entombed,

94 12 14
                                    

Atsumu sonunda mesaisi bittiğinde barmen önlüğünü çıkartarak rahatlamış bir şekilde iç çekti. İlk iş günü fena geçmemişti. Kendisinin üzerinde alfa bakışları elbette olmuştu ama bir tanesi cidden rahatsız ediciydi. Atsumu sonrasında Osamu'ya anlatacağını kendine hatırlatarak bardan çıkış yaptı. Hava henüz yeni aydınlanmıştı ve caddede kimse yoktu. Atsumu bu yüzden feromonlarını serbest bırakmakta tereddüt etmedi. Bütün gün bastırıcılar ve koku gizleyicilerle çalışmak doğası için pek sağlıklı değildi.

Atsumu müzik dinleyerek çok da uzak olmayan apartmanlarının önüne ulaştı. Tilki temalı anahtarlarını çıkartarak kapı deliğine soktu. Bilerek ve isteyerek anahtarların ses çıkarmasını sağladı. Tek amacı Osamu'yu uyandırmak ve rahatsız etmekti. Atsumu sırıtarak kapıyı açtı, içeri girdi ve arkasından kapattı. Üzerindeki ceketini askılığa bıraktı ve banyoya girdi. Uykusuzluk dışında pek bir şeyi yoktu, güzel gözüküyordu. Ellerini yıkadıktan sonra banyodan çıkarak odalarına adımladı. Aralık kapıdan içeri baktığında Osamu'nun uyuduğunu görünce iç geçirdi ve kaş çattı. Kardeşinin onu hazır olda beklemesini bekliyordu. Osamu'ya kesinlikle yakıştıramamıştı.

Atsumu üzerindeki kirli kıyafetlerini çıkarttı ve pijamalarını giydi. Kendini yatağa bıraktı ve telefonuyla ilgilendi. Geceden beri bakamıyordu, uyumadan önce bir süre bakmak istemişti. Önemli haberleri kaydırırken yalnızca içi kararıyordu, hiç Atsumuluk haberler değildi. Uyuşturucu kaçakçılığı, cinayet, fuhuş. Aynı şeylerdi. Atsumu telefonunu kapatıp yatağının yanındaki komodinin üzerine bıraktı ve gözlerini kapatıp uykuya dalmaya çalıştı.

Uyandığında yan tarafındaki yatak boştu. Atsumu buna alışıktı, çalışmaya başlamadan önce de uyandığında Osamu yanında olmazdı zaten. Atsumu esneyerek yatağında doğruldu ve gerildi. Tamamen kalkmadan önce bir süre duvarı izledi. Kalkıp mutfağa gittiğinde tezgahın üzerinde kalp şeklinde onigiri ve not gördü. Nota dikkatli bir şekilde baktığında "İlk iş gününü kutlarım, umarım yine ilk günden kovulmamışsındır" yazısını gördü ve gözleri doldu. Ağzına Osamu'nun hazırladığı onigirilerden birini atarken "Orospu çocuğu." diye mırıldanarak gülümsedi. Gözleri yaşlı ve yanakları doluyken aptal bir şekilde sevimli gözüküyordu. Kahvaltısını onigirilerle yaptıktan sonra hazırlanmak için duşa girdi. Shoyo ile dışarı çıkacaklardı, üzerinde bardaki iğrenç kokunun olmasını istemiyordu.

Su damlaları saçından yere damlarken Atsumu aynadan kendini süzdü. Harika gözüküyordu. Sırıtarak Osamu'nun olan gri bir sweatshirtü üzerine geçirdi ve ıslak saçlarını savurdu. Altına da siyah kot bir pantolon giymişti. Kendine fazla özenmedi, dikkat çekmeyi seviyordu ama zaten Shoyo'nun yanında olacağı için ekstra şık olmaya gerek duymadı. Islak saçlarını kuruturken telefonunu kontrol etti. Shoyo'dan bir kaç mesaj ve diğer arkadaşlarından gelen mesaj bildirimleri harici pek bir şey yoktu. Atsumu saçlarının kuruduğuna emin olduğunda koku gizleyicilerini boynuna uyguladı ve bastırıcı ilacını ağzına atıp yutkundu. Baş ağrısı gibi yan etkileri oluyordu ama başa çıkabilirdi. Atsumu sonunda hazır olduğunda telefonuyla birlikte evden çıktı.

Apartmandan dışarı çıktığında Shoyo'yu siyah bir arabanın dikilirken beklemeyi ummuyordu. Bulaşacakları kafede beklediğini sanıyordu. Atsumu ona yaklaşırken yanında uzun boylu, siyah saçlı ve tamamen siyah giyininen biri daha olduğunu fark etti. Arkaları dönük olduğundan Atsumu ayrıca adamın boynundaki dövmeyi fark edebiliyordu. Omuz silkerek onlara doğru adımladı ve Shoyo'ya arkasından sarıldı. Shoyo kıkırdayarak arkasına döndü ve Atsumu'yu selamladı. Atsumu da ona gülümseyerek karşılık verdi. "Bu arada, erkek arkadaşım Kageyama. Güvende olduğumdan emin olmak için benimle geldi, bir de seni görmek istedi." Shoyo, siyah saçlı çocuğu tanıtırken Atsumu onu dinledi ve Kageyama'yı selamladı. Kageyama sadece başını salladı ve Shoyo'ya bir şeyler söyleyip arkadaki arabaya bindi.

Knew it | SakuAtsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin