Knew it | SakuAtsu

my own summer,

Osamu işten eve geldiğinde Atsumu'yu yere çökmüş, dizlerini kendine çekmiş bir durumda bulmayı beklemiyordu. Aslında onu evde görmeyi direkt beklemiyordu. Şapkasını ve ceketini çıkartıp hızla Atsumu'nun yanına gitti, yüz yüze gelmek için eğildi. Atsumu'nun yüzünü iki eli arasına aldı, ateşini kontrol etmek için alnına elini koydu. "Tsumu? İyi misin?"

Atsumu, ikizini kendisine çekerek sıkıca sarıldı. Osamu ani sevgi gösterisini beklemediği için şaşırsa da kollarını Atsumu'ya doladı. Atsumu'yu yatıştırmak için sırtını okşadı. "Tamam, burdayım, beraberiz. Ne olduğunu söyleyecek misin?" Atsumu bir kaç dakika daha Osamu'ya sarılmaya devam etti, ikizinin desteğine ihtiyacı vardı. "Samu, canım yanıyor."

Osamu bir kaç dakika boyunca ne yapması gerektiğini düşünerek geçirdi. Hareketsizdi, yalnızca Atsumu'ya sarıldı. "Kiyoomi sana bir şey mi yaptı?" Osamu sessizliği bozup konuştuğunda Atsumu kafasını iki yana salladı, Osamu bu sırada Atsumu'nun boynundaki izleri gördü, bir de bezlerinin yakınındaki işareti. "Bekle, seni işaretledi mi?"

Atsumu boynunu kaşırken onaylayarak kafasını salladı. Osamu'nun kafası karışmıştı. İkizini en son bardan Sakusa'nın kucağında çıkarken görmüş, Suna ona Atsumu'nun Sakusa ile birlikte olacağını söylediğinde durumu daha fazla kurcalamamıştı. Osamu ikizinin yanaklarınından tutarak gözlerinin içine baktı. "Bana tam olarak ne olduğunu anlat. Sana rızan dışında bir şey mi yaptı?" Atsumu bir süre duraksayıp cevap vermediğinde Osamu'nun şüpheleri daha çok arttı.

"Ona karşı garip duygular hissetmemi sağlaması rızam dışı bir davranış sayılır mı?" Osamu, Atsumu'nun sorusuna karşı gözlerini devirerek Atsumu'nun yamaklarını sıktı. "Bu sorunun cevabını kendin bulabilirsin Atsumu." Atsumu ikizinin söylediğine dil çıkardı, bulabilse zaten bu durumda olmazdı.

"Omi yanımda değilken huzursuz hissediyorum. Kokusu beni yatıştırıyor, aklına gelebilecek her pozisyonda yatmışızdır," Osamu yüzünü buruşturdu. "Bunu bilmeme gerek yoktu."

Atsumu ona kıkırdadı. "Bölme beni, çok ilgiliydi. Sen gelmeden önce Kita ile konuştuk, biraz garipti ve Sakusa'dan uzak durmam gerektiğini, onun tehlikeli olduğunu söyledi. Tehlikeli ve güvenilmez biri gibi durduğunu biliyorum ama onun yanındayken rahatsız hissetmedim. Onsuzken daha rahatsızım." Osamu sabırla dinledi, ikizine ne demesi gerektiğini düşündü.

"Tsumu, Suna hakkında bana kızdığını hatırlıyor musun? Onun Sakusa'dan farksız tehlikeli biri olduğunu söylemiştin. Ama birlikte olduğumuz zamandan beri bana bir zarar geldiğini gördün mü? Aksine, senden daha mutluyum. Böyle durumlarda beni ya da Kita'yı değil kendini dinlemelisin." Atsumu yutkundu, Suna konusu hâlâ içini tedirgin ediyordu.

"Böylesinin daha iyi olduğunu düşünüyorum, ayrıca işten atıldım. Onu daha fazla görmek zorunda olmadığım anlamına geliyor." Osamu düz bir ifadeyle ona baktı, işten atılması pek beklenmedik bir şey değildi.

"İstersen sana Miya Onigiri'de-"

"İstemiyorum, evde göt büyüteceğim." Atsumu, Osamu'nun cümlesini bitirmesine izin vermeden konuştuğunda Osamu ikizinin alnına bir fiske vurmuştu. Atsumu alnını ovuşturarak dudağını sarkıttı.

"Benimle bara gelmek ister misin? 1 haftadır gitmiyorsun, özlemişsindir." Osamu alay ederken Atsumu ona dil çıkardı. Bar fikri kötü değildi ama Sakusa ile karşılaşmak istemiyordu, bu yüzden gelmeyeceğini söyledi.

Osamu, Atsumu'nun reddine biraz üzüldü ama onu zorlamamaya karar verdi. "Peki, yalnız kalmak istiyorsan sorun değil. Ama bir şeye ihtiyacın olursa haber ver, tamam mı?" Atsumu başını salladı ve Osamu'nun kollarında biraz daha kaldıktan sonra ayağa kalktı. Osamu, Atsumu'nun biraz daha rahatladığını görmekten memnundu. "Tamam, ben hazırlanıp çıkıyorum, Suna'yı bekletmeyeyim. Sen de kendine dikkat et."