Konuşurken gayet soğuk kanlı olan Deva eve geldiğinde üzerindeki şaşkınlığı atmaya çalışıyordu. Neyse ki heyecanını belli etmemişti. Etseydi bile çokta tuhaf karşılanmazdı diye düşündü. Ne de olsa karşısına hergün ünlü biri çıkmıyordu. Ama ünlü olması bir şeyi değiştirmezdi. Çünkü o da kendisi gibi bir insandı. Ve daha da önemlisi Allah'ı tanımak için bir arayış içindeydi. Aslında heyecanının ana sebebi birinin hidayetine vesile olmasıydı.
Yiğit Efe'yi bildiği bir kuruma yönlendirip hidayete ermesi için duaya devam etti Deva. Onun hidayete ermesi demek büyük bir kitlenin de uyanışı demek. Çünkü onun seveni çoktu. Onun peşinden birçok insan dönüş yapardı, bundan emindi.
Birden baş ağrısı tuttu yine. İki haftadır başı şiddetli bir şekilde ağrıyordu. Daha fazla şiddetlenmeden ağrı kesici aldı.
....
Gecenin 03.00 ü oldu ilaç bana mısın demedi. Ağrısından gram azalmamıştı. Ağrıdan yatağında dönüp durdu gece boyu. Annesine seslenmek istedi. Ama sesini duyuramıyordu. Yatağından doğruldu ancak başı dönüyor bir türlü ayakta duramıyordu.
- Anne..
Yatağının yanındaki masaya tutunarak kapıyı açmaya çalıştı. Kapıyı açar açmaz yere yığıldı.
Annesi Yasemin Hanımın uykusu hafifti. Sesi duyunca hemen yataktan fırladı. Koridora çıktığında kızının yerde baygın olduğunu görünce afalladı. Hemen kızının yanına çöküp başını elinin altına aldı.
- Deva,Kızım! Aç gözlerini anneciğim. Deva! Mehmet Bey!
******
- Bilinci gece 03:10 dan beri kapalı. Gece bir anda bayılmış. 2 haftadır şiddetli baş ağrısı varmış. Acile geldiğinde migren tanısı konularak sadece ağrı kesici verilmiş. Ama bulantı, baş ağrısı ve baş dönmeleri sıklıkla artmaya devam etmiş.
Doktor hanım ailesine yönelerek konuşmaya devam etti.
-Daha önce bayılma veya nöbet geçirdi mi?
-Nöbet değil de birkaç kez bayılmıştı. Yorgunluktandır diye diye hep geçiştirdi. Ah kızım ah Deva'm.
- Tamam sakin olmaya çalışalım, tomografi sonuçları birazdan gelir.
Bilgisayara bildiri düşünce hemen açtı.
-Hah geldi sonuçlar.
Doktor sonuçları incelerken yüzündeki tebessüm solmuştu.
-Doktor Hanım nesi varmış kızımın?
- Kızınızın beyninde tümör var. Hem de 2.5 cmlik büyüyen bir tümör.
- Ne diyorsun doktor?
-Üzgünüm ama kızınızın durumu kritik. Tedavi ile durdurmaya çalışırız, elimizden geleni yaparız. Ama..yine de her şeye hazırlıklı olun.
- Her şeye hazırlıklı olun da ne demek?! Benim kızım bu yıl hafızlığını bitirecekti. Onun en büyük hayaliydi hafız olmak. dedi titrek sesiyle annesi.
-Kemoterapi ile tümörü küçültmeye çalışırız ancak kesin sonuç verir diyemem.Üzgünüm, tekrar geçmiş olsun.
Ailesi duyduğu haberden sonra yıkılmış durumdaydı. Ne yapacaklardı? Nasıl söyleyeceklerdi kızlarına?
....
Babası Mehmet Bey konuşmak için hazırlandı. Kendisini toparlayıp kızının yanına girdi.
- Kızım?
-Gel babacığım.
-Nasıl hissediyorsun kendini?
- Ağrım hafifledi çok şükür. Biraz daha iyiyim. İyileşip biran önce kursuma geri dönmem lazım. Bitirmeme az kaldı biliyorsun.
-Deva'm..
-Hafızlığım bittiğinde o mor elbiseyi alacaktın, bana söz vermiştin.
-Alırım elbet sen yeter ki bitir. Güzel kızım sana bir şey söyleyeceğim. Şimdi seni çook zengin biri evine davet etse, o sana ikramlarda bulunsa, sana iltifatlar etse memnun olursun öyle değil mi bitanem?
-Tabii ki babacağım.
- Ama giderken sana ait olmayan bir eşyayı almaya kalkışsan, sahiplensen ne der sana?
-Size ait olmayan bir şeyi almamalısınız derdi herhalde.
- İşte başkasının malı bize ait olmadığı gibi bu can da bizim değil güzel kızım.
Genç kız daha yeni anlamıştı hastalığının ağır olduğunu. Gözleri buğulandı önce. Hafızlığının yarım kalma acısı sindi göğsüne.Sonra tebessüm etti babacığına.
- Bir imtihandayım. Bana düşen güzel bir sabır.
Babası Mehmet Bey gözyaşlarını tutamadı ve gözü yaşlı kızını sadrına basıp sımsıkı sarıldı.
******

ŞİMDİ OKUDUĞUN
U.K.S.K.
General FictionBen bulutlara bile anlam yükleyen insanım, bana öyle anlamsızca bakma.. En etkileyici sıralamada; #1 traji #3 traji