Küçük Ukala

22

Kız Sanzu'nun omzuna hafifçe elini koydu. Ona şefkatle gülümsedi.

"Sende bu hayatta acı çektin değil mi?"

"I-ıchika neden benim yanımdasın?"(Sanzu)

Oysaki Sanzu İchika'yı 1 yıl önce başka bir erkekle nişanlandığı için öldürmüştü.
Şimdi ise kanlı canlı karşısındaydı. Belkide hayal görüyordu. Rindou'nun gelmesiyle İchika kayboldu. Sanzu kendi kendine söylendi

"Kafayı yedim iyice! Bu bir sınavmı tanrım!"(Sanzu)

"Ne konuşuyon kendi kendine yürü Mikey gözlerini açtı!"(Rindou)

Sanzu hızla ayağa kalktı

"NE? CİDDİ MİSİN?!"(Sanzu)

Rindou bir kulağını tutarak sinirle Sanzu'ya baktı.

"Bağırma lan hayvan gibi!"(Rindou)

...

Herşeyden neden sıkıldığımı bilmiyorum içimdeki sıkıntıyı çözemiyorum doğrusu ama bugün bi farklı ruhum daralmış hiç bir şeyden zevk almayacak durumdayım.  Yatağımın üstünde düşünceli bir şekilde otururken aklıma dün geceki yaşadıklarım geldi. Mikey ve adamlarından ölmediğim sürece asla kurtulamayacaktım. Üstüne üstlük benim muhatap olduğum bütün erkekleri öldürüyordu. Ben ölürsem kimseye zarar vermeyeceğinden emindim. Kazutora'ya zarar gelmesini istemiyordum. Bu yüzden onu kendimden uzak tutmam gerekiyordu. Ama babam işlerin iyi gitmesi için bu düğünü zorunlu kılmıştı. Kapının çalmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım.

"Akemi-san Bay Kitamura düğün provaları için aşağıda bekliyor. Hanemiya-kun'un aileside burada."

"Onlara birazdan geleceğimi söyle"

"Peki efendim."

Derin bir nefes alıp ayağa kalktım. Aynada kendime bakıp kapıya yöneldim. Telefonuma gelen bildirimle durdum.

"Sana o düğünü iptal etmeni söyledik değil mi?"

"Şimdi de provalarını mı yapacaksın cidden?"

Daha sonra soluğumu kesen o mesajı alınca olduğum yerde donakaldım.

"Mikey uyandı. Onun karısı olmak için hazır ol. Sevdiğin kişilerin cehenneme göçüp gitmesini istemiyorsan sadece Mikey'e ait olacaksın. Yinede senin kararın tehdit olarak algılama."

"Mikey uyandı... Mikey uyandı..." Bu cümle beynimin içinde dönüp duruyordu. Bu kabusum yeniden başlayacak demekti. Herkesi kendimden uzak tutmam gerekiyordu. Kimsenin zarar görmemesi için. Kendimi toparlayıp hızla aşağı indim. Herkes büyük salonda toplanmış beni bekliyordu. Babam saatine bakıp yapmacık bir gülümsemeyle bana baktı.

"Nerde kaldın Akemi? Biliyorsun bu düğün çok önemli çünkü bi tanecik kızım evleniyor "

Yalan. Gözünü sadece para bürümüş. Benim mutluluğumla alakası yok. Üstelik o şımarık karısını da kraliçe gibi yaşatmak için uğraşan paragöz bir herif. Kazutora'nın hiç suçu yok belki onuda zorladılar. Cesaretimi toplayıp konuştum

"Düğünü iptal ediyorum."

Herkes şok içinde bana bakıyordu. Kazutora bana doğru yaklaştı

"N-ne? Akemi neden?"(Kazutora)

Gülümseyip elimi omzuna koydum

"Senin hatan yok. Ben istemiyorum sadece"

Babam sinirle bana döndü ama yüzündeki yapmacık gülümsemeyi korumaya çalışıyordu.

"Ahaha Akemi bugün çok şakacı"

"Hayır şaka falan değil" dedim ciddiyetle. Daha sonra babamı kenara çektim

"Baba konuşmamız lazım."

"Hâlâ nasıl baba diyecek yüze sahipsin anlamıyorum. Seni evlat olarak değil para kazanma amacı olarak büyüttük anlamıyormusun? Düğünü nasıl iptal edersin! Bu bizim daha da fazla para kazanmamız için bi fırsat!"

"Hâlâ nasıl para düşünebilirsin! Zaten zenginsin ne bu açgözlülük! Mafya peşimde benim düğünü iptal etmezsem sevdiklerime zarar gelecek!"

"Mafya falan dinlemem! Planımı mahvetmeleri için cesedimi çiğnemeleri lazım!"

"Çiğnerler. Hemde öyle güzel çiğnerler ki"

Babamın bana sert bir tokat atmasıyla yere düştüm.

"Sen benimle nasıl konuşursun lan pis fahişe!"

Gözü dönmüştü. Yere eğilip beni dövmeye başladı. Dışarıdan gelen silah seslerine ilk defa bu kadar mutlu oldum. Evdekiler çığlık atıyordu. Ben ise ağzım yüzüm kan içinde bilincimi kaybettim...