"Çünkü çok güzelsin. Sana bakınca iç acıtacak kadar güzel bir manzara görüyorum." Sıcak eller hissettim elimde. Elimi tutarak dudaklarına götürerek öptü. Zorlukla yutkundum. "Parmak uçlarındaki, bana dokunduğun anda uçup giden acılarım bile senin ha...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
◇◇◇
Bugün İstanbul'da son günümüzdü. Ben elimde kitapla camdan güneşli havayı izliyordum.
İnce parmaklarımı cama yaslayarak iç çektim.
Babamla bugün vedalaşmıştım. Biraz zor ve ağlamaklı geçmişti. Ama onun için bencil olmaktan vazgeçmeliydim. Babam benimle kalamazdı. Kurtulmasını istiyorsam bu hastalıktan, babamı güvenli kollara emanet etmeliydim.
Aslında babamla gitmeden önce de vedalaşmak isterdim ama yoğun bir tedavi sürecindeydi. Yoruluyordu. Daha fazla yormak istemiyordum.
Ama konaktaki gibi mutsuz görünmüyordu. Yüzü aydınlanmış gibiydi. Galiba doğru karar vermiştim.
İçeriye giren Gurur ile birlikte irkilerek Gurur'a baktım. Sinirli gibiydi.
"Sevilay, sana dediğimi yap. Amerika'da olan her şeyi-" Kaşlarım çatıldı. Sevilay da kimdi?
"Sana diyorum ki!! Siktiğimin dosyalarını halledip, bana gönder! İki saatin var! İki saat sonra o dosyaların gönderilmediğini göreyim, işine kendin son ver!!" Deli gibi bağıran Gurur'la birlikte yutkundum zorlukla. Çok korkunç bağırıyordu.
Telefonu kapatarak sehpaya fırlattı. Koltuğa oturarak eliyle yüzünü kapatarak derin bir nefes aldı. Dudaklarımı yalayarak Gurur'a bakmaya devam ettim.
Üzerinde sporcu atleti vardı. Ve böyle kasları baya göz önündeydi. Saçları nemliydi. Duş almış olmalıydı. Kumral ve yumuşak saçları hoş görünüyordu. Altında eşofman vardı. Gurur böyle bile baya iyi görünüyordu. Otuz yaşında gibi değilde yirmilerinde gibi hoş fiziği vardı.
"Gurur, iyi misin?" Diyerek elimdeki kitabı koltuğa bırakarak çıplak ayaklarımı parkeye değdirerek ayağa kalktım.
Uzun saçlarım hafif nemliydi ve bu yüzden belime kadar açıktı saçlarım. Üzerimde beyaz bir tişört ve çiçek desenli bir etek vardı.
