"Ben seni duyuyorum Amaris. Senin sesini hep duydum. Gözlerindeki bakışlar senin sesin. Hiç sesini bilmediğim zamanlarda bile sesini duyuyordum. Bu senin kusurun değil. Olsa bile senin tüm kusurlarını seviyorum. Ben sadece güzelliğine bakarak seni s...
Ormana gittiğimde Hagrid daha gelmemişti. Ağaçta oturuyordu. Harry'i görünce ağaçtan indi. Elmasını son kez ısırıp attı. "Bugün kimi taşlaştıracaksın Potter?" Gülerek ona yaklaştı. "Belki Ophelia'da sana yardım eder." Bugünüm mahvolacaktı. Bir Malfoy bir travmam. İkisinden de nefret ediyorum!
Harry sinirle ona yaklaşacağında Ron "Değmez Harry." diyerek onu durdurdu. Draco bir anda ciddileşip "Hey! Hey! Ruh emiciler!!" diye bağırdı. Hepimiz işaret ettiği yere döndük panikle. Yalancı şerefsiz!
Asamı cebimden hızla çıkartıp boğazına yasladım. İnsanları panikletmek, üzmek, zorbalamak hoşuna gidiyordu! Hagrid arkadan gelirken o görmeden içimden Draco'nun canını ders çıkaracak kadar yakan büyüyü geçirdim. Malfoy "Bana büyü yaptı!" diye bağırmaya başladı. Alt tarafı boynunun bir kısmı hafif kızarmıştı. Bayılacaktı!
Asamı cebime sakladım. Hagrid sorgularcasına bana baktığında ellerimi kaldırıp asamın olmadığını gösterdim. Hagrid, Malfoy'a dönüp "Küçük bir kızarıklık. Hafif bir büyü. Geçer." diyerek Şahgaga'nın yanına gitti.
Hagrid Şahgaga'yı sevecek birini arıyordu. "İsteyenler bir iki adım öne çıksın." dediğinde biri arkamdan itmişti. Arkamı dönüp alayla sırıtan Malfoy'a döndüm. "Hadi Amaris," diyerek Hagrid'i işaret etti. Şahgaga'nın yanına yaklaştım. İlk olarak eğildim. O da eğildiğinde korka korka yanına yaklaştım. Yavaşça onu sevmeye başladığımda ayaklarım yerden kesildi. Hagrid beni Şahgaga'nın üstüne koymuştu.
Yüksekte çok uzun süre kalamazdım. Birde uçursa! Umarım cesedim kolay bulunacak bir yere düşer. "Sakın tüylerinden asılma!" diyerek Şahgaga'ya uçmasını işaret etti Hagrid. Uçmadan önce Malfoy'a son kez baktım. Gülerek izliyordu. Ona öyle bir büyü yapacağım ki yaptığına pişman olacak!
Şahgaga'ya sıkıca sarılıp uçarken Şahgaga korktuğumu anlayıp yavaşça uçmaya başlamıştı. Biraz sakinleşip denizi izledim. Şahgaga'nın tüylerini yavaşça okşadım. Hayatımı kurtarmıştı birde. Yukarı doğru uçup bizi geri ormana getirmişti. Midem bulanıyordu sanırım. Malfoy "Nasıl gitti Ophelia?" diye sordu eğlenen sesiyle. "Göklerde hava nasıldı mesela?" dediğinde mide bulantımı engeleyemeyip aniden Malfoy'un üzerine kustum.
Herkes sessizce bizi izlerken donmuş şekilde Malfoy bana bakıyordu. Ron ve Harry kahkaha atarak gülerken Malfoy'a bakıp "Özür dilerim," dedim dudaklarımı oynatarak. Blaise ve Pansy gelip Malfoy'u odasına götürdü. Hagrid çaktırmadan arkasına dönüp güldü. Hermione yanıma gelip "İğrençti ama iyiydi. Bir daha uğraşmaması gerektiğini anlamış oldu," dedi gülerek.
Dersini aldı ama ben utanmıştım. Herkesin içinde kusmak iyi değildi! Hagrid durumumu anlayıp "Gidebilirsin," dedi. Hızla tuvalete koşup yanan yanaklarımı soğuk suyla yıkadım. Daha iyi hissediyordum.
İksir dersine gittim. Umarım Draco gelmez.
Hoca eşlerimiz ile iksir yaptıracaktı. Ve her zamanki gibi bana eş kalmamıştı. Malfoy gelene kadar.
Malfoy üzerini değiştirip gelmişti. Hoca onunla beni eş yapmıştı. Hadi ama bunu yaşamak zorunda mıyım? Kitabı açıp Malfoy'a gösterdim. İksirin içine malzemeleri katmayı o yapıyordu bense sırasına göre malzemeleri uzatıyordum. Garip ki hiç konuşmamıştı. Son malzemeyi koyarken "Onu da sen koy," diyerek bana uzattı. Onaylayarak son malzemeyi aldım. İçine atar atmaz iksir patladığında neden bu kadar sessiz olduğunu anladım. Bilerek bunu yapmamı istemişti!
Profesör yanıma gelip "İçine ne kattınız siz?" diye sordu. Malfoy'u işaret ettim. "Sizin işiniz mi Bay Malfoy?" Malfoy "Tarifleri karıştırmış," diyerek kitapta okuduğum sayfanın arkasındaki iksiri gösterdi. Yalancı!
Ders bittiğinde yemek için salona gittim. Yemeklerimizi yerken George ve Fred yanıma geldiler. "Duyduk ki Malfoy'un üzerine kusmuşsun." dedi Fred. Draco hemen gözlerini bize çevirdi. İkizlerde bende gülmeye başladık. "O yüz ifadesini düşünsene Fred!" George ve Fred daha çok gülerken onları masalarına gitmelerini işaret ettim. Draco "Komik olan neydi? İksiri amatörce patlatman mı?" diyerek yemeğinden bir lokma ağzına attı.
Üzerine kusar gibi yaptığımda iğrenerek baktı. "İksir olayı daha komikti. Saçlarının elektriklenmişti resmen." Asamı çıkartıp masanın altından azıcık Malfoy'a elektrik verdim. Malfoy inleyerek bana baktı. "Acıdı!"
Arkamdan gelen tanıdık sesle asamı masanın üzerine çıkardım. "Sanırım derste sıranın altında okuduğunuz kitaplardan böyle şeyler öğrendiniz Bayan Ophelia." Snape'e asamı uzattım. "Yemekten sonra alırsın." diyerek gitti.
Draco gülerek "Asanı mı kaybettin?" dediğinde Snape kafasına kitabı geçirdi. "Yemeğinizi yiyin Bay Malfoy." Bu sefer ben güldüm. Yemeğimi yedikten sonra asamı aldım. Odama çıkıp pijamalarımı giyindim ve yattım.
Kapımın önündeki sesleri duyunca uyandım. Hermione'nin sesiydi sanki. "Amaris bizi merak edecektir. En azından sabah uyandığında notu okur." Kapıyı açtığında benimle karıştı. Hemen ellerimi yukarı kaldırıp "Nereye?" diye sordum. Neville, Luna,Ron,Harry ve birkaç kişide burada olduğuna göre gerçekten bir şey vardı.
İki dakikada köşede üzerime eşofmanlarımı geçirip saçlarımı topladım. "Bende geliyorum." diyerek önlerine geçtim. Harry "Tehlikeli. Gelmemelisin Amaris." dedi. Omuz silktim. Ron "Hermione gibi birçok büyü biliyor. Kendini korur." diyerek destek oldu.
Hızlıca okuldan çıkarken Ron nereye gittiğimizi söyledi. "Harry aynı rüyaları görüp duruyor. Rüyada gördüğü yere gidiyoruz." Onlarla her yere giderdim. Güveniyordum onlara.
Harry'nin rüyasını gördüğü yere gittik. Asalarımızı yakıp etrafı aradık. Çok fazla küre vardı. Ne arıyorduk ki burada? Neville'ın sesini duyunca yanına gittik.
