22.BÖLÜM

278 54 39
                                    

"APTAL EVDEN KAÇMAK NE LAN, NEYİNE GÜVENİPTE GİDİYORSUN! ŞU HALİNE BAK KİM BİLİR KAÇ SAATE KALMAZ ÖLÜRDÜN. SEN KARANLIKTA KALAMAYAN BİRİSİN TÜM GECEYİ BU SİKTİĞİMİN YERİNDE NASIL KALMAYI DÜŞÜNÜYORDUN HA. SENİ BULMASAM SÜRÜNÜP ÖLÜCEKTİN LAN, BU KADAR ÖLMEYE MERAKLIYSAN SÖYLEDE ÖLDÜREYİM SENİ BENİDE PEŞİNDEN SÜRÜKLEMEZSİN! "
...............
Korkunun vücudumu ele geçirildi zamandaydım o an,bu adamdan bir türlü kurtulamiyacakmıyım ya, nasıl olurda beni hemen bulabiliyor?
Neden bu kadar çabuk, Nedenn
Ondan nefret ediyorum o bir katil, o bir piskopat, o bir ruh hastası adi şerefsiz.
Gecenin karanlığı yetmezmiş gibi bir de onun koca vücudu yüzünden hiç bir şey görmez oldum. Nefes alışlarım tüm odayı inletiyordu poyrazın bağırmasıyla daha çok korkuyordum, her bulduğu fırsata beni aşağılamaktan, kırmaktan, korkutmaktan başka bir şey yapmıyor.
Daha dün abimi öldürmüştüm,rüya yada gerçek, peki geçen gün üzerimdeki kana ne demeli ?
Hepsi ayrı bir soru, bunları merak ediyorum ama poyraz denen caniye sormaktan korkuyordum.
Sahi neden artık korkuyorsam, deyip yine korkan ben :(
Duvara daha fazla yaklaştığımda elleriyle duvar arasında sıkışıp kaldım Üzerime doğru eğildiğinde nefesindeki o sigara ve alkol kokusunu duyabiliyordum içmiş olmalıydı her ne kadar onu itmeye çalışsam da beceremiyordum küçük Ellerim İzin vermiyordu değil itmek kıpırdamıyordu bile dişlerinin arasından tısladığını duydum.
POYRAZ: Neden lan neden kaçtın? "
Konuşamıyordum sadece ağlıyordum her konuştuğunda yüzüme çarpan Sigara ve alkol kokusu midemi bulandırıyordu güzel bir kokuydu ama ben sevmiyordum başıma Hayır anlamında salladım onu küçük Ellerim itmeye devam ettim.
Bu sefer daha çok bağırdı,
POYRAZ: Konuşsana lan! "
Her bağırışında kalbim deli gibi atıyordu.
Hıçkıra hıçkıra ağladım karşısında bunu önemsemiyordu bile.
Konuşmak istedim fakat olmadı, ilk defa bu kadar konuşmak istedim...
Bu sefer sinirleri bozulmuştu baya, daha fazla bağırıp korkmama sebep oldu ellerini duvardan çekip kolumu sertçe tutu ve kendisine çekti,
POYRAZ: Sana konuş diyorum, duymuyor musun?, canına mı susadın sen! "
Hayır anlamında başımı sağa sola salladım.
Konuşamayan bir kız sana nasıl cevap versin ki? .
Ondan kurtulmak için kolumu çekmeye çalışıyordum fakat o kadar sert tutuyord ki beceremiyordum.
Gözlerinin içine bakarak çaresizliğimi anlatmak istedim fakat onun gözlerinde kinden baş bir şey yoktu.
POYRAZ: Sana konuş diyorum! Bak sinirlerimi bozuyorsun elimden bir kaza çıkıcak! "
Biliyorum!
Ama elimde değil, konuşamıyordum istesemde olmuyordu kelimeleri unutmuştum sanki, dudaklarımı hareket ettirebiliyorum ama sesim çıkmıyordu.
Ellerimi ondan kurtarsaydım en azından bir şeyler anlatabildim, ona bile izin vermiyordu.
Birden bağırarak konuşmaya başladı;
POYRAZ: SEN İSTEDİN BUNU, ŞİMDİ KONUŞMADA GÖREYİM SENİ"
Beni yere fırlatmasıyla dizlerimde olan acıyı hissettim!
Acımıştı,
Ve yere çökerek konuşmaya devam etti ;
POYRAZ: Bana konuşmuyorsun, başkaları olsa bülbül gibi şakırdın. Sürtük "
İçimdeki korku bi an cesarete dönmüştü, poyrazın yüzüne tükürdüm ve tokadı bastım.
Benle nasıl konuşabiliyordu bu şekilde aptal herif, yerimden kalkmak için harekete geçtim taki o benim saçlarımdan tutup kendine çekene kadar.
POYRAZ: Şimdi seni değil ailen yedi sülalen gelse bile elimden alamaz, bittin sen ölüm fermanını kendi ellerinle imzaladın "
Saçımı daha sert tutuğu için canım acıyordu, bıarkması için çabaladım olmadı beni kaldırıp hızlıca duvara itti sırtımın acısıyla inledim.
Üzerime doğru yürüyüp küçük bedenimi ellerinin arasına aldı.
Üzerimdeki gömleğimi iki hamlede yırttı karşısında büstiyerimle kaldım .
Elleri pantılonundaki kemere gitti yavaşça kemeri açıyordu , gözleri bir an olsun benden ayrılmadı.
Eline kemeri aldığında içimde buruk bir hissiyat gerçekleşmişti, ah Baba...
Başımı sağa sola hayır anlamında salladım, kaçmak istedim heryer karanlık tı zar zor görebiliyordum etrafı kapıya doğru koşmaya başladım, sırtımdaki acı ile yere düştüm.
Yapma diyemiyordum! vurma diyemiyordum! Daha sert vurmaya başladı iniltilerimi aldırış etmiyordu vahşice vuruyordu.
POYRAZ: NASILMIŞ TADI, BEĞENDİN Mİ? DAHA SANA NELER YAPICAM BU DAHA HİÇ "
Vurmaya devam ediyor du, gözyaşlarımla acıyıdığını belirmeye çalıştım, ağladığımı bile görmüyordu, karanlıktan dolayı.
Ona inat olsun diye konuşmadığımı sanıyor,
POYRAZ: KONUŞ BE KONUŞ, BU APTALIĞIN SANA ACIDAN BAŞKA BİR ŞEY GETİRMEZ "
Vurmayı kestiğinde sırtımın acısı halla devam ediyordu.
Çıplak tenime dakikalarca kemerle darbe almıştım.
Yavaş yavaş hareket edip ellerimle açık olan göğüslerini kapatmaya çalıştım bacaklarımı karnıma çekip cenin pozisyonunda bekledim, titriyor dum.
POYRAZ: Konuşsana lan! "
Karnıma aldığım tekmeyle acıyla kıvrandım.
Bir an önce burdan gitmeliydim ağrılarım yüzünden pek hareket edemiyorum .
Allahım bana yardım et
Yanıma yaklaşıp botları ile ellerimin üzerine basıp konuştu
POYRAZ: KONUŞUCAKMISIN YOKSA DEVAM EDEYİM Mİ? UFAKLIK "
O minik ellerim onun ayakları altında eziliyordu.
Çok acıyordu !
Geri çekildi ellerimi ondan hemen kurtardım bot izi çıkmıştı ellerimde.
Karanlığın hakim olduğu bu odada bide bu canavarla kalmamdan daha korkutucu bir şey olmaz dı. Artık yavaş yavaş karanlıktan korkmamaya başladım, çünkü canımı acıtmıyordu karanlık. Poyraz gibi değil di,
Yağmur yağıyor du dışarda ev de yıkık oldu için evin içine bile yağmur damlaları düşüyordu.
Poyrazın bana doğru gelen ayak sesleri ürkütüyor du beni
POYRAZ: HADİ BİRAZ BANYO YAPALIM " dedi gülerek
Başımı hayır anlamında salladım, çok geçti kolumdan tutuğu gibi dışarı attı beni, yağmur vücudumu ıslatırken poyraz iste evin içinde bana bakıyordu.
Acı çekmem canımı acıtıyordu ayağa kalkmak istedim üşüyordum, korkuyordum, canım acıyordu....
Poyraz bana doğru yürüdü elindeki iple kolumu çitlere bağladı delirmiş olmalıydı.
Yağmurun şidetlenmesiyle poyraz eve doğru gitti ben ise çitlere bağlı bir şekilde ıslanıyordum.
Zevk alıyordu! Benim acı çekmemden zevk alıyordu hayvan herif.
Çok fena hırpalanmıştım her yerim ağrıyordu, büstiyerim ve pantılonum tamamen ıslanmıştı çok üşüyordum,
Konuşmak çok istedim fakat olmadı, haykırmak istedim olmadı, bağırmak istedim olmadı, ağlamak istedim olmadı...
Ölmek istedim o da olmadı...
Uykum geliyordu, canım acıyordu
Poyraz ordan bana bakıp sigarasını yavaş yavaş içiyordu.
Ellerimi gevşettikten sonra ipleri açmak için çabaladım, sanırım zor da olsa becerebilirim.
Ellerimi nihayet kurtarmıştım , ellerimi ovduktan sonra ayağa kalkmaya çalıştım zar zor.
Poyraz bu tarafa bakmıyordu Allah'tan
Ayağa kalkıp adım atmak istedim karnımdaki ağrı yüzünden durmak zorunda kaldım, her yerim ağrıyordu.
Bu kadar ileri gitmemeliydi o canavar dayanamayıp yere düştüm , ağlamaya devam ettim.
POYRAZ: Ne o kaçamadınmı? "
Başımı kaldırdığımda hemen yanımda duruyordu. Yağmur dinmişti yerini rüzgara teslim etmişti , ıslanan vücudum titriyordu çok üşüyordum o an ölmek için Allah'a yalvardım🥀
.....
O sıra poyraz bana doğru eğilip işaret parmağıyla omuzuma dokundu, hemen geri çekildim bu onu rahatsız etmiş olmalıydı ayağa kalkıp sinirden bağırıp durdu.
Korkuyordum!
Korkutuyordu!
POYRAZ: Hayatımda senin kadar inatçı bir kız görmedim geberiyorsun halla konuşmuyorsun "
Saçlarımdan tutup kendine doğru çekti
POYRAZ: Konuşmazsan seni şuracıkta öldürürüm , acımam "
Doğru söylüyordu acımazdı.
Saç diplerim ağrıyordu, ellerinde bırakması için çırpındım ellerinde titriyordum.
POYRAZ: Bak son kere söylüyorum, konuş! "
Hayır diye başımı salladım.
Poyraz bana kemerini tekrardan gösterdiğinde yavaşça yutkundum yapmaması için resmen yalvardım çok geçti vurmaya başlamıştı yine ağlaya ağlaya durması için yalvarıyordum ama konuşamıyordum, daha çok vuruyordu daha sert.
Karnıma yediğim tekmeler daha acıtıyordu tabi...
Taki o tanıdık sesi duyana kadar Eray...
ERAY: Poyraz ne yapıyorsun sen! "
POYRAZ: Sen beni nerden buldun? "
ERAY: Amaranın çipi sayesinde, bilgisayarı açık unutmuşsun ben de bakıp seni buldum işte "
Ne yani o poyraz denen hayvan bana çipmi takmıştı!
Gözlerim şaşkınca Eraya bakarken Eray da acır gibi bana bakıyordu.
POYRAZ: Ne oldu? Neden arıyorsun beni"
ERAY: Tamda konu bu, abi Amara konuşamıyor, ses tellerinde bir sorun var bunu sana söylicek tim telefonlarınıda açmayınca mecbur kaldım amaranın çipi sayesinde buldum seni ,bizim doktorlardan biri söyledi sanırım Amara bu yüzden evden kaçmış kimse ona inanmadığı için,delirdiğini sanıyorlar, kızın haline bak nasıl bu kadar ileri gidebilirsin kızı komalık etmişsin! Senle o bir misiniz ha nasıl yaparsın bunu hayvan "
Ben yanlış duymadım değilmi bende çip var!
Oha, bu kadar da pes artık bu poyraz denen adam tam bir piskopat.
Poyaz bana baktığında perişan bir şekilde yerde titreyerek yatıyordum, hemen üzerindeki çeketi çıkarıp bana verdi sanırım Eray dan rahatsız oldu.
İstemsizce gözlerim kapanıyordu her yerim ağrıyordu, nefes almak bile canımı acıtıyordu ağrılarıma dayanamayıp gözlerimi kapadım....

Harbiden çok üzüldüm Amara ya 🥀
Hiç bir kadın şiddete maruz kalmamalı 💙
Umarım beğenirsiniz
Poyraza istediğiniz gibi sövebilirsiniz
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum
Sınır oy : 50
Sizleri seviyorum ❤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 03 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SÜRGÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin