⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚Bebek daha yeterince ilerlemediğinden normal doğumdan son anda dönülmüş ve başarılı bir sezeryan yapılmıştı.
Felix ameliyathaneden normal odaya alındığında hala narkozun etkisinde olsa da bilinci biraz biraz yerine geliyordu.
Yorgun gözleriyle etrafına şöyle bir göz attı.
Seungmin ve Jeongin odada onunlaydı. Gözlerini Jeongin'e dikti. "Bebeğim nerede?" Diye sordu.
"Bebeğin iyi." Dedi Jeongin tebessüm ederek. "Onun hakkında bilgi almaya gittiler."
Felix neredeyse ağlıyordu. "Doğurdum mu ben şimdi? Bebeğim mi oldu benim." Dedi sesi titreyerek.
"Öyle oldu." Jeongin kocaman bir tebessümle Felix'in dört parmaklı minik elini tuttu.
Dua ediyordu. Hyunjin'i sormaması, doğumdan yeni çıkmış birisine bunlardan bahsetmek zorunda kalmaması için dua ediyordu.
Ama yemin etmişti, eğer Felix sorarsa olan biten her şeyi anlatacaktı. Yalanlardan çok sıkılmıştı.
"Bebeğimi görebilecek miyim?" Diye sordu Felix bir dahaki ağzını açtığında.
"Göreceksin, ama öncesinde daha iyi hissetmen lazım." Dedi Seungmin, Jeongin'in gerginliğini hafifletmeye çalışarak. "Şimdi uyursan güzelce dinlenip uyandığında onu görebilirsin."
"Sahiden mi?" Diye heyecanlanmıştı Felix. "Yalan söylemiyorsunuz bana, değil mi?"
"Hayır Felix." Jeongin tuttuğu eli sevdi. "Sana yalan söylemiyoruz. Bebeğin sağlıklı, yaşıyor."
Felix başıyla onayladı, ardından yavaşça gözlerini yumdu. İkna olmuştu. Hyunjin'in adını bile geçirmeden uykuya daldığında odadaki diğer iki omega da derin bir nefes almıştı.
✧
Enişte kapıyı açtığında yüzünde bir sırıtış vardı. "Merha-"
Ama yüzündeki sırıtış da, boktan sesi de boynuna yapışan bir elle kesildi.
Hyunjin doğrudan boğazına yapıştı, üzerine yürüyerek evin içinde sırtını duvara yapıştırana kadar ittirdi.
Fiziksel olarak hep farklı değillerdi, ikisi de iri yarı güçlü adamlardı. Hyunjin taş çatlasın adamdan iki santim uzundu ama gözündeki öfke, yüreğinde yanıp tutuşan nefret onu bir hayvan kadar güçlü yapıyordu şimdi.
"Ne yapıyorsun amına koyayım?" Adam Hyunjin'in bileğine iki eliyle sarılsa da onu bir milim oynatamamıştı.
"Felix'e nasıl yaptın bunu orospu çocuğu!"
"Hi-hiçbir şey yapmadım." Diye hırladı adam. Boğazına bastıran elden dolayı yavaş yavaş sesi kesiliyor, nefes alıp verişi zorlaşıyordu.
"Kaç kere tecavüz ettin ona?" Yüzünü iyice adamın yüzüne yaklaştırarak hırladı.
"Sanırım bir yanlışın var, ben Felix'e elimi bile sürmedim."
"Doğruyu söyle orospu çocuğu. Baş başayız burada."
"Neden benim yalan söylediğimi düşünüyorsun? Belki de yalancı olan Felix'tir."
Duyduğu sözler üzerine Hyunjin parmaklarını bir an için gevşetmişti.
Felix'ten ve Jeongin'den duyduğu iki hikaye de farklıydı. Şimdi şu enişte denen orospu çocuğu ise aklına kurt düşürmeyi başarmıştı.
Enişte ani bir hareketle dirseğiyle Hyunjin'in koluna vurdu, boynunu sıkan parmaklardan kurtulup geriye kaçtı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Godfather And Florist | Hyunlix [Omegaverse] ✓
Fanfiction"Bana yalan söylemenize üzülmedim..." Diye fısıldadı Felix acıyla. "Bir daha size inanamayacak olmama üzüldüm..." [Hyunlix, minsung, chanmin, jeongbin, omegaverse, dram +18]