Yağmurdan ıslanmış yollarda arkama bile bakmadan kosuyordum.Agaclarin yapraklarından damlayan sular benim gözyaşlarımın yanında bir hiçti sanki.Niye kosuyordum,neydi kalbimdeki bu korku,anlamıyordum ama kaçmam gerektiğini biliyordum sadece.
Yeşil çok fazla yeşil...
Bir ses işittim sanki.Hayir beynimde benimle konuşan başka biri vardı."koş, hiç durmadan koş ve kaç!"diye söyleyip duran, damarlarımda ki kan akışını hızlandıran o ses,kafamın içindeydi.
Yeşiller beni bıraktı.Etrafimi önce gri bir sis bulutu sardı.Bütün renkler yok oldu bir anda.En çokta yeşiller.Beni bırakmayan tek şey kafamda konuşup duran o ses." Geliyorlar"
Koştum, hiç ara vermeden.Ayaklarimda derman kalmayana dek.Lanet olsun! Siste benimle koştu...
Bir adım daha ve önümde ne zaman belirdigini bilmediğim uçurumdan aşağıya bıraktım kendimi.
İlk kez böyle bir rüya görmüş,çığlıklarla uyanmıştım.Kendime gelmeye çalışırken yine çığlık sesleri yükseldi gecenin karanlığında.Bu kez benim değil, köyümüzdeki insanların çığlıklarını duyuyordum.
Babami gördüm karşımda,beni sarıp sarmalayan kollarından kan damlıyordu.Kan kokusunu bilir misiniz? Ben de bu gece öğrendim.
"Kimse seni benden alamaz,korkma Gülcem! Hadi hemen gitmemiz lazım." Dedi babam.Eve sabaha karşı döndüm.Bir şerefsiz yüzünden dolunayı kaçırdım.Yine kan kokan bir gece.
Yatağıma geçip,hissiz bir şekilde kapattım gözlerimi.
Sabahları kahvaltı yapmam ben.aksam geç geldiğim için duşa şimdi girmem lazım ama biraz daha erteleyebilirim herhalde.önce spor için hazırlanıp evimdeki gizli odama geçtim.ihtiyacim olan herşey orda mevcut.
Bir hafta önceki yeşiller takıldı yine aklıma.uzun zamandır duygu barındırmayan kalbim bana ne anlatmaya çalışıyor şimdi.kafami salladım hayır şeklinde sağa sola.
Özlem mi? Korku mu? Bilinmezlik mi? Heyacan mi? Offff.. çözemiyorum kalbimi.
Telefonun mesaj sesiyle biraz olsun kendime geldim.
Başkan dan özel bir mesaj.Görüşecegimiz yada çok acil durumlar dışında bu numaradan yazmazdi.merak sardı şimdide içimi.
Bugünlerde fazla duygu hissediyorum neler oluyor bana böyle.Gecmisimi ardımda bıraktığında bu yana böyle olmadım ben.bu fazla benim için.
Neyse düşünme daha fazla diye hatırlattım kendime.
Cevap yazmadım başkana.kizacak bana umurumda mi tabiki hayır.
Önce atölyeye uğramam lazım.insanlarin beni normal bir şekilde görmesi gerkiyor değil mi ama..
İşim benim kamufulajim.sevmiyorum ama görevim için katlanmam gerek.
Benim gerçek yüzümü sadece başkan biliyor ve görüyor onun yanında saklanmiyorum çünkü.
Her zamanki gibi sıradan olan arabama atlayıp, dağ evine gitmek için yola çıktım.
Başkanın özel mülküne vardığımda kapılar otomatik açıldı.kimselerin yaşamadığı bu dağ başında,ormanın içine gizlenmiş,çok büyük arazisi olan bir yer burası.
Arabamı parkedip,kapıdaki kameralara el salladım alaylı bir şekilde.en sevdiğim halime geçmeme sadece birkaç dakika vardı.icinde kıyafetlerimin olduğu çantamı alıp boynuma taktım.
Oh be sonunda.Büyük bir nefes aldım ve değişmek için çaba sarf etmeden içimdeki sesi buldum ve kendimi o sese,o ruha bıraktım.
Seni özledim kurdum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLCE
Про оборотнейBu artık canımı sıkıyordu.Ona karşı kalbimde sıcacık bir şeyler oluyordu.Gözlerine baktığımda ayaklarım yere degmiyordu sanki. Aşk miydi bu? Onu tanımıyor,kim olduğunu bilmiyordum, insan olarak nasıl biri olduğunu bile bilmiyordum. Sadece karşımdaki...