12🦋

1.2K 133 68
                                    

Aptaldım, arkadaşımın gazına gelip doğru dürüst düşünmeden 1 gram bile tanımadığım ailemin yanına gelecek kadar aptaldım. Buraya hiç gelmemeliydim

Madem o ihtiyar beni her şeyi anlatmakla tehdit ediyordu. Bende o anlatamadan giderdim!

Kahvaltı boyunca Aras abinin bakışlarını üzerimde hissetsem de ona hiç dönmemiştim. Üzgünüm...

Kahvaltıdan herkesden önce kalkıp kaldığım odaya gittim. 4-5 gün daha burada kalır, sonra giderdim.

Kendimi yatağa bırakıp gözlerimi kapattım.

Bir ailem olması fikrine çok yabancıydım. Buraya onları tanımak için gelmiştim fakat onlar ben alışmadan öğrenirlerse uyum sağlamam olanaksızdı.

Kapının tıklatılmasıyla yavaşça oturur pozisyona geldim "Gel"

Odaya giren Aras abiye yorgunca tebessüm ettim. "Gideceğim derken?" gözlerini büyüttü "Gidemezsin!"

"Misafirin kısası makbuldür. Eminim annen de tanımadığı bir kızı daha fazla evde tutmak istemez"

"Tanımadığı kız mı? Onun kızısın "Yağ-"

"Ada" diyerek sözünü kestim. Bana olan bakışları üzgün bir hâl alınca "Yanlış anlama, Yağmur ismiyle bir sıkıntım yok" dedim hemen "Sadece yıllardır Ada ismini kullanıyorum ve bu isim çok yabancı geliyor"

Eğer biri uzaktan Yağmur diye seslense üstüme alınmazdım. İlk başlarda refleks olarak baksamda 8 yıl bir isme tepkisizleşmek için yeterli bir süreydi.

"Adını neden değiştirdin?"

Omuz silktim "Ailemi çok bekledim. Gelmeyeceklerini kabullendiğimde 9 yaşında falandım. Ben de onları unutmak için elimden geleni yaptım, çocukça bir düşünceydi sanırım. Yani... Şimdi olsa ismimi değiştirmekle uğraşmam" Ailemden yabancı gibi bahsetmiştim.

Kimi kandırıyordum ki? Onları hâlâ ailem olarak düşünemiyordum

"9 yaşındaki bir çocuk ismini nasıl değiştirebilir ki!" sesi isyan eder gibi çıkmıştı

Gülümsedim "Yurt müdüremiz sayesinde, çok yalvardım ama işe yaradı, ayrıca sistemde sadece Ada değil Yağmur Ada yazıyor. Sadece ben Ada ismini kullanıyorum"

"Ada" diye mırıldandı. Ellerini saçlarına geçirirken gözlerini sıkıntıyla kapattı. Yıllarca Yağmur bildiği kıza Ada demek istemiyordu

Elimi tereddütle dizine koydum. "Bunları yaşadığımız için çok üzgünüm"

"Gidemezsin" dedi sadece "Niye gideceksin ki!" kaşlarını çattı "Gideceksen niye geldin?"

Dudağım benden bağımsız büzüldü, ağlamak istiyordum...

Neyim vardı benim! Sadece bir soru sormuştu ki haklı bir soruydu. Yine de kötü hissetmiştim.

"Sizi tanıyıp size yavaş yavaş alışmak için"

"Benim bilmem mi seni çıkmaza sokan" yerinde doğruldu "Bilmiyormuş gibi davranırım. Sana söz bildiğimi bile hatırlamazsın ama lütfen gitme" dedi çocuk gibi

"Aras abi-"

"Bekle" hızla kalkıp odadan çıkmasıyla arkasından şaşkınca baktım. Nereye gitmişti ki şimdi?

Birkaç dakika sonra elinde albüm gibi bir şeyle geri döndü ve yanıma oturdu

İlk sayfasını açtığında merakla albüme baktım.

KAYBOLMUŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin