu gözlerini Jay'in kendisine bakan kararlo gözleri ile buluşturdu
"Bak güzelim, sana yemin ediyorum ki bana bir şey olmayacak, olsa dahi bu senin yüzünden değil tamam mı?" dedi Jay kararlı ses tonuyla
Jungwon sadece küçük bir baş onaylaması sundu kuzgun karası saçları olan çocuğa. Asıl konuşmak istediği konu bu değildi ki
"Hadi gel" dedi Jay gidip yatağa uzanmıştı ve göğsünü göstermişti
Jungwon yavaşça ona doğru sokuldu belki ona olan bu çekimi itiraf edebilirim diye düşünmüştü fakat utanmıştı
"Ayrıca diğer konuya gelecek olursak-" Jay'in tekrar konuşmasıyla gözlerini açtı ve pür dikkat çocuğu dinlemeye başladı.
"Buna aşk denir mi? İnan bilmiyorum Jungwon. Ama sana çekiliyorum ve bundan hiç pişman değilim. Belki hoşlanıyorum, belki seviyorum, belki aşığım inan nasıl adlandırılır bilmiyorum bildiğim tek şey ruhumu sana adamaya hazırım hemde hiç olmadığım kadar " Jay içindekileri tutamadan söyledi.
Jungwon'un gülümsemesi gittikçe genişledi
"Ben de hyung. Sen sanki hep ordaymışsın gibi hissetiriyorsun. Eksik parçammış gibi. Beni tamamlıyorsun gibi hissediyorum. Sanırım senden hoşlanıyorum" Jungwon sessizce konuştu ama Jay her şeyi duymuştu.
Kediye benzeyen çocuğun saçlarını severken onun uykuya dalışını izledi. Kendiside onu izlerken uykuya daldı. Ve içten içe ikisi de bunun sürekli olmasını temenni ediyorlardı.
_______________________________________________________________________
Heeseung uyumadan önce biraz daha çalışmaya karar vererek çalışma odasına ilerledi. Sunoo ise oradan geçiyordu.
"Hyung uyumuyor musun?" dedi masum gözlerle Heeseung'a bakarken
"Birazcık daha çalışıp uyuyacağım Sun. Malum bu kadar aşık varken birinin bu grubun götünü toplaması lazım" dedi kapısını açarken
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cage
Fanfiction"Kötü bir ruhun ele geçirdiği bir kişiyi sadece onun daha önce tatmadığı bir şeyi tattırarak kurtarabilirsin Jungwon" dedi Jay. "Ne o Jay?" Jungwon merakla sordu büyüğüne "Aşk Jungwon aşk..." dedi Heeseung hüzünle camdan dışarıyı izlerken