26. Bölüm; İntihar✨

555 43 28
                                    

🍀Merhabalar çok sevgili okurlarımmmm

🍀Bol bol oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

120 oy ve 120 yorum sınırı

🍀İyi okumalar diliyorum.

Geşa Dilda BOZKIRAN

Önceki bölümden hatırlatma.

"O çok güvendiğin doktorun ömür boyu hapse girmesi bir telefonuma bakar!" Dedi, şimdi yiyorsa yapma der gibi. Kaşlarım çatılırken, "Ne saçmalıyorsun sen?" Dedim.

"Sen reşit değilsin. Resmi olarak yaşın da büyütülmedi." Diyerek sırıttı. "Hala bu evde yaşayan bir çocuksun yasalarda. Ama şuna bak ki; bir doktor, dedesinin arkadaşının konağına kafasını dinlesin diye gönderdiğim kız kardeşimi kaçırıyor."

Gergince onu izlerken sinsice baktı gözlerime.

"Doktorun mesleğinden olmasını ister misin? Herkese yaptığın gibi onunda hayatını mahvetmek ister misin? Bence de istemezsin..."

Başımı iki yana onaylamaz bir biçimde sallarken, "Sen sadece saçmalıyorsun! Kimse sana inanmaz! Ben her şeyin doğrusunu anlatırım ki." Dedim masumca.

"Sence sana kim inanır Geşa? Etrafına bak bi istersen. Kim senin yanında? Kimin var bizden başka? Kendine gel ve bu dünyada yalnız olduğunu gör artık! Sen istediğin kadar saçmalama de dur kendi kendine. Her şey bir telefona bakar. Sen hala bizim sorumluluğumuzdasın. Doktordan şikayetçi olsak, araya birkaç tanıdık, birkaç yalancı şahit. Gayet de kolay olur bizim açımızdan."

"Bunu ona yapmaya hakkın yok! Onun hiçbir suçu yok!"

"Eğer o eve gelip de seninle tanışmasaydı, evet bir suçu yok derdim. Ama bak? Ne haldeyiz? Senin Revenk'le boşanman yüzünden ağalar benim karımdan boşanma ihtimalim olduğunu söylemişler. Sence ben buna izin verir miyim? Şimdi kararı sen ver, ya Serhat'la paşa paşa evlenirsin kendi gönlünle, ya da Şerwan ağan; hem mesleğinden olur hem de bütün ömrünü hapishane köşelerinde geçirir."

Daha önce hiç bu kadar çaresiz kaldığımı hatırlamıyordum... O bana bu kadar iyilik yapmışken onun için kendimden neden vazgeçmeyecektim ki? En azından birimiz mutlu olurdu. Ona bir hayat, bir vefa borcum vardı. Benim için kendi hayatından vazgeçen bir adam için bunu yapabilirdim en azından. O mesleğine aşık bir adamdı.

Hem eğer böyle bir şey yaparlarsa, ne ailesinin ne de kendisinin sokağa çıkacak yüzleri olmazdı. Biz doğruyu biliyor olabilirdik ama olası bir dedikodu, onların adını çıkarabilirdi. Mantıklıca düşünüp doğru bir karar vermem gerekiyordu... Fakat zaten seçeceğim yol belliydi...

Şimdiki Zaman

"Yemin ederim." Dedim ve yutkundum. "Yemin ederim ki bilerek bırakmak istemedim. Onlar çok zalim insanlar... Acımazlardı. Ben onların kanı, canıyım. Bana bunları yapan ona neler yapardı. Yaralarımı siz gördünüz Selim bey."

"Öncelikle bana Selim bey değil ağabey de. Ve şunu unutma, her şey konuşarak hallolur. Sen bir mektupla bir mendille onu öylece ortada bıraktın. Canı nasıl yandı biliyor musun? O mendille dolanıyor sürekli. Ve seni gerçekten çok tebrik ediyorum. Cesaretinden dolayı. Bu zamanda kimse kimseyi böyle sevip de sevdiği için kendi hayatından vazgeçmez. Şimdi; sen hiçbir şey olmamış gibi devam ediyorsun. Ben bu sorunu hall-"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YÜREK YANGINIM (TÖRE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin