Lara ve ekibi, hızla yeni cinayet mahalline doğru yola çıktı. Yağmur hâlâ dinmemişti ve şehrin gri atmosferi, Lara'nın içindeki karanlık hisleri daha da yoğunlaştırıyordu. Olay yeri, İstanbul'un kalabalık mahallelerinden birinde, terkedilmiş bir fabrika binasının içindeydi. Fabrikanın soğuk ve ürkütücü koridorlarında ilerlerken, Lara içgüdüsel olarak bu cinayetin de ilk cinayet kadar karmaşık olacağını hissediyordu.
Sonunda cesedin bulunduğu yere ulaştılar. Yerde yatan genç bir adamın cesedi vardı. Alnında, Zeynep'inkine benzer şekilde çizilmiş olan üçgen ve göz sembolü dikkat çekiyordu. Bu defa sembol, daha özenle ve daha belirgin bir şekilde çizilmişti. Ve üstelik her iki eline ek parmak dikilmişti. Katil, her seferinde daha cesur ve daha kendinden emin hale geliyordu.
Lara, adamın yüzüne bakarken birden bire tanıdık bir his hissetti. Bu yüzü daha önce bir yerde görmüştü. Birkaç dakika sonra, adamın kimliğini kontrol ettiklerinde, kurbanın adının Ali Demir olduğunu öğrendiler. Ali, Lara'nın lise yıllarından tanıdığı eski bir arkadaşıydı. Lara'nın içini bir ürperti kapladı. Bu tesadüf olabilir miydi?
Komiser Murat, Lara'nın yüzündeki değişikliği fark etti. "Lara, onu tanıyor musun?" diye sordu.
"Evet, bu Ali Demir. Liseden tanırım. Ama yıllardır görüşmedik," diye cevapladı Lara, şaşkınlık ve keder karışımı bir sesle.
Lara, Ali'nin neden hedef alındığını anlamak için hemen araştırmaya başladı. Onun son birkaç yıldaki yaşamı hakkında bilgi toplamak amacıyla, Ali'nin evine gitmeye karar verdiler. Ev, oldukça düzenli ve modern bir daireydi. İlk bakışta her şey normal görünüyordu, ama Lara her zamanki gibi detaylara odaklanarak ipuçları aramaya başladı.
Ali'nin bilgisayarını açtıklarında, son zamanlarda yaptığı araştırmalar ve yazışmalar dikkatlerini çekti. Lara, Ali'nin bazı özel forumlarda aktif olduğunu ve özellikle çoklu kişilik bozukluğu ile ilgili birçok makale okuduğunu fark etti. Bu, Lara'nın ilgisini çekti. Ali'nin psikolojik rahatsızlıklarla bu kadar ilgilenmesi tesadüf olamazdı.
Evin içinde daha fazla araştırma yaparken, Lara, Ali'nin yatak odasında bir günlüğe rastladı. Günlükteki son yazılar, Ali'nin bir süredir birinin onu izlediğini ve tehdit edildiğini düşündüğünü ortaya koyuyordu. Yazılarda, "Bir göz beni izliyor. Üçgenin içinde hapsoldum. Kaçamıyorum," şeklinde notlar vardı. Bu notlar, Ali'nin ölümünden önce büyük bir korku içinde olduğunu gösteriyordu.
Lara, Ali'nin günlük notlarını okurken, katilin zihin oyunlarının ne kadar derin olduğunu anlamaya başladı. Katil, kurbanlarının zihnini ele geçiriyor, onları korkutuyor ve en sonunda öldürüyordu. Ali'nin notları, katilin metodik ve psikolojik manipülasyonlar yaparak kurbanlarını avladığını gösteriyordu.
Bu sırada, Dr. Selim Aksoy'dan bir telefon geldi. "Lara, Zeynep'in tırnaklarındaki deri parçalarının DNA sonuçları geldi. Ancak sonuçlar oldukça karmaşık. Örnekler, birden fazla kişiye ait gibi görünüyor," dedi Dr. Aksoy, şaşkınlık ve endişe dolu bir sesle.
Lara, "Bu ne anlama geliyor, Selim?" diye sordu.
" Farklı kişilikler, farklı DNA örneklerine sahip gibi görünüyor," diye yanıtladı Dr. Aksoy.
Lara, telefonu kapattıktan sonra derin bir nefes aldı. Katilin kimliğine bir adım daha yaklaşmışlardı, ama aynı zamanda işlerin ne kadar karmaşık olduğunu da anlıyorlardı. Katil, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik bir savaş da yürütüyordu. Lara, bu gizemi çözmeye kararlıydı ve katilin oyunlarını bozmaya hazırdı. Ancak, bu oyunda her adımın tehlikeli ve beklenmedik olacağını biliyordu.
Yeni ipuçları ve bilinmeyenlerle dolu bu karmaşık av, Lara ve ekibi için daha da zorlaşıyordu. Ancak Lara, pes etmeyecekti. Katilin kimliğini ortaya çıkarmak ve adaleti sağlamak için her şeyi yapmaya hazırdı. Bu, sadece bir cinayet soruşturması değil, aynı zamanda zihinlerin ve iradelerin savaşıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kana Susamış Karanlık
Misterio / SuspensoDIKKAT!!! Kitapta kanlı ve vahşet içeren ve 18+ görseller var. *** İstanbul'un karanlık sokaklarından birinde genç bir kadın cesedi bulunur. Kadının alnında üçgen ve göz çizimi vardır. İlk bakışta sıradan bir cinayet gibi görünse de, Lara'nın sezgi...