21. Bölüm "Birisi Öldü, Birisi Onun Yerine Geçti"

46 11 146
                                    

꒰ঌ ໒꒱

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

꒰ঌ ໒꒱

Aklımı kaçırabilirdim.  Herkes anlık bir şok geçirmişti ama hemen toparlanıp Yeksan'ı kurtarmak için çaba gösterdi. Başın dönüyor, kulağım çınlıyordu. Gördüğüm şeyi ruhum hazmedemiyordu. Onu avizeden kurtarmaya çalışan adam Yeksan'ın bedenine dokunduğu an sıçradı.

"Ah! Hala sıcak!"

Hala sıcak... Bu yeni öldüğü anlamına geliyordu. Belki de öldürüldüğü. Gözümün önüne getirmeye çalıştım Yeksan'ı. Onunla geçirdiğim vakti.

Hayır, hayır. O intihar etmezdi, edemezdi. O bu hayatı çok seviyordu. Güçleri seviyordu. Egoluydu. Hem daha Mahi'ye hislerini bile söylememişti.

Gözlerimi bedenden kaçırdım.  Etraf darmadağındı. Büyük, ahşap olduğunu tahmin ettiğim bir kitaplık vardı ve yanmıştı. Masanın bir ayağı parçalanmıştı. Ayna çatlamıştı. Bu kesinlikle intihar değildi. Burada bir kavga olmuştu.
Kim, neden? Bunu kim yapabilir?

İşi olduğunu söylemişti. İşi intihar etmek olamaz değil mi? Hayır, hayır. Element üstüne gitmesi gerektiğini söylemişti. Peki neden bedeni buradaydı? Ölmedi, ölemez.

"Ölmedi, ölmedi, ölmedi." İstem dışı sayıklamaya başladım. Ellerimle kulaklarımı kapattım. Çığlık vardı kulaklarımın içinde.

Akmeriç de benim gibi etrafı inceliyordu. Sayıkladığımı görünce yanıma geldi ve bana sarıldı. Bir eli saçlarımı okşarken diğer eli sırtıma dolanmıştı. Beni kendine bastırdı.

"Ölmedi, ölmedi, ölmedi."

"Sakin ol."

"Ölmedi."

Akmeriç daha da sıkı sardı beni. "Konuşacağız bunları. Şu an sadece sakin ol."

Gözlerine baktım. O da intihar ettiğine inanmamıştı. Olumlu anlamda kafamı salladım. Akmeriç'in telefonu çaldı. Cebinden çıkarırken arayan kişiye gözüm kaydı. Element üstünden arıyorlardı. Akmeriç dışarı çıktı ve telefonu cevapladı. Ben de o sıra Yeksan'a yaklaştım.

Sakinleşmiştim ve onu bu ipten kurtarmamız gerekiyordu. Bacağına dokunduğumda elim yandı ama geri çekilmedi. Hatta avuç içime su biriktirdim. Bedeninin soğuması için suyu ona nüfuz ettim. Büyük bir duman etrafı sardı ama umursamadım.

Duman dağıldı, Yeksan'ın bedeni soğudu. İnsanlar etrafıma toplaşırken içimden 'yapabilir miyim?' diye bir düşünce geçti. Neyden bahsettiğimi bilmiyordum ama içimde onu yapmak için bir tutku doğdu.

Suyu bir bıçak gibi kullan.

İç sesime kulak verdim. Bunu yapabilir miyim?
Etrafımdaki insanlar Yeksan'ı ipten çıkarmak için uğraşırken hızlı olmam gerekiyordu. Onlardan önce yapabilirdim. Avucumu açtım ve suyun birikmesini izledim. Küçük bir küre oluştuğunda ona şekil verdim. Keskin bir kıvama geldiğinde ona hız verip ipe yönlendirdim.

TANRIÇANIN KANI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin