14.BÖLÜM

322 169 5
                                    

(RONİYA'NIN GÜNCESİNDEN)

Yaklaşık 1 saate kadar yürümüştük Eray'a bakıp arada bir durumunu kontrol ediyordum.
Ama kolu çok fena kanıyordu.
Böyle olmaz.
RONİYA: Eray dur, kan kaybediyorsun "
ERAY:Bir şey olmaz, devam edelim "
RONİYA: Ya devam ederiz, ama şu an sen önemlisin "
ERAY: Biraz daha yürüyelim bir kulübe çıkıcak karşımıza "
RONİYA: Kiminki orası? "
ERAY: Arkadaşımın "
RONİYA: Çok iyi o zaman, gidelim "
ERAY: Bu taraftan "
(10dk sonra)
.......................
RONİYA: Burasımı? "
ERAY: Evet"
RONİYA: Koluna girmemi istermisin? "Dediğim şey çok mu garipti?
Eray bana dik dik bakıyordu da
ERAY: Senin için sıkıntı yok sa, olur "
RONİYA: Yok "dedim ve içeriye girmesine yardımcı oldum.
Koltuğa uzandı ve kolunu tutup acıdan inledi
RONİYA: Çok mu acıdı? "
ERAY: Biraz ".Hemen çantamı karıştırıp bir şeyler aradım, fular vardı çantamda ben bunu nasıl görmem ya
Erayın yanına gidip konuştum
RONİYA: tişörtünü çıkarırmısın? Yarana bakıcam. "
ERAY: Sen anlarmısın bu işlerden? "
Hayır anlamam tabikide ama Amara olsaydı anlardı . Gözüm doldu
ERAY: Çok zor bir soru sormadım herhalde "
RONİYA: Ne "
ERAY: Ağladın ya ondan "
RONİYA: Hıı, yok ya ondan değil "
ERAY: neden peki? "
RONİYA:Aslında ben kaybolmadım "
ERAY: Nasıl yani? "
RONİYA: Uzun bir konu, sonra anlatırım. Ama şimdi yarana bakalım sonra sen biraz uyu bende yardım bulayım "
ERAY:Hayır, hiç bir yere gitmiyorsun "
RONİYA: Pardon? "
ERAY : Yani o anlamada söylemedim, dışarıda iti var çakalı var  gece oluyo "
RONİYA:Hımm anladım "
ERAY : Açmısın? "
RONİYA: Çok değil "
Tişörtünü çıkardı Eray gözlerim az bir şey vücudunu izledi
ERAY: Ne o çok mu beğendin "
RONİYA: Hayır, ne alakası var yaraya bakıyordum"
ERAY: Hım anladım "
RONİYA: Neden zan altında bırakıyorsun? "
ERAY: Ne alakası var, beğenmiş olamazmısın "
RONİYA: Olamam "
ERAY: Tamam RONİYA hanım kızmayın"
RONİYA: Kızmıyorum "
Elimi yaraya götürdüm ve fularla kanı durdurmaya çalıştım . Çantamdaki yara bantlarıyla sıyrıkları kapattım ama büyük yarayı kapatamazdım fularla kanamayı durdurdum sadece .
Vücudu çok sıcaktı ateşi olmalıydı elimi anlına götürdüğümde resmen yanıyordu.
RONİYA: Eray yanıyorsun! Çok ateşin var"
ERAY: Endişelenme, iyiyim ben "dedi.Ama hiç öyle gözükmüyor du.
Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum açıkçası
Ayağa kalkıp evi inceleyemeye başldım.
Umarım işe yarar bir şeyler bulurum
ERAY: Nerye? "
RONİYA: Birşeyler bulurum belki yaran için, dolaplara bakıcam "
ERAY: Sağ taraftaki dolapta, malzemeler olucaktı "
Dedi. Hemen dolaba doğru yürümeye başladım ve malzemeleri görünce bi nebze olsun rahatlamıştım.
Malzemeleri aldım ve Eray'a doğru yanaşıp geriye kalan yarayı temizledim.
RONİYA: Acırsa söyle tamamı"
ERAY: Tamam "
...
Yarayı temizledikten sonra Eray uyumuştu ateşide az bir şey olsun düşmüştü.
Aklıma Ece gelmişti ona nasıl ulaşıcam şimdi, acaba Amarayı bulmuşlarmıdır.
Kafamdaki sorular beni yormaya başlamıştı
Eray'ın karşısındaki koltuğa oturup gözlerimi kapattım ve uykuya teslim oldum.

(AMARA'NIN GÜNCESİNDEN)
Poyraz koşarak çıkp gitti, onun için baya önemli olmalı Eray denen adam.
Kapıyı açık bırakmıştı telaştan.
Fırsat bu fırsat kaçmalıydım başka şansım yok tu.
Hemen kapıya doğru koşmaya başladım.
Orda kimsenin olmadığını görünce koşmaya devam ettim ve sonunda o cehennemden kurtulmuştum.
Yola çıkıp yardım istemekten başka bir şey aklıma gelmedi.
Yoldan geçen arçlara seslendim
"Durun!, yardım edin bana " Kimse durmuyordu
Ellerimi saçlarıma götürüp ofladım.
Birinizde dursun artık
"Dur! Dur! Bekleee"
Or**u çocuğu ne olucak aracı durdursan.
Kimse durmuyodu
Hızlı olmalıyım poyraz beni yakalarsa ben bittim.
Bana doğru gelen araca seslendim
"Lütfen dur! "
Araç durdu, gördüğüm şey karşısında mutluluktan havalara uçucaktım
Karşımda Ece duruyordu.
AMARA:Ece senin burda ne işin var "
ECE: Amara, iyimisin?, Heryerde seni arıyoruz "
AMARA:İyiyim, buradan hemen gitmeliyiz, bir an önce "
ECE: Tamam, hadi bin "

(BURDA ECE, AMARA YA HERŞEYİ ANLATIYOR)

AMARA: Roniya nerde peki? "
ECE: Bilmiyorum valla "
AMARA: Kötü bir şey olmamıştır değilmi ".
ECE: Umarım olmamıştır, seni güvenli bir yere bırakalım, Roniyayı aramaya tekrardan gelicez "
AMARA: Ama Roniya, ya kötü bir şey olmuşsa"
ECE: Olmamıştır , seni bırakalım bir an önce eve sonra tekrar gelicez merak etme sen "
İçim rahat değil di ama başka şansım yoktu poyraz beni bulsaydı beni asla vermezdi.
Kaçtığımı şimdi öğrenmişimdir acaba?
Her an karşıma çıkabilir di, hele bu gün yaptığı şeyden sonra daha da korkmaya başladım .
( 1 saat sonra)
Ece beni güvenli bir yere bırakıp Roniya yı aramaya gitti furkanla (furkan Ece'nin sevgilisi, söylemeyi unutmuşum kb.)
Umarım bir an önce bulurlar. Oturup beklemekten başka şansım yoktu.
.......
(ERAY'IN GÜNCESİNDEN)
Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda sabah olduğunu anladım, karşımda Roniya'yı gördüm koltukta iki büklüm oturup uyuya kalmış. Onu izlemeye başladım
Çok güzel bir kızdı , uyurken çok masum duruyordu.
Yavaş yavaş gözlerini açtığını görünce hemen gözlerimi kapattım.
.....
(RONİYA'NIN GÜNCESİNDEN)
Yavaş yavaş gözlerimi açtığımda Erayın uyanmadığını gördüm.
Acaba ateşi varmıdır?
Ayağa kalkıp Erayın yanına gittim ve elimi anlına koydum. Ateşi düşmüştü ama halla az bir şey vardı, koluna baktığımda içim bir kötü oldu benim yüzümden canı çok yanmış olmalıydı.
Dünkü adamları düşününce birden ağlamaya başladım. Eray birden gözlerini açtı
ERAY: Ne oldu? Neden ağlıyorsun? "
RONİYA: Sen uyanıkmıydın? "
ERAY: Hayır, yeni uyandım ;sen neden ağlıyorsun "
RONİYA: Ben, ben katil oldum "dedim ve ağlamaya devam ettim.
Eray bana doğru dönüp ellerimi tutup konuştu
ERAY: Senin bir suçun yok, hem kaza yaparken o iki adama kavga ediyorlardı. Senin sıktığın biber gazı yüzünden olduğunu sanmıyorum. Onlar kavga ettikleri için kaza yaptılar, inan bana" Dedi ve içim bi nebze olsun rahatlamıştı.
RONİYA: Umarım öyledir, yoksa asla kendimi affetmem "
ERAY : Endişelenme lütfen, inan bana "
Tm der gibi başımı aşağı yukarı salladım.
RONİYA: Kendini nasıl hissediyorsun?, canın halla acıyormu? "
ERAY: Daha iyiyim, birazcık kolum sızlıyo o kadar "
RONİYA: Bir an önce burdan gitmeliyiz, kolun daha kötü olmadan. İstersen sen burda kal ben bi yardım bulmaya çalışayım"
ERAY: Olmaz!, bende gelicem "
RONİYA: Ama iyi görünmüyorsun "
ERAY: iyiyim ben , hadi gidelim "
RONİYA: Bir söz dinle be adam, kal işte ben yardım  bulup geleyim "
ERAY: Roniya ben iyiyim diyorum, hadi gidelim "
Oflayarak beraber evden çıktık .
.....
(POYRAZ'IN GÜNCESİNDEN)

Dünden beri Erayı arıyorum ama ortada yok.
Umarım başına kötü bir şey gelmemiştir.
POYRAZ'IN ADAMI:Şey, poyraz bey ,kız kaçmış "
POYRAZ: Ne demek lan kız kaçmış"
POYRAZ'IN ADAMI: Heryere baktık, ortada yok "
POYRAZ: Lan it, kapıyı kapatmadan mı çıktın? "
POYRAZ'IN ADAMI:Poyraz bey ben sizi takip ettim, özür dilerim, tamamen unutmuşum "
POYRAZ: Özür ha !Hele ben kızı bulmayayım o zaman ölümlerden ölüm beğen "dedim ve omuz atarak arabaya bindim.
Şu an en önemlisi benim için Eray'dı
Onu bulayım, sonra o ucubenin hesabına bakıcaktım.
...
(1saat sonra)
Yok! Yok! Amına kodumun yerinde Eray yok!
Nereye gitmiş olabilir lan bu.
Yaklaşık 4 saatir Erayı arıyorum, kulübe aklıma geldi ya ordaysa.
Hemen kulübeye doğru gitmeye başladım.
......
Kapıyı açtığımda yerde kan gördüğümde beynimden vurulmuşa döndüm.
ERAY yaralımıydı?
Fazla uzaklaşmış olamaz, hemen aramaya devam ettim.
.........
(AMARA'NIN GÜNCESİNDEN)
Roniya ortada yok tu, dünden beri Ece ve Furkan arıyo Ama yoktu.
Bende poyraz yüzünden ortaya çıkamıyorum
Kesin kaçtığımı öğrenmiştir.
Ve kesin burnundan soluyordur şimdi.
Telefonum da yok o gerizekalı telefonumu kırmıştı.
Ece içeri girdi ;
ECE: Sanki yer yarıldı, Roniya içine düştü"
AMARA: Nasıl bulucaz , başına bir şey gelmemiştir  dimi "
ECE: Furkan adamlara söylemiş heryerde arıyorlar merak etme sen "
AMARA :Umarım bulur bir an önce "
ECE: Umarım "
......
(RONİYA'NIN GÜNCESİNDEN)

.... Nasılllll???
Oy vermeyi unutmayalım lütfen
Baysss

SÜRGÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin