hayatta hiç olmaz dediğimiz şeyler bir bakmışsınız yıllar sonra, aylar sonra, gunler sonra oluvermiş.
bizim masalımızda aslında böyle başlamıştı, olmazlarla...
bir gün bir masal başlamış,
bu masalın baş karakterleri birbirlerine çok zıt karakterlermiş,
birbirlerinden delicesine nefret ediyorlarmış.
ikisi de düşünmüş demişler ki,
bizim bi olurumuz yok, sonra bir gün bir peri yanlarına gelmiş gelecekten bir kesit izletmiş, o kesitte de şu varmış; bu iki asla oluru olmayan karakterler evlenmişler, bir tane de kızları olmuş.
bu iki karakter bunu izledikten sonra periye minnettar olup teşekkür etmişler, sonra bir gün bir bakmışlar ki gerçekten de evlenmişler, gerçekten de kızları olmuş, sonra birbirlerine demişler ki; BU HAYATTA OLURU OLMAYAN HİÇ BİRŞEY YOK, BIZ YETER Kİ İSTEYELİM...
SONRA BU MASAL BURDA SONA ERMİŞŞ...
size bir sır vereyim miii...
bu karakterlerin isimleri Ömer ve süsen miisşşsş...
kızlarının isimleri de; buse aybike yılmaz mışşşş.
ve yılmaz ailesi sonsuza kadar mutlu yaşamışlar,
şey bideee... bir bebek daha geliyoo haberiniz olsunnnn...SÜSEN DEN
" Ömer."
" efendim güzelim." dedi telefonundan başını kaldırmadan.
" buse geliyor." dedim sakin olmaya çalışarak.
" gelsin sevgilim, getir o güzel bal dudaklarını."
" ya beni delirtme be adam, buse geliyor kızın geliyor, doğuruyorum ben aloooo."
bunu dememle hızla ayağa kalkıp konuşmaya başladı.
" ne demek doğuruyorum, nasıl doğuruyorsun, niye doğuruyorsun."
" Ömer yemin ederim sana burdan bir çakarım bide duvardan yersin, yaaa götürsene beni hastane ye evin içine mi doğurim."
" eee tamam tamam sakin ol sevgilim, derin derin nefes al tamam mı?"
" Ömer beni arabaya götürecek misin, yoksa sana burdan kafa atim mi, sakinim ben, asıl sen bu sakin olup beni arabaya götür."
" tamam gel kucağıma." Diyip kucağına alıp evden çıktı, arabaya bindiğimiz gibi sancim tutmaya başladı.
" aaaaaaaahhhh, omeerr, aahhh, ayy arabaya doğrucam kesin." diye çığlık atmaya başladım.
" sevgilim sakin ol, ıkın hadi, hadi."
" Ömer Sen niye ıkınıyoossuuunnn, sür şu arabayı be adam sür artık."
o an telefonunu çıkarıp birini aradi.
hoparlöre verdi.
" alo baba Ömer ben."
" oğlum kim olduğunu biliyorum herhalde noldu."
" baba biz doğuruyoruuuz."
" ne demek doğuruyoruz."
" Ömer kes sesiniii, Ahmet babacım, ben doğuruyorum, hastane ye gidiyoruz."
" tamam kızım sakin ol geliyorum ben hemen."
" buseeeee babacım sakın şuan dogma tamam mı?"
" heee bak dinledi şuan seni, dogmicak tobe tobe."
bir kaç dakika sonra hastane ye geldiğimiz de beni sedyeye yatırıp götürdüler.
" bende karımın yanında olabilir miyim."
"tabi buyrun."
" Ömerle birlikte ameliyathane girdik ve doğumum başladı.
" hadi babacım topla geell, topla gel."
" omeeeer beni delirtme omeeer, araba mı bu topla gel diyorsun."
" ay ne bilim ben ya."
" süsen bacağı görünüyor."
" susen diğer bacağı da göründü."
" süsen..."
"hay susenin de.... Ömer sevgilim detay verme bayılıcam şimdi."
" veee bebeğimiz dünyaya geldi babası ve annesi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÜSÖM ( ÜVEY KARDEŞİM)
Teen Fictioniki farklı hayat, iki farklı yaşam, iki farklı kalp... süsen ve Ömer birbirinden farklı iki zıt kutup. üvey kardeşlik ile başlayan bu başlangıç, zamanla başka hislere dönüşecek ti..