Arkamı döndüğümde Tom ile göz göze geldim, kadına kendi ismini koymasını söylüyordu. Kadın bana baktı, kafamı olumlu anlamda salladım ve kapıdan uzaklaştım, yetimhanenin kapısı kapandı. Tom'a döndüm.
"Sende mi buradaydın, ne ara geldin?"
"Seni izliyordum." Cebimdeki ağzı kapalı vazoyu çıkardım ve Tom'a verdim, elimden yavaş yavaş aldı. Aynı zamanda bana çok yakındı.
Vazoya bakındı bir süre, sonra cüppesine koydu. Kafasını tekrar bana çevirdi, ciddi anlamda yakındık ama ben geri çekildim."Kendine dikkat et Tom-" Tam gidecektim ki bir anda lanet bize doğru geldi, tılsımım aktif olduğu için otomatikman kalkanım oluştu ve laneti savurdu. Ne Tom ne de ben gram hareket etmemiştik, kafamı lanetin geldiği yöne çevirdim ve hızla o yöne gitmeye başladım, ayak seslerine bakılırsa Tom peşimden geliyordu.
Hızla koşarak siyah silüete Petrificus totalus büyüsünü attım, adam her kimse yere düştü. Yüzü yavaşça açıldığında Friedrick'i gördüm, midem bulanmıştı... Tom'da tiksinerek baktı ona. "Yine sen...pislik." adam bir salmadı gitti. Elini kolunu bağladık, Friedrick'i neredeyse zincirledik sokak lambasına ardından onu konuşturmak için büyüyü bozdum. "Ne boklar karıştırıyorsun yine domuz!" Bağırdım, pezevenk gülmeye başladı."Sence konuşacak mıyım?"
"Zorundasın." Elim cebine gitti.
"Hayır- DUR BEKLE!" Onu dinlemeden ceplerini karıştırdım ve tılsımı buldum, sırıtarak elime aldım. "HAYIR BEKLESENE!" Tılsım elimdeyken ona baktım.
"Konuş, Ranrok kim?"
"Antik büyüyü elde etmeme yardım edecek tek goblin."
"Antik büyü mü?" Tom sordu.
"Anlat." Dedim.
"Hepinizi tılsımlarınızla birlikte sikip atabilecek bir güç, herkes sahip olamaz. Yalnızca büyü kimi seçerse ancak Ranrok bir yolunu buldu ve ben ona tılsımlardan bahsetmem karşılığında güce sahip olabileceğim sözünü almıştım..."
"Sadece bahsetme olduğundan emin miyiz? Yok etmeye çalışacaktın!" Bağırdım.
"Sen-" Sırıttım.
"Zaman tılsımı Friedrick, seni yenmek için ve kirli oyunlarını ortaya çıkarmak için bir kere kullanmak yeterliydi."
"SENDE KAÇ TANE TILSIM VAR?!?" Friedrick korkuyla bağırarak sordu.
"Friedrick... 'O' benimle iletişime geçti, eğer rica edersem...senin tılsımın da benim olur." Şeytanice gülümsüyordum, Tom yalnızca izliyordu.
"Yalan söylüyorsun... YALAN SÖYLÜYORSUN!" Bağırmaya devam etti.
"Senden kurtulmanın tek bir yolu var." Derin bir nefes aldım, onu hissetmeye çalıştım...çağrımı duymuş olacak ki çoktan kulübesinin önündeydik ve o artık kulübeden çıkmıştı.
"Sorunun kaynağını ayaklarıma kadar getirmişsin Pearl, teşekkür ederim. Sonunda emirlerimi uygulayan bir kullanıcı bulmak çok güzel."
"Teşekkür ederim efendim." Ben sırıtıyordum, kafamı çevirdiğimde Tom'un şaşkınlıkla Merlin'e baktığını gördüm. Merlin yavaşça Friedrick'e yaklaştı...
"Ne demek Pearl...ne demek..." Gülümseyerek önünde durdu, Friedrick dehşetle ona bakıyordu. "Demek ki asırları birbirine karıştıran büyücü sensin... Seni engellemek zordu, açık konuşmak gerekirse güçlüydün Friedrick ama ben senin gibi güç delisi insanları sevmem Friedrick... Tılsımımı haketmiyorsun ve o tılsım, kendi sonuyla beraber senin sonunu da getirecek." Kulağımda dolanan son sesler Merlin'e aitti. Yatağımdan irkilerek uyandım... Sonunda ondan kurtulmuş muyduk? Yataktan kan ter içerisinde uyanmıştım, hızlı bir duş aldım, üzerimi giyindim, saçıma hafif dalgalı bir şekil verip kızlardan önce çıktım. Tom kanepede oturuyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tılsım •Tom Marvolo Riddle•
FanfictionPearl Briella Bagshot, Grindelwald'ın küçük kuzeni. Uzun, hafif dalgalı, platin sarısı saçları, soluk teni ve buna rağmen pembe burnu, dudakları, yanakları, buz mavisi gözleri olan güzel, çekici, zeki ayrıca güçlü bir kız. Ailesine, akrabalarına, k...