Grandfather

49 5 9
                                    

Jeongin pişmanlık denen duygunun vücudunda dolandığını hissediyordu. Torununu aptal bir kehanet yüzünden bırakmıştı. Şimdi kanlı canlı karşısında görüyordu.

Jeongin ona doğru yaklaştığında Jungwon ondan hızlı davrandı. İkisi sarıldığında Hyunjin üstlerine atlamıştı.

"Beni dışlıyorsunuz valla yakarım kendimi bak" Hyunjin ağlar gibi konuştuğunda duygusal ortam biraz olsun dağılmış ve yüzler gülmüştü.

"Bugünde şaklabanlık görevimizi yerine getirdik" Hyunjin gururla göğsünü kabarttı Jeongin'e karşı.

Jeongin ise ona göz devirince suratını astı.
Fakat yanağında hissettiği yumuşak dudaklarla tekrar gülmüş ve zıplayarak Minho'nun yanına gitmiş ve Jeongin'in onu öptüğünü anlatmaya başlamıştı.

"Hyunjin peçetenin tadını özledin sanırım?" dedi Minho öldürücü bakışlar atarken

Hyunjin ona dil çıkarıp kaçmış şimdide Chris'e sarmıştı.

"Artık ciddileşebilir miyiz lütfen?" Jay kibarca sorduğunda herkes ona dönmüştü.

"Jay haklı" dedi Chris kolunu Hyunjinden kurtarmış ve toplantı salonuna ilerlemişti.

Herkes arkasından giderken Jeongin Jungwon'un koluna girmiş onunla konuşarak yavaşça ilerliyordu.

"Üzgünüm tatlım. Seni bırakmak zorunda kaldık aptal bir kehanet yüzünden. Jake ile yollarının kesişmesi gerekiyordu." Jeongin kendini açıkladı

"Nasıl yani?" dedi Jungwon

"Ne nasıl yani?" Jeongin torununa dönerek sordu

"Yangında oradaydınız büyükbaba. Kollarımda öldün" dedi Jungwon anıları gözünün önünde canlanırken

"Ne yangını Won? Baban denen zibidi seni bırakıp gitmişti. Benim güzeller güzeli kızım da o salağın gidişiyle hastalandı ve öldü. Biz bunu duyana kadar Jake seni çoktan açlıktan ağlarken bulmuştu." Jeongin'in anlattıkları ile Jungwon'un yaşadıkları hiç uyuşmuyordu.

"Hayır, büyükbaba bize gelmiştiniz. Annemde babamda oradaydı daha sonra bir yangın çıktı. Sen beni ateşten kurtarıp dışarı  çıkarttın fakat kendin yanıyordun. Kollarımda öldün" Jungwon kafası karışık şekilde sordu

"Jungwon bebeğim ben bir kitsuneyim. Kitsunenin ruhu yangında beni korurdu. Ayrıca Hyunjin o yangını bir hortumla kontrol altına alabilirdi. Jungwon tatlım sanırım kelebek senin her şeyi farklı düşünmeni istiyordu. Lanet olsun o kehanet sahteydi sadece bizi senden uzak tutmak istiyordu." Jeongin kendisine sinirlendi

"Özür dilerim Jungwon. Yemin ederim ben onun gerçek olduğunu sanmıştım. Kendimce seni korumaya çalışıyordum" üzgün sesiyle konuştu Jeongin.

"Sorun değil büyükbaba şimdi buradasın" dedi Jungwon ona sırnaşıp

⋆˚🐾˖°

Chris masanın en başında ayaktaydı. Heeseungda daha iyi hissettiği için aralarına katılmıştı.

"Evet şuan nerede olabileceğine dair fikri olan var mı?" dedi

"Jungwonda bende gördüğümüz rüyaların hepsinde Mirabilis'te uyandık" dedi Jake

"Evet ben de orayı düşünüyorum. Asıl savaş hep orada olmuş gibiydi." diyerek arkadaşına katıldı Jungwon

"O zaman ilk olarak oraya gidiyoruz başka fikri olan yoksa" dedi Chris

Herkes kafasını olumsuz anlamda sallayınca hep beraber kalktılar. Hazırlandılar.

CageHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin