Ben çok gülerdim, çok konuşur saatlerce aynı konudan bahsedebilirdim. Ama bir şeyler oldu sonra, gerçi hep bir şeyler oluyordu ama ben geç fark ettim işte. Bazı konuları aşamadım, bazı şarkıları susturamadım, bazı cümleleri unutamadım ve kalbimi yaşanmışlıklardan arındıramadım.
"Sen?.." Gördüğüm yüz karşılaşmak isteyeceğim son kişilerdendi, buraya neden ve nasıl geldi bilmiyordum ama geçmişimi zehir eden kimseye artık hayatımda yerim yoktu.
"Bir sorun mu var?"
Alphan'ın sorusuyla ona doğru döndüğümde onun da bakışlarının kapıda olduğunu fark ettim.
"Yok, ben birazdan geliyorum sen geç istersen"
Herhangi bir cevap beklemeden hızlı adımlarla kapıya doğru ilerleyerek kimsenin bizi görmemesi için kolundan tuttuğum Emre'yi sinirle koridora çektim.
"Ne işin var senin burada?"
"Asil, böyle mi karşılayacaksın beni?"
Rahatça çıkan sesi dahi beni sinirlendiremeye yeterken derin bir nefes aldım, sakin olmak zorundaydım. Şu an da kuşanacağım öfkemin benden başka kimseye zararı olmazdı.
"Git buradan, hemen"
"Öylece çekip gittikten sonra ben senin için geliyorum buraya Asil"
"Asil deyip benim sinirlerimi bozup durma Emre, burada bir yerin yok boşuna gelmişsin"
Emre'nin gözleri üzerimde dolanırken hissettiğim tek şey rahatsızlık hissiydi, sanki o karşımda durdukça travmalarım baş gösterecekti.
"Bakıyorum da ne kadar değişmişsin bu kadar kısa sürede"
"Evet, hak ettiğiniz gibi biri oldum."
Kaşları havaya kalkarken ağırca başını sallayıp beklemediğim o sözleri sarf etti.
"Burada ki hastanede çalışacağım artık, senin yanında olac-"
"Ne! Sen ne dediğinin farkında mısın?"
"Neye bu kadar şaşırdın anlamadım."
Duyduklarımı sindiremiyordum, ne işi vardı burada? Ben hepsinden uzakta olmaya çalışırken teker teker işler ayağıma dolanıyordu.
"Saçmalıyorsun. Amacınız ne sizin? Halam ne istiyorsa elde etti yeter artık"
"Halanla bir alakam yok Asil, hem o da-"
"Onun hakkında tek bir kelime dahi duymak istemiyorum." Aksini kabul etmeyen ses tonumla Emre ellerini hafifçe havaya kaldırıp konuyu değiştirdi.
"Tamam bak ben senin için geldim tamam mı? İlişkimize bir şans daha vermek için."
Sinirli bir gülüş dudaklarımda peyda olurken bu olanların hepsinin kötü bir kabus çıkmasına ihtiyacım vardı.
"Ne ilişkisi? İlişki falan yok ortada unut. Sen kimsin de bir şans vereceksin, senden şans isteyen mi var?"
"Ne bu gergin tavırlar Asil? Hem kimdi o dans ettiğin adam, onun için mi terk ettin beni de buralara geldin?"
"Yok, yok sen ruh hastasısın." Sesim şaşkınlıkla çıkarken başımı hızla iki yana sallayarak cümleme devam ettim. "Sen bana yaşattıklarını kabul etmeyecek kadar hastasın."
"Her şey senin yüzünden olmuştu tamam mı? Ama buraya yeni bir sayfa için geldim ben, senin şu yaptığına bak."
"Yeni sayfanda bensiz mutluluklar Emre. Şimdi defolup git buradan, arkadaşımın nişanında tatsızlık çıkmayacak."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIŞ BAHARI
General FictionHayatta ki tek varlığı olan kardeşini kaybettikten sonra bambaşka birine dönüşen Üsteğmen Mert Alphan Özdemir'i belki de normale döndürebilecek tek kişiydi Göksu Sönmez... Bu onların hikayesi, bakalım iki yaralı ruh birbirine iyi gelecek mi? Hadi h...