17. BÖLÜM

538 26 5
                                    

SÜSEN DEN
" süsen Ömeri uyandır istersen, varmak üzereyiz."
berk in bunu demesiyle Ömerin saçını okşayıp sakince uyandırmaya çalıştım.
" sevgilim, hadi uyan geldik "
bunu dememle gözlerini yavaşça açıp konuştu.
" sen uyandırırsın da ben uyanmazmıyım ufaklık".
bunu demesiyle gülüp konuştum.
" Ufaklık diye diye ufalıcam az kaldı"
gülüp konuştu.
" o zaman ben sana daha çok aşık olurum güzelim " dedi.
berk te boğazını temizleyip konuştu.
" öhöm öhöm, yalnız arabada tek değilsiniz haberiniz olsun, hem ayrıca ben bekarım ayıp oluyor."
Ömer doğrulup berkin omuzuna vurup konuştu.
" ayarlayalım kardeşim sana süsenin arkadaşların dan bir tane" dedi, sonra bana göz kırpıp devam etti.
" aşkım Aybike yi ayarlarız berke " dedi.
berk te bize aynadan meraklı gözlerle bakıp konuştu.
" Aybike mi?. "
" evet kardeşim Aybike " dedi Ömer.
Bende hızla konuyu değiştirmeye çalıştım.
" ayyy uzak durun benim kankilerimden" dedim.
berk ile Ömer de bana bakıp gülüştüler.
" Ömer kardeşim iyi misin ?" Dedi berk.
" iyiyim berkim merak etme "
" iyii bakalım, evet Ömer yılmazın yazlığına inecek kalmasın ."
" çok saol kardeşim, hadi biz kaçtık o zaman." Diyip hızla indi sonra da elimden tutup Beni indir di.
Ömer in yazlığı denizin kenarındaydı.
mis gibi kokuyor du her yer.
yazlığın rengi full beyaz dı,
içeriye girerken daha dikkatli incelemeye başladım.
yazlığın içinde çiçeklerle dolu bir bahçe vardı, bide havuz.
" buraya getirdiğim ikinci kadınsın ."
Ömer in bunu demesiyle hızla ona dönüp konuştum.
" birincisi kim, leyla de kafanı kırayım"
bunu dememle gülüp konuştu.
" hayır leyla değil, annem ."
" annen mi ?" Dedim şaşkınlıkla.
"evet hadi gel içeri girelim " dedi,
sonra birlikte hızla içeri girdik.
içerisi de dış rengi gibi bembeyaz dı,
salonda iki beyaz kanepe, iki beyaz puf koltuk vardı, duvarda full bir kadın ve bir genç çocuğun resmi vardı,
bunun Ömer ve annesi olduğunu tahmin etmek zor değildi.
" resimlerdeki annem ve ben"
" Ömer burası annenin miydi ?" Dedim merakla.
" rvet burası annemin di, annem ölmeden önce ki zamanlara kadar hep buraya gelirdik. annem babamla tartıştığında beni de alır buraya gelir di,
burası onun herşeyiydi, burayı da kendisi böyle dizayn etti.
annem vasiyetin de bana buraya sadece gerçek aşkımı getirmemi istemiş,
evleneceğim kadını yani."
Ömer in bunu demesiyle şaşkınca  gözlerim dolu şekilde konuştum.
" ama beni geti.. getirdin" dedim.
elimden tutup boynumdan kocaman öpüp konuştu.
" çünkü benim gerçek aşkım sensin,
eğer istersen evleneceğim kadın olucaksın " dedi.
sonra dudağım dan küçük bir öpücük alıp konuştu.
" sana burda, annemin hatırasının olduğu yerde sormak istiyorum.
bir gün, hiç bir sorun olmadığın da,
herşeyi aştığımız da aşkımız daha da derinleştiğin de, artık aynı hayatı paylaşmak istediğimiz de,
sabah gözlerimizi açtığımız da birbirimizi görmek istediğimiz de,
benimle evlenir misin sevgilim ."
Ömer in bunu demesiyle kalbim deli gibi atmaya başladı, kocaman gülümseyip konuştum.
" evlenirim sevgilim, Seninle evlenirim bundan hiç şüphen olmasın."
diyip kocaman sımsıkı sarıldım.
oda bana sımsıkı sarılıp başını  boynuma gömüp kokumu içine çekti.
" hadi gel sana yukarıdaki küçüklük hatıralarımın olduğu Odayı göstereyim "
diyip elimden tutup koşar adımlarla beni odasına çıkardı.
odaya girdiğimiz de, gördüklerimle adeta şok olmuştum, çünkü Ömerin odasındaki duvarların tamamı neredeyse yüze yakın fotoğraflarla kapalıydı, duvarları, Ömer ve annesinin resimleri süslüyor du.
Ömer eline bir resim alıp bana döndü sonra fotoğrafa bir kaç saniye dalıp konuşmaya başladı.
" bu fotoğrafı annem ölmeden bir gün önce çekmiştik, çok mutluyduk,
bir sonraki gün için plan Bile yapmıştık biliyo musun. o gün birlikte evi beyaza boyicaktık, annem her yerin beyaz olmasını çok isterdi çünkü beyaz saf,, tertemiz masum bir renkti.
annem evi beyaza boyayamadı neden biliyo musun, çünkü o gece acımasızca annemin canını aldılar.
17 yaşındaydım annem öldüğünde.
annemin öldüğü nü öğrendiğim gece
çok büyük bir yemin ettim,
bunun sonu ölüme de gidicek olsa ben bu yoldan vazgeçmicem dedim.
annemin katilini bulup kendi elimle onun ölümü olmadan son nefesimi vermicem." Dedi. Bende elini tuttum destek olmaya çalışarak.
" peki annenin katilinden bir iz bulabildin mi ?" Dedim.
" elli civarı yaşlarda bir adam.
tek bildiğim şey bu "
" peki annene takıntılı olan biri varmıydı, neden durduk yere böyle bişey olsun ki " dedim.
" anneme sürekli biri mesaj atıyor du,
hatta bir tanesini çok net okumuştum.
sana aşığım seni seviyorum falandı.
biri anneme aşık tı. ama annem ne babama nede bana bişey söylemedi,
annem ona karşılık vermediği için belkide onu böyle zalimce pislikce hayattan kopar dı." dedi. sonra da usulca gözlerinden yaşlar akmaya başladı.
Bende hızla sımsıkı sarılıp saçını okşayıp konuştum.
" lütfen sevgilim böyle yapma,
annen senin bu halini görseydi  çok üzülürdü. Sen çok güçlüsün sen dimdik ayakta duracak kadar güçlüsün."dedim.
" annem üzülürdü dimi ?" Dedi gözlerini silip.
" evett üzülür dü o yüzden ağlamak yok üzülmek yok, sana söz veriyorum o pisliği birlikte bulucaz, cezasını çekecek.
ama sen böyle yaparsan o elini kolunu sallayıp öylece dolaşmaya devam eder,
güçlü olacaksın ve o pisliğin daha fazla nefes almasına izin vermiceksin anlaştık mı?" Dedim yanağından öpüp.
oda gülümsedi ve Saçımdan öpüp konuştu.
" sen nasıl bir şeysin be güzelim.
ben tam düşecek gibi olduğum an elimden tutup Beni ordan kaldırıyorsun.
iyiki girdin hayatıma, Suzan hanıma ve babama teşekkür etmem lazım,
onlar evlenmeseydi biz şuan bu durumda olmicak tık". dedi.
Bende gülümseyip konuştum.
" sende iyiki benim hayatıma böyle bodoslama girdin Ömer yılmaz.
annem ve Ahmet beyin evlenmesi benim çok işime geldi valla " dedim.
Ömer de gülüp beni kendine çekip Saçımdan öpüp konuştu.
" yalnız ilk karşılaşmamız çok iyiydi" dedi.
Bende gülüp konuştum.
" evet beni o dolabın önünde çok korkurmuştun, ve çok ukala davranmıştın" dedim.
" havuza atmam baya iyiydi ama " dedi gülüp.
" ya bide gülüyor sun Ömer" dedim omzuna vurup.
" ama o an senden etkilenmiştim güzelim" dedi.
Bende tam cevap verecektim ki
telefonumun çalmasıyla afra nın aradığını görünce hızla açıp kulağıma götürdüm.
" efendim afra cım " dedim.
" yaa süsi ben az önce Aybike ile konuştum, tartışmışsınız galiba."
" evet öyle oldu, çok üstüme gitti afra ya"
" süsi valla ben Aybike nin değil senin yanındayım, çok fazla bir tepki vermiş,
sonuçta hayat senin hayatın,
ister Ömer ile ister tolga ile olursun.
buna kimse karışamaz." dedi.
" çok iğrenç laflar etti, bak ben Aybike yi çok seviyorum o benim canım.
ama bana bu kadar iğrenç şeyler söylemesi çok zoruma gitti afra"
" bebeğim anlıyorum ben seni zaten,
ve ne olursa olsun ben her zaman yanındayım, bunu hiç unutma tamam mı?"
" asla unutmam hiç şüphen olmasın." dedim.
sonra biraz daha konuşup kapattık.
kapattığımda Ömer bana bakıp konuştu.
" seni bu hale getiren kişinin Aybike olduğunu tahmin etmeliydim zaten,
ne için tartıştınız konu ne ?" Dedi.
" Ömer...  Ömer Aybike seninle bu durumuma sıcak bakmıyor,
açık konuşucam seninle, Aybike ve benim ortak bir arkadaşımız var liseden adı tolga, o bana lise den beri aşık.
bir kaç gün önce yurt dışından gelmiş,
Aybike de onunla konuşmamı ona şans vermemi istiyor, Bende ona öyle bişey olmicanı ve seni sevdiği mi söyledim,
oda sana ısınmadığı nı söyledi,
tolga senden daha iyiymiş falan."
dedim Tepkisinden çekinerek.
" ya gerçekten çok saçma abi,
süsen sen onun istediği kişi ile olmuyorsun diye seninle ciddi ciddi tartışıyor mu, arkadaşın olmasaydı bişey derdim."
Ömerin son dediği şeyle kaşımı çatıp konuştum.
" Ömer tamam o kadar değil yani,
o benim kardeşim gibi bişey,
abartmayalım değil mi ?"
" süsen o seninle bom boş saçma sapan bir konu için kavga ediyor ve sana  aptalca kelimeler ediyor ve sende burda hala onu mu savunuyor sun ."
" rvet Ömer savunuyorum, ne olursa olsun o benim herşeyim." dedim sinirle.
oda başını sallayıp konuştu.
" tamam ben bişey demiyorum ya "
" deme lütfen " dedim.
sonra telefonum çalmaya başladı.
tolga nın aradığını görünce Ömere bakıp ne yapacağı mı şaşırıp öylece durdum.
" süsen kim arıyor?"  Dedi Ömer meraklı gözlerle.
" bir arkadaş işte " dedim.
" kimmiş o arkadaş "
" boşver tanımazsın ya " dedim Ve tam odadan hızla çıkacağım anda önüme geçip tekefonu mu elimden alıp arayan kişiye baktı.
" tolga mı, Bu az önce bahsettiğin gerizekalı değil mi ?" Dedi.

SÜSÖM ( ÜVEY KARDEŞİM)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin