''Balıklar mı?''
''Hı balıklar.''
''Hiç'' diyerek battaniyesini katlayıp koltuğun kenarına koydu. Ayağa kalkıp büyücünün ateşini kontrol ederken adamın sesini çıkartmaması cadıyı daha da tedirgin etmişti. Adamın alnına tekrar ıslattığı bezi koyarken titreyen ellerine lanet etti.
''Astrid.'' dedi boynuna merhem süren cadının bileğini kavrayarak.
''Efendim.''
''Kendim halledebilirim. Otur.''
''Pomfrey dinlenmen gerektiğini söyledi.''
''Kaç gündür uyuyorum cadı?''
''Üç...'' dedi alt dudağını ısırarak. Büyücünün bakışlarının yüzünde dolaştığını fark edemeden adam bakışlarını çekti. Cadının parmaklarını komodinde duran bezle sildi.
''Üç gündür o koltukta uyumadığını söyle.''
''Yalan oldukça kötü bir şey. Tabi lazım olmadıkça.'' dedi kıkırdayarak. Eliyle ağzını kapatıp kahkahasını bastırırken adamın benim sözlerimi kullanmak neye giriyor diyen gözlerine bakmamaya çalışıyordu.
"Ben iyiyim cadı. Odana git ve dinlen."
"Hayır."
"Hayır?" dedi, cevabı beğenmediğini haykıran bir sesle.
"Pomfrey gelip taburcu olabilir demeden seni yalnız bırakamam."
"Kendi odamda ne taburcu olması kadın?"
"Sus ve uyu."
"Arsız mıyız?"
"Yıllardır öyle olduğumu söylüyorsun sen söyle arsız mıyım?"
Büyücü sırtını yatak başlığına yaslayıp komodinde duran suyu tek dikişte içti.
"Gel buraya."
"Efendim."
"Efendin olduğumu bilmiyordum cadı, şimdi yatağa gel."
Kadın, büyücünün hangi kelimesine ne tepki vereceğini bilemezken oturduğu yerden kalkıp yatağın kenarına oturdu.
Yatağın boş tarafına kayan adam yatmaktan ısıttığı yere eliyle vurdu. "Teker teker mi söylemem gerekiyor?"
"Yanına mı yatmamı istiyorsun?"
"Kovsamda gitmiyorsun. O yüzden yatağı paylaşabiliriz." deyip tekrar uzandı. Günlerdir uyuyan o değilmiş gibi esnedi.
Üç gündür uyuyordu ve hala uykusu vardı.
Çekinerek yanına uzanan cadıyla üzerine örttüğü çarşafı paylaşıp gözlerini kapattı.
"Işığı kapat."
"Emrin olur, EFENDİM!"
Kadının tepkisine kıkırdayan adam aldığı iksirin etkisiyle yeniden uykuya daldı.
Cadı on yıl sonra aynı yatağı paylaştığı kocasının yüzündeki masumiyete tekrar tekrar aşık olmakla meşgulken uyumak aklının ucundan bile geçmiyordu.
Büyücünün kendisini yanına davet etmesi bile büyük bir şoktu. Dışarıdan durumu o kadar mı kötüydü? Çirkin? Alay konusu olması mümkündü. Özellikle yanında yatan adam Severus Snape iken. Yine de uyumak istemeyen kalbini beyni dinlemedi. Vücudu rahat bir yatakla buluştuğunu fark ettiği an kendini derin bir uykuya hazırlamıştı.
Haziran 1992
Yılın olayı son bulurken kahraman çocuk hastane kanadında yatıyordu. Başında yavaş yavaş ısınmaya başladığı profesörü, mışıl mışıl uyuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHTE EVLİLİK
Fiksi Penggemar-Severus Snape Hikayesi ..Kıskançlık en derin duygularımızı ortaya çıkarabilir miydi? Fan Kurgudur. Harry Potter karakterleri Rowling'e aittir.