Sabahın nuru

4 2 0
                                    



• Mert, evlâdım bak bu önemli bir mesele. Yiğit Efe'nin kariyeri söz konusu. Lütfen yerini biliyorsan söyle. Babası da merak ediyor. Onunla oturup olanları konuşmak istiyoruz.

•Bilmiyorum Firdevs Abla.Evden ilk çıktığında bende kalıyordu. Ama şimdi başka bir yere taşındı.Bana arasıra geliyor yine ama nerede kaldığını söylemedi. Büyük ihtimalle size söylemeyeyim diye.

•Pekala, nerede kaldığını öğrenirsen mutlaka beni ara, tamam mı?

•Tamam Firdevs Abla.

Telefonu kapattıktan sonra derin bir nefes verdi. Firdevs Ablasına yalan söylemek bayağı zordu. Yalan söylediğini bir anlasın, hiç affetmezdi.Rehberine girip arkadaşını aradı. Çalıyor ama açmıyordu. Saate baktı, ezan vakti yaklaştığını gördü.Yine camiide olduğu için sessize almıştır diye düşündü. Aklına gelen şeyle gülümsedi birden. Sahi onun sayesinde ezan vakitlerini de öğrenmişti.

.....

Gün boyu anlatmamak için kuzeni Rabia'dan kaçıyor, oyalanmak için akşama kadar türlü türlü işler çıkartıyordu. Ama yatsı namazından sonra odada başbaşa kalınca anlatmak mecburiyetinde kaldı.

-Ciddi olamazsın.Şaka yapıyorsun değil mi?

- Benim yalan söyleyerek şaka yaptığımı ne zaman gördün?

- D.doğru yani?

- Evet, doğru. Ama bunu senden başka kimse bilmiyor, bilmemeli de.. Rabia?

- Bir dakika hayatımın şokunu yaşıyorum, atlatınca sana dönerim ben.

- Şapşal şapşal bakma öyle ya. Ne anlattıysam o işte. Bak bu aramızda kalacak. Söz ver bana.

-Söz..Benden ne zaman sırrının kaçtığını gördün? Firar etmeye kalkışsa bile topuğundan vururum. dedi parmağını tabanca şeklinde tutarak.

-Deli kız diyerek güldü Deva.

- Vay be dünyaca ünlü Yiğit Efe KORKMAZ ünlü kategorisinden çıkıp ünsüz düşmesi yaşıyor. Hemde burnumuzun dibinde.

- Rabia, sakın delice bir şey yapma tamam mı? Babam duyarsa yanlış anlar sonra ikimizin de canına okur.

- Neyi yanlış anlayacak? dedi imalı bir şekilde.

- Ya..işte onunla aramızda..farklı bir şey olduğunu sanar. Allah korusun.

- Niye olmasın ki? Olsa ben gayet normal karşılarım. Bundan gayrı dünya ahret eniştem artık. 

- Tövbe tövbe. Yok aramızda bir şey. Hem ben ondan iki yaş büyüğüm.

- Bu beraber olmanıza engel bir sebep mi sence? dedi muzipçe gülerek.

- Senin yine uyku saatin geçmiş belli. Yine abuk sabuk konuşmaya başladın. Ama bana da geliyorlar yavaştan, haberin olsun. Yat yatağına.

- Hayırlı geceler peçeli kahramanım diyerek kahkahayla battaniyeyi üzerine çekti.

- Rabia! dedi uyarı ses tonuyla Deva. Kalbi dengesini şaşmış bir halde atmaya başlamıştı. Neden böyle oldu ki dedi kendi kendine. Rabia'nın söylediklerini düşündü şöyle bir.

Güldü aklına gelen şeyle, kendi kendine itiraz ediyor, kabullenmek istemiyordu.

-Yok canım, olmaz öyle şey.

.....

• Nerdesin be oğlum? Arıyorum arıyorum açmıyorsun.

•Sessizden çıkarmayı unutmuşum be kardeşim kusura bakma.

U.K.S.K.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin