Godfather And Florist | Hyunlix [Omegaverse] ✓

10. Bölüm: Sonraki Hamle

⋆｡˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧･ﾟ

Hyunjin Felix'i tamamen kendisine doğru bastırdığında, Felix'in gözleri kocaman bir şekilde Hyunjin'in gözlerine dikilmişti.

Ne zaman ki Hyunjin gözlerini onun gözlerinden ayırıp dudaklarına bir bakış attı, o an Felix'in kalbinin deli gibi attığını hissediyordu.

Az önce onun altı gülünü kabul etmemiş miydi? Şimdi kalbi deli gibi atmıyor muydu? Onu öpmesini engelleyen hiçbir durum yoktu.

Felix'in dudakları hafifçe aralanırken, Hyunjin yüzünü iyice ona yaklaştırdı.

Sonunda dudakları hafifçe buluştuğunda ikisinin de gözleri yavaşça kapanmıştı.

Öpüşüyorlardı. Sakince, yavaşça, nefes nefese yavaşça birbirlerinin dudaklarını emiyorlardı.

Gündüz saati bir çiçekçide olmaları ikisinin de umrunda değilmiş gibiydi şimdi.

Yine de Felix bir süre sonra Hyunjin'i göğüslerinden ittirdi. "Dükkandayız..." Dedi fısıldayarak.

Hyunjin de miniğini fazla zorlamadı. Gülümsemeyerek son bir ufak öpücükle öpüşmelerini sonlandırdı, geri çekildi.

Gözleri anlamlı anlamlı birbirlerini süzüyordu şimdi. Hyunjin'in yüzünde sıcak bir tebessüm vardı, Felix ise kulaklarına kadar kıpkırmızıydı.

Bir süre daha öyle kaldılar.

✧

Felix dükkanı kapatmak için son hazırlıklarını yaparken Hyunjin de üstünü değiştirip soyunma odasından çıkmıştı.

Kenara oturup Felix'in kalan işlerini bitirmesini izledi bir süre sabırla.

Felix de işini bitirdiğinde yanına gitti. "Hazırım."

Hyunjin, bacaklarını aralayıp sağ bacağına doğru eliyle birkaç kere pat pat yaptı.

Felix ne olduğunu anladığında kıpkırmızı kesilmişti. Ama ışıklar kapalıydı, saat geç oluyordu; şimdi kimse burada olmazdı.

Utana sıkıla saçını kulağının arkasına sıkıştırdı, Hyunjin'in dediği gibi bacağına oturdu.

Hyunjin kollarını omegasının beline dolamış, burnunu hafifçe onun omzuna gömmüştü çoktan.

"Çiçek gibi kokuyorsun Felix." Diye fısıldadı oğlanın omzuna doğru. "Anemon çiçeği gibi kokuyorsun. Silik, çok hafif ama bir o kadar da rahatlatıcı."

"..." Felix kulaklarına kadar kızarmıştı yine.

"Bunlar senin feromonların mı, yoksa tüm gün çiçeklerle uğraştığından mı böyle kokuyorsun?"

"Feromonlarım." Diye yanıt verdi Felix silik ve utangaç bir sesle.

"Daha fazlasını istiyorum."

"Burada..."

"Hayır, burada değil. Kendimi çok zor tutuyorum ama... Bana geçmek ister misin?"

"Sana mı?"

"Güzel bir akşam yemeği yeriz beraber. Sonra seni evine bırakırım."

Yalancı Hyunjin.

"Bilmem ki..." Dedi Felix yine utanarak.

"Senden uzak kalmak istemiyorum. Seni görmek için bahaneler üretmekten sıkıldım. Güzel Anemon çiçeğim..."

Felix istemsizce ufak bir kikirdeme koyvermişti. Ah bu baskın alfa, nasıl kalbini küt küt attırıyordu şimdi.

Onun hakkında büyük bir bilinmezlik vardı kafasında kara bir boşluk gibi duran. Kim olduğunu, Jeongin'le bağlantısını, neden ona bir anda böylesine saplantılı hale geldiğini kafasında pek kuramamıştı.