Yorum yapın la🔪
SARE
Arkadaşlarımdan birisinin doğum günü partisinde tanımadığım bir numaradan mesaj geldiğini görmüştüm. Aklınca iltifat ediyordu ama tanımadığım bir insanın iltifatlarına mutlu olacak kadar düşmemiştim. Hele ki bu mesaj benim rahatsız olacağım türden ise. İlk yazdığında sadece sapık ve şeref yoksunu bir erkek olduğunu düşünmüştüm.
Sonra, sandığımın aksine insan olmayı öğrenebilecek seviyede olduğunu anladım. Belki de çok önyargılı davranmıştım ve o gün sadece beni güzel bulduğunu söylemeye çalışmıştı. Çok yakın olmayacak şekilde konuşmaya karar verdim. Kim olduğunu da aşırı merak etmiştim ama o, söylememekte ısrarcıydı. Sonra mantık yürütmeye çalıştım.
İlk yazdığı gün ortamın mükemmel olmasından bahsettiğini hatırladım. Bunu sınıf arkadaşım Defne'nin doğum günü partisinde söylediğine göre o da partide olmalıydı. Okul dışındakileri araştırdım önce. Fakat Defne; okul dışından birkaç arkadaşının geldiğini, onların da beni tanımadığını söyledi. O zaman bizim okuldan olduğu ortaya çıkmıştı. Bunu yüzüne vurmam ve kız olduğunu öğrenmem arasında birkaç dakika vardı. İlk homofobik misin diye sorduğunda hiç şüphe etmeden olumsuz cevap vermiştim. Daha önce eşcinsel arkadaşlarım olmuştu ve onlara karşı herhangi bir nefret beslememiştim.
Tüm bunlar yaşanmadan önce Defne'ye doğum gününe kaç kişi çağırdığını sormuştum. Neden sorduğumu çok sormuştu o da. Ama söylememekle kararlıydım. İnatım karşısında pes etmiş; sınıftakileri, sevgilisinin arkadaşlarını ve okulda tanıdığı birkaç kişiyi çağırdığını söylemişti. Bu ise beni daha çok köşeye sıkıştırmıştı. Bu saydığı kişilerden kimse şüphelenicek hareketler yapmıyordu. En sonunda bir arpa boyu yol alamamış, bundan vazgeçmiştim.
Kız olduğunu öğrendiğimde, kalbim kırılmıştı sanki. Hatta hayallerim desem, daha doğru olur. Bu kadar etkileyebileceğini düşünmemiştim. Aslında sadece tuhaftı. Bir kızın bana ilgisinin olması, dahası bana aşık olduğunu söylemesi. Gururum okşanmıştı elbette. Sadece fazla garipti.
1 saatin sonunda ayağa kalkabilmiştim. Çok düşündürmüştü beni. İşler böyle olunca kim olduğunu deli gibi merak etmiştim. Olayları unutmaya çalışarak hazırlanıp okulumuzun voleybol turnuvasındaki ilk maçına, okulun spor salonuna, doğru yol aldım.
Nereye oturabileceğime bakınırken Defne'yi gördüm. O da beni görünce hareket yapıp yanına çağırdı. Yanlarına gittiğimde, sevgilisi Sude ve Sude'nin iki yakın arkadaşını gördüm. Fark ettim ki bir kişi eksiklerdi. Çok sorgulamadan Defne'nin yanındaki boş yere geçtim.
Bizim takım sahaya çıktığında herkes elleri kırılacak kadar güçlü bir şekilde alkışlıyordu. Yakınımdan bir ıslık sesi duyduğumda kafamı çevirip şaşkınlıkla baktım. Bu Sude'nin, diğerinin aksine daha güleryüzlü olan arkadaşıydı. Sanırım ismi Akif'ti. Diğeri, ismi Poyraz olmalı, Akif'in ensesine vurup onu susturdu. Takıma şöyle bir baktığımda aşinası olduğum bir yüz daha gördüm.
Genellikle kimseyle iletişim bile kurmayan, sessiz ve kendi hâlinde bir kızdı. Bunca zaman takımda olduğunu bile fark etmemiştim. Çünkü genelde okulumuzun maçlarını izlemeye gelmezdim. Takım olarak başarılı olduklarını biliyordum. Şimdi ise turnuvadaki ilk maçlarıydı ve kafa dağıtmak amacıyla gelmiştim. Açıkçası nasıl oynadığını merak etmiştim sonuçta aşinası olduğum bir simanın okulun voleybol takımında olduğunu yeni öğreniyordum.
Akif'in konuşmasıyla dördümüz birden ona baktık.
"Tanem ilk altıda yokmuş."Bunu söylemesiyle Poyraz alayla konuştu."Bunu kim söyledi peki?"
"Tanem söyledi. Dilay ile Esin oynayacakmış smaçörde. Belki çıkarırmış Anıl Hoca."Bu cümle ile bütün hevesim kırıldı. Ardından geldiğimden beri konuşmayan Sude'den yorum geldi.
"Bence ya Ece'yi ya da Tanem'i çıkarmalı. Aksi takdirde kaybetmeleri kaçınılmaz olur."Pek bir bilgi sahibi değildim ama Ece ile Tanem'in o iki kızdan daha iyi oynadığını anlamıştım en azından.
Maç başladığında 5 sayı kadar öndelerdi bizimkiler. Sonra diğer takım onlara yetişti, sonra da fark atıp seti kazandılar. Kızların morali bozuktu, bunu anlayabiliyordum.
Mola boyunca aralarında konuştular, ben de dinledim.
"Bence ikinci set Tanem çıkacak."
"Nerden biliyorsun?"
"Anıl Hoca onunla konuşuyor da oradan biliyor. Baksanıza."
"Eğer çıkarırsa maç bizim."
Hakemin düdüğü çalmasıyla dikkatlerimizi o tarafa verdik. Ve işte! Tanem sahada!
"Aha, Tanem çıktı!"Kulağımızın dibinde ıslık çalmasıyla ters ters ona baktık. Poyraz sesini kesmesi için ensesine vurdu yine. Enerjisini buradan hissedebiliyordum.
"Tanem kolluklarını mı giymiş?"Sude'nin sözüyle ona döndüm. Önceden takmıyor olmalıydı.
Aklımdan türlü türlü senaryolar gezinirken Defne seslendi."Normal değil mi? Hepsi giyiyor." Gruptan ses çıkmazken servis kullanıldı ve sert bir smaçla sayı aldı Tanem. Yanımdaki elemanlar destek amaçlı bağırırken salondaki izleyici sayısının azaldığını ancak fark edebilmiştim. Az önce Tanem'e pas veren kız kucağına zıplayıp sarıldı. Bu görüntüye gülümserken Tanem sahanın dışına çıktı servisi kullanmak amacıyla. Çok konsantre olmuştu ve aşırı soğukkanlıydı. Servisi kullandığında ise toptan öyle bir ses çıkmıştı ki topa acıdım. Ki fazla acımaya fırsatım olmadan voleybolda "ace" adını verdikleri sayıdan aldı. Tribünler bağırırken Tanem gülümsüyordu.
Gerçekten voleybol konusunda mükemmeldi.
💗
Set bittiğinde Defne hariç hepsi kalkıp Tanem'in yanına doğru gitti. Sude onu da çağırmıştı ama Defne oturacağını söylemişti. Sude ise omuz silkip gitti.
Bana doğru eğildiğinde beklemediğim için önce geriledim, sonra bir şey söyleyeceğini anlayıp eğildim. Ve o soruyu sordu.
"Tanem'den etkilendin mi?"
Yıldıza da dokunun✨
![](https://img.wattpad.com/cover/370020964-288-k492987.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hetero musun? | Texting
Teen Fiction*Yer yer argo kelimeler, yetişkin içerikli sahneler vardır. G×g kurgusudur rahatsız olanların okumaması rica edilir.* Sare: Sen beni anlamıyorsun herhâlde Sare: Heteroseksüelim, heteroyum! Sare: İstesemde sana aşık olamam Tanem: Anlıyorum da Tanem:...